ABD’nin köklü dergisi The Atlantic, ABD Başkanı Barack Obama’nın, Erdoğan’ı ‘fiyasko’ ve ‘otoriter’ şeklinde tanımladığını aktardı

Obama: Erdoğan bir fiyasko

ÖMÜR ŞAHİN KEYİF / WASHINGTON
omursahin@birgun.net

ABD Başkanı Barack Obama, The Atlantic’te yayınlanan röportajda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ‘fiyasko’ ve ‘otoriter şeklinde tanımladı. ‘Obama Doktrini’ başlıklı dosya Obama’yla, Jeffrey Goldberg’in kasım ayından beri yaptığı sohbetleri temel alıyor. Dosya Beyaz Saray’a yakın isimlerin analiz ve görüşleri ile destekleniyor.

Ortadoğu liderlerine sabrı kalmadı

Goldberg, Obama’nın, İsrail Başbakanı Benyamin “Netanyahu dahil, bölgeyle ilgili anlayışını sorgulayan Ortadoğu liderlerine karşı çok fazla sabrı olmadığı” ifade ederken, Obama’nın Erdoğan’la ilgili değerlendirmelerini şu şekilde özetledi: “…Başka liderler de aynı zamanda onu epey öfkelendiriyor. Başlangıçta, Obama, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Batı ile Doğu arasındaki bölünmeye köprü olacak bir çeşit ılımlı Müslüman lider olarak gördü. Fakat Obama şimdi onu (Erdoğan’ı), bir fiyasko ve bir otoriter, devasa ordusunu Suriye’ye istikrar getirmek için kullanmayı reddeden biri olarak addediyor.”

Arkamdan konuşma, demiş

Obama’yı öfkelendiren liderler arasında, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve Ürdün Kralı Abdullah da var. Netanyahu’nun iki devletli çözümü getireceğine artık inanmayan Obama, Kral Abdullah’ı ise 2014’te arkasından konuştuğu için uyarmış.

Bahar kış oldu

Röportajda, Obama’nın, 2011’de Arap Baharı denilen sürecin başında Ortadoğu’nun geleceğiyle ilgili olumlu konuştuğu ancak zaman içinde bu olumlu tavrını yitirdiği belirtiliyor. Goldberg, “En derin hayal kırıklıklarından bazılarının Ortadoğu liderleriye ilgili” olduğunu belirtiyor. Obama’nın son günlerde yakınındakilere, “Ortadoğu’da tek ihtiyacım olan bir kaç zeki otokrattı” ve “Yalnızca herkes İskandinavlar gibi olsaydı, bütün işler kolay olurdu” şeklinde espri yaptığı da ifade ediliyor.

Ortadoğu bizi tüketiyor

Goldberg ayrıca, Obama’nın ilk döneminde terörle mücadele danışmanlarından olan John Brennan’ın şu sözlerine yer veriyor: “Başkan, Arap Baharı süresinde, Ortadoğu’nun bizi tükettiğini fark etti.”

Cameron’a eleştiri

Libya müdahalesi için “İşe yaramadı” diyen Obama, ülkenin bugünkü durumunu “karmaşa” diye niteliyor. Goldberg’e göre, bu diplomatik tanımın ötesinde, Obama'nın, bugün IŞİD yuvası olan ülkeyle ilgili yakın çevresine özel yorumu, ülkenin “b.ka battı”ğı şeklinde.

Başkan Obama, Libya’da işlerin “ters” gitmesi konusunda ise Avrupalıları eleştiriyor, İngiltere Başbakanı David Cameron’ın dikkatinin müdahale üzerinden dağıldığını ifade ediyor.

Saldırsaydık Esad güçlenirdi

Obama Suriye’de kimyasal silah kullanımını “kırmızı çizgi” diye tanımlayan yönetimin, bu çizginin aşıldığına dair bulgular olduğu ifade edilmesine rağmen Esad’ı vurmama kararını savunuyor: “Esad’ı zarara uğratabilirdik, füze saldırılarıyla kimyasal silahların kendilerini yok edemezdik. Sonra karşı karşıya kalacağım görüntü şöyle olurdu; Saldırılardan kurtulan Esad, ABD’yi başarıyla alt ettiğini, ABD’nin BM kararı olmadan uluslararası hukuka aykırı hareket ettiğini iddia ederdi. Bu da onun elini zayıflatmak yerine güçlendirirdi.”

Barışı biz göremeyiz

Röportaja göre, Obama’nın IŞİD’in yükselişinin ardından, Ortadoğu’da işlerin yoluna girdiğini kendi gözüyle göremeyeceği, hatta bunun gelecek nesile dahi kısmet olmayacağı kanaati iyice derinleşmiş.