Attila Aşut

yazievi@yahoo.com

BirGün’de haftada bir yazıyor olmam ve de gündemin hızlı değişmesi yüzünden, okurlardan gelen mektupları çok sık paylaşamıyorum. Bana yazan arkadaşları özelden yanıtlamaya çalışsam da, onların katkılarını ve eleştirilerini olanaklar ölçüsünde bu köşede yansıtmam gerektiğini düşünüyorum. Bugün birkaç okur mektubuna -biraz gecikmiş olarak- yer vermeye çalıştım. Tabii, kısa yanıtlarımla birlikte…

'MUM DİBİNİ AYDINLATMALI'

“Sevgili Aşut,
Aynı gün hem Cumhuriyet hem de BirGün okuyan biri olarak sizin köşe yazarlığınızı çok önemsiyor ve yazılarınızı severek, dikkatle okuyorum. Cumhuriyet’e yönelik ‘tuhaf’ (olmaması gereken) yazım hatalarının katbekat fazlasının BirGün’de olduğunun farkındayım. Buna yeni bir örnek olarak, hem de ilk sayfadan ‘Festivalde çerçevesinde’ ifadesini içeren haberi, ekte kesik olarak iletiyorum.
(23.6.2014)

Mum öncelikle dibini aydınlatabilmeli diyorum. Bilmem bu eleştirimi kabul buyurur musunuz?

Bizden önce dikkatle okunup çapaklardan arınmış bir gazeteye kavuşma dileğimi sıcak tutmayı yine de sürdüreceğim.

Saygılarımla.” (Dr. Ali Nurettin Gürses / 6 bin’den 25 bin’e BirGün okuru.)

•  •  •

Merhaba Sayın Dr. Gürses,

Yazılarımla ilgili değerlendirmeniz için çok teşekkür ediