Haklarımızdan da sözleşmeden de vazgeçmiyoruz. Bugün İstanbul Sözleşmesi’nin imzaya açıldığı İstanbul’dan haykırıyoruz: Sen yoksan bir eksiğiz!

Öfkeli, inatçı ve kararlıyız: Vazgeçmiyoruz

BirGün/KADIN

İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz Büyük Kadın Mitingi bugün saat 13.00’te İstanbul Maltepe’de yapılacak. 88 kadın örgütünün imzası ile düzenlenen mitinge kadınlar, “Türkiye’nin her yerinden gücümüzü ve birlikteliğimizi ortaya koymak için bir kez daha buluşuyoruz” şiarıyla çağrıda bulunuyor.

“İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz Büyük Kadın Mitingi”nin duyurusunda “20 Mart 2021’de gece yarısı tek adamın çıkardığı ve onayladığı kararla Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nden çekileceğini duyurdu. Kadınların ve LGBTİ+’ların şiddetten korunması ve eşitlik haklarımızın güvenceye alınması için temel önemde olan İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmaya dönük, bu hukuksuz kararı tanımıyor ve kabul etmiyoruz!” denildi.

ERKEK ŞİDDETİNE KARŞI MÜCADELEDE GÜVENCE

Mitinge çağrı yapan kadın örgütlerinden biri de Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı. Mor Çatı, tüm kadınları sokağa çağırırken İstanbul Sözleşmesi’nin önemini şöyle vurguluyor: “Mor Çatı’da yıllardan bu yana kadına yönelik erkek şiddetine karşı kadınlarla dayanışma kurarken, şiddetin kaynağı ve dinamikleri kadar kadınların şiddetten uzaklaşıp yeni hayatlar kurabilmeleri için hangi desteklere ihtiyaç duyduklarına tanık olduk. İstanbul Sözleşmesi, bizim gibi kadına yönelik şiddet alanında yıllardır mücadele eden kadınların deneyimleri ile yazılmış bir sözleşmedir. Sözleşme’nin kabul edilmesinden bu yana uygulaması için mücadele verdik; Baskı unsuru olmaya çalıştık, çalışıyoruz. İstanbul Sözleşmesi şiddete karşı mücadelede bir güvenceydi ve aynı zamanda devleti şiddete karşı önlem alması için bir yükümlülük altında tutuyordu. Şiddete maruz kalıp Mor Çatı’dan destek alan kadınları kurumlara yönlendirirken yasal haklarından yararlanmaları için İstanbul Sözleşmesi’ne atıfta bulunuyorduk. Ulusal yasa ve mekanizmaların kadınların ihtiyaçlarına çözüm üretemediği noktalarda Sözleşme’den faydanalanıyorduk. Kadınların erkek şiddetine karşı alternatifsiz kalmamaları için önemli bir araçtı. Türkiye’nin kadınların taleplerini hiçe sayarak aldığı bu karar karşısında İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Şiddetin kaynağı olan toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile mücadeleyi merkeze alan, kadınların herhangi bir nedenle ayrımcılığa maruz kalmadan haklarından yararlanmaları garanti eden, kadına yönelik şiddet alanında koruyucu ve önleyici tüm mekanizmaların ve politikaların güvencesi olan, kadınların ihtiyaçlarını bütüncül bir yaklaşımla ele alan bir çalışma öngören, kadınların şiddetten uzaklaşmak ya da şiddetten korunmak için erişebilecekleri tüm mekanizmalarda yaşanan tıkanıklıkları çözmeye olanak veren bir araç olduğu için İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz! Devlete her alanda toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak, şiddeti önlemek, kadınları şiddete karşı korumak ve failleri cezalandırmak yükümlülüklerini verdiği için sözleşmede ısrar ediyoruz.”

ofkeli-inatci-ve-kararliyiz-vazgecmiyoruz-889512-1.

