MUÇEV’in, Okluk Koyu’na komşu olan Karacasöğüt Koyu’ndaki iskeleyi büyütme girişiminin ardından şimdi de kıyı kesimi talana açılıyor. Bakanlık, koyun sit derecesini 2019 yılında alınan bir mahkeme kararına dayanarak düşürdü, başta turizm tesisleri olmak üzere yapılaşmanın önü açıldı.

Okluk’tan sonra kıyılar hedefte
Karacasöğüt Koyu'na, Lacivert ve Okluk Koyu ile Sedir Adası komşuluk ediyor. (Fotoğraf: DHA)

Nurcan GÖKDEMİR

AKP iktidarlarının talana, yağmaya, iktidara yakın çevrelere rant aktarmaya dayalı politikaları sınır tanımadan uygulanıyor. Muhalefetin ve çevre örgütlerinin mücadelesi sonucu liman yapımının yargı kararıyla engellendiği Marmaris’teki Karacasöğüt Koyu’nun bu kez de kıyı kesiminin koruma statüsü Bakanlık tarafından yapılaşmaya olanak sağlanacak şekilde değiştirildi.

Cumhurbaşkanlığı’nın yazlık sarayının bulunduğu Okluk Koyu’nun bitişiğinde bulunan Karacasöğüt Koyu, yıllardır bir talan mücadelesine sahne oluyor.

ÖNCE İSKELE

Tarihi kalıntıların bulunduğu, teknelerin Mavi Tur rotası üzerinde bulunan koy, üç yıl önce peşkeş iddialarına konu oldu. Kıyıların ihalesiz olarak devredildiği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Türkiye Çevre Vakfı ile Muğla Valiliği İl Hizmet Vakfı ortaklığıyla kurulan MUÇEV’e, koydaki sınırlı sayıda teknenin bağlanmasına olanak sağlayan iskele tahsis edildi. MUÇEV, 60 teknenin bağlanabildiği iskeleyi 190 tekne bağlanabilecek şekilde büyütmek için harekete geçti. Mevcut büyüklüğü 421 metrekare olan iskelenin 42 bin 814 metrekareye çıkartılması projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da “ÇED gerekli değildir” kararı aldı. Çevre örgütlerinin bu kararı iptal için yaptığı başvuru sonuçlanmadan inşaat başladı. İnşaat sürerken yerel mahkeme “ÇED gerekli değildir” kararını inşaatın durmasına yol açacak şekilde iptal etti.

SONRA KIYI

Ancak bu kez Çevre ve Şehircilik Bakanlığı başka bir yöntemle devreye girdi. 2019 yılında alınan bir mahkeme kararını bahane ederek iki antik kentin bulunduğu sit statüsündeki koyun kıyı kesiminin sit derecesini değiştirdi.Kararla koydaki üç parselin doğal sit koruma statüsü , “Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı” olarak tescil edildi.

YAPILAŞMAYA HAZIRLANIYOR

Alanın “Kesin korunacak hassas alan” yerine “Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı” olarak tespit edilmesiyle talan arayışı bu kez denizden kıyıya taşındı. Yapılaşmanın yolunu açan bu karara göre, Karacasöğüt Mahallesi’nde turizm tesisleri ve yerleşim yerleri inşa edilebilecek. İktidarın Mart ayında gerçekleştirdiği geçtiğimiz günlerde de kesin korunacak alanları bile “kamu yararı ve ulusal güvenlik” gibi muğlak ifadelerle korumasız bıraktığı mevzuat değişiklikleri ile bu alanlarda şunların yapılmasına izin veriliyor: “Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanlarında ise Bölge Komisyonu değerlendirmesi ile kesin korunacak hassas alanlarda ve nitelikli doğal koruma alanlarında izin verilen faaliyetlere ek olarak düşük yoğunluklu çeşitli faaliyetler ile tarım ve hayvancılık amaçlı entegre tesislere, herhangi bir kapasite sınırı olmaksızın hidroelektrik, rüzgâr ve güneş enerji santrallarına ve turizm ve yerleşimlere izin verilebilecek.”

AKP TALANIN ADI

Sit derecesinin düşürülmesini ve talana açılmasıın değerlendiren CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, “AKP talanın adı, ülkenin tarihi değeri yüksek, doğal güzelliğe sahip tüm alanları teker teker talana açılıyor. Bu bölge sit alanı, çok önemli tarihi kalıntılar bulunuyor. Muğla’nın koyları birer birer MUÇEV’e veriliyor ama köylünün evlenen çocuğuna beş metrekare bir oda yapmasına bile müsaade edilmiyor. AKP’ye ‘dur’ denilmezse yakında Muğla’da yandaşlara ait olmayan, doğal güzelliği korunan bir metrekare yer kalmayacak. Her yerin sit dereceleri ile oynanıyor, her yer imara açılıyor. Karacasöğüt’ün yanı Okluk Koyu. Cumhurbaşkanı’na Ankara’da erişemeyen yandaşlar, yazlık komşusu olmaya çalışıyor anlaşılan. Bunu da bakanlık eliyle yapıyorlar” dedi.