ODTÜ’de 52 topluluktan ortak açıklama: İstanbul Sözleşmesi uygulansın
ODTÜ’de içerisinde gençlik örgütlerinin de bulunduğu 52 üniversite topluluğu kadına yönelik şiddete ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, "Bütün üniversiteleri kadınları evlerimizde, sınıflarımızda, üniversitelerimizde ve bulunduğumuz her alanda bir araya gelip mücadele etmeye çağırıyoruz” denildi.
ODTÜ’de gençlik örgütlerinin de içinde bulunduğu 52 üniversite topluğu, Pınar Gültekin cinayeti hakkında ortak bir açıklama yaptı. Şiddete karşı korunabilmek ve şiddetin önlenmesi için İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması talep edilirken üniversite öğrencileri de bu talep etrafında mücadeleye çağrıldı.
Öldürüldüğü ortaya çıkan üniversite öğrencisi Pınar Gültekin ile birlikte İstanbul Sözleşmesi’nin iptal olma olasılığı üzerinden tartışmalar daha da yoğunlaşmaya başladı. ODTÜ’de gençlik örgütlerinin de dahil olduğu 52 üniversite topluluğu ise hem Pınar Gültekin cinayeti hem de İstanbul Sözleşmesi tartışmaları hakkında bir açıklama yayınladı.
Evrensel'in haberine göre; Pınar Gültekin’in ölümü üzerine Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un “Hukuki sürecin takipçisi olacağız” şeklinde açıklamaları referans verilerek, bunların göz boyama olduğuna, çünkü şiddete karşı kadınların elinde bulunan önemli kazanımlardan İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmaya çalışıldığına vurgu yapıldı.
‘ŞİDDET VE ARTAN AYRIMCILIKTAN İKTİDARIN SALDIRGAN POLİTİKALARI SORUMLU’
İstanbul Sözleşmesi’nin devletin üzerine eşitliği sağlama ve şiddeti önleme gibi birçok görev yüklediği belirtilen açıklamada, “Ancak çocuk istismarını aklayan yasanın her sene tartışılması, kadına yönelik şiddetten dolayı hüküm giyenlerin salgın bahene edilerek salıverilmesi bu saldırıların bir ayağıdır” ifadeleri yer aldı.
Yalnızca İstanbul Sözleşmesi’nin değil, kadınların kazanılmış tüm haklarına top yekûn bir saldırı bulunduğunu ifade edilirken öğrenciler, artan kadına yönelik şiddet vakalarından, kadına ve LGBTİ+’ lara yönelik ayrımcılıktan iktidarın saldırgan politikalarını sorumlu tuttu.
‘BÜTÜN ÜNİVERSİTELİ KADINLAR MÜCADELEYE’
İktidarın bu politikalarının üniversitelerde ise akademi içindeki eşitsizlik, tacizin ve şiddetin artarak faillerin cezasız bırakılması şeklinde deneyimlendiği ifade edilen açıklamada, “Bulunduğumuz her alanda ayrımcılığın ortadan kalkması, şiddete karşı ciddi önlemler alınmasını ve kampüslerde, sokaklarda, evlerimizde güvenle yaşayabilmek istiyoruz. Bir araya geldiğimiz ölçüde geri adım attırabileceğimizi, kazanım elde edebileceğimizi biliyoruz. Bu yüzden bütün üniversiteleri kadınları evlerimizde, sınıflarımızda, üniversitelerimizde ve bulunduğumuz her alanda bir araya gelip mücadele etmeye çağırıyoruz” denildi.