KARANLIK ZİHNİYETE YABANCI DEĞİLİZ

Nar Kadın Dayanışması’ndan Duygu Akpınar, sözleşmenin feshedildiği günü takip eden 24 saatte 6 kadının katledildiğini hatırlatarak şunları dile getirdi: “Her gün üç kadının öldürüldüğü bu ülkede şiddet gören, tehdit edilen kadınların kolluk kuvvetlerine başvuruları dikkate alınmıyor, sorumlular kadınları göz göre göre ölüme terk ediyor. İstanbul Sözleşmesi'ne elini uzatan, 6284'ü uygulamayan iktidar, İstanbul Sözleşmesi aileyi yıkıyor, diyen yandaşlar kadınların ölümünü dikkate değer bulmuyor. Pandemi'de bütün Dünya'da artan ev içi şiddeti yok sayan Aile Bakanı aman siz de dikkate değer bir artış yok, diyerek hayatımızla oynuyor.

Biz bu karanlık zihni tanıyoruz. Günden güne varlığımızı yok etmeye çalışıyorlar, haklarımızı kazanmamızı engellemeye çalışıyorlar, kadınları değil, katilleri koruyorlar. Köklerimizi saldığımız mücadelemizin farkındalar, mücadelemizi sökemeyecekler. Haklarımızı da laikliği de geri alacağız. Yaşamlarımızın elinizde heba olmasına izin vermeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesi'nden siz çekilseniz de, biz çekilmiyoruz. İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz, İstanbul Sözleşmesi bizimdir. Yaşamlarımızı savunmak Maltepe'de buluşuyoruz, hep birlikte, daha güçlü haykıracağız. İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz.”

MÜCADELENİN KAZANIMIDIR

Maltepe’de kadınların tek yürek olacağını belirten İlerici Kadınlar’dan Sevgi Gülmez, mitinge şu sözlerle çağrıda bulundu:
“İstanbul Sözleşmesi onlarca yıllık kadın mücadelesinin kazanımıdır. Uluslararası bir sözleşmenin tek bir adamın kararı ile feshedilmesi mümkün değildir. Bize dayatılmaya çalışılan bu kararı tanımıyoruz. Kararnamenin açıklandığı ilk günden beri sokaklarda meydanlardayız. Haklarımızdan hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz. Bütün kadınlar, Maltepe etkinlik alanında tek ses tek yürek olacak ve hep birlikte haykıracağız: İstanbul Sözleşmesi bizim. Vazgeçmiyoruz!”

KADIN HAKLARININ KORUNMASI HAYATİ

Emek Partili kadınlardan Şenay Kumuz da hem bugün hem de 1 Temmuz’da sokakları dolduracaklarını söyleyerek feshedilmesi kararının yok hükmünde olduğunu bir kez daha vurguladı:

“2020 yazından bu yana kadınlar haklarına ve hayatlarına sahip çıkmak için, İstanbul Sözleşmesi için sokaklardalar. Bu mücadele açık bir biçimde hayatta kalma mücadelesi. Her gün öldürüldüğümüz, şiddetin arttığı, çocuk istismarına affın sürekli gündeme getirildiği, şiddetin iktidar eliyle aklandığı, en temel hakların hedefe konduğu bu dönemde yasal hakların korunması mücadelesi çok hayati. Bu noktada kadınlara çağrımız yalanla, talanla, şiddetle, yoksullukla, işsizlikle, geleceksizlikle değil, umutla, neşeyle yaşamak için birlikte mücadele etmenin bütün olanaklarını yaratmaktır. Türkiye’nin tek adamın kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini kabul etmiyoruz; bu karar yok hükmündedir. Meclis çiğnenerek, milyonların talepleri yok sayılarak, kadınların hayatı pahasına alınmış olan bu karar, ülkedeki rejimin otoriter karakterinin en somut ipuçlarını içermektedir. Hayatlarına, haklarına sahip çıkacak ve kazanımlarını yenileriyle büyütecek olan irade kadınların ortak mücadele gücündedir.”