TEŞEKKÜRLER REZAN YEŞİLBAŞ
Ödüller 'Aşk' ve 'Sessiz'e

Bu yıl Altın Palmiye’nin en ciddi adayı Michael Haneke’nin ‘Amour-Aşk/Sevgi’adlı filmiydi ve jüri şaşırtmadı ödülü ‘Aşk’a verdi. Türkiye ise ‘Be Denge-Sessiz’ ile En İyi Kısa Metrajlı Film Ödülü’nün sahibi oldu. Filmin yönetmen Rezan Yeşilbaş ödülünü Türkiye’nin yalnız bırakılmış ve sessiz kadınlarına adadığını söyledi


27 Mayıs Pazar gecesi 65. Cannes Film Festivalinin ödül töreni başlarken, içimizdeki ses “Rezan olmalı” diyordu. Bu yılki kısa film seçkisinin tümünü izledikten sonra, Rezan Yeşilbaş’ın “Sessiz-Be Deng”inin Altın Palmiye’nin en ciddi adayı olduğunu daha önce yazmıştık. Uzun metrajlı filmlerin ödül listesini açıklamadan önce, gecenin ilk ödülünü açıklamak için Cinéfondation ve Kısa Metrajlı Filmler yarışmasının jüri başkanı Belçikalı usta Jean-Pierre Dardenne sahneye çıktığında, açıklama o kadar hızlı oldu ki Rezan’ın adını—heyecandan—ancak duyabildik. Ve yanında filminin başarısına büyük katkısı olan oyuncusu Belçim Bilgin’i de alarak Kısa Film Altın Palmiye’sini almaya çıkarken, Rezan çok heyecanlı görünüyordu. Öyle ya, dünyanın en büyük ve önemli sinema festivalinde, hem de iki kez Altın Palmiye almış bir yönetmenden (Dardenne) ikinci kısa filmi ile her genç yönetmenin rüyasını gördüğü şey gerçek oluyordu. Rezan “Çok heyecanlıyım. Öncelikle jüri üyelerine çok teşekkür ederim. Jean-Pierre Dardenne gibi bir ustadan bu ödülü almak büyük bir ayrıcalık. Doğrusu bu kadar çok büyük yönetmenin önünde konuşmaktan büyük heyecan duyuyorum. Bu ödülü ülkemin yalnız bırakılmış ve sessiz kadınlarına adıyorum” dedi. Teşekkürler Rezan bize bu duyguları yaşattığın için!

VE TEŞEKKÜRLER HANEKE

Nanni Moretti başkanlığındaki resmi yarışma jürisi doğrusu seçimiyle bizi olumlu anlamda şaşırttı. Ödül listesinde oldukça yerinde, hatta cesur kararlar almışlar. Altın Palmiye’nin en ciddi adayı Michael Haneke idi, jüri şaşırtmadı. Haneke’nin filmini izledikten sonra yukarıdaki başlığı kullanmıştım. Haneke 2009’da “Die Weisse Band-Beyaz Kurdele” ile ilk Altın Palmiyesini almıştı. Görüntü, oyuncu yönetimi, senaryo, mizansenin tümünün başarısı ile “Beyaz Kurdele” sinema okullarında okutulacak boyutta mükemmele yakın bir film idi. Bu kez iki seksenlik büyük oyuncu, Jean-Louis Trintignant ve Emmanuelle Riva’nın taşıdığı “Amour-Aşk/Sevgi” yine başyapıt niteliğinde. Üstelik bu kez Haneke belki de en yumuşak, en sevilesi filmini yapmış. Son derece haklı verilmiş bir Altın Palmiye...

Bizim bu festivade keşfettiğimiz “pırlanta” Benh Zeitlin’in “Beasts of the southern wild-Vahşi Güneyin Yaratıkları” ilk filmlere verilen Altın Kamera ödülünü aldı. Altın Kamera için yarışan diğer filmlerin birçoğunu göremediğimizden bu ödül için bir tahmin yürütememiştik, ama festivalin en sevdiğimiz filmi olduğunu belirtmiştik.

MATTEO GARRONE’YE MORETTİ KIYAĞI

Resmi seçkinin en zayıf filmlerinden İtalyan Matteo Garrone’nin “Reality”si Büyük Ödülü hak etmiyor. Nanni Moretti memleketlisini kayırmış olsa gerek. Diğer ödüllerin hepsi bizce yerinde. Ken Loach’un tatlı komedisi “Meleklerin Payı”nın sevinci, bizden başka hiç kimsenin sevmediğini düşündüğümüz Carlos Reygadas’ın “Post tenebras lux”unun şaşkınlığı, Mungiu’nun, Mikkelsen’in listede yer alması hepsi sevindirici.

65. Cannes şöleninin davetsiz konuğu festival boyunca bize rahat vermeyen yağmurdu. Ama o bile başeser, iyi, orta, kötü filmlerin her birini izlemekten aldığımız keyfi bozamadı. Bir yıl sonrasında buluşmak üzere ayrılırken en büyük dileğimiz, festivalin tüm bölümlerinde daha fazla Türkiyeli yönetmenlerin filmlerini izleyebilmek. Siz sinemaseverler için ise Cannes’dan bir seçkiyi en kısa zamanda izleyebilmenizi diliyoruz!

Ödül Listesi :

Büyük Ödül – “Reality” Matteo Garrone
En İyi Yönetmen -  Carlos Reygadas “Post Tenebras Lux-Karanlıktan sonra Aydınlık”
En İyi Senaryo -  Cristian Mungiu “Dupa Dealuri-Tepelerin Ardında”
En İyi Kadın Oyuncu – Cristina Flutur ve Cosmina Stratan “Tepelerin Ardında”
En İyi Erkek Oyuncu  - Mads Mikkelsen “Jatgen-Av” (Thomas Vinterberg)
Jüri Ödülü  - Ken Loach “The angels’ share-Meleklerin Payı”
Altın Kamera (En iyi ilk film) – Benh Zeitlin “Beasts of the southern wild-Vahşi güneyin yaratıkları” (Belli Bir Bakış seçkisinden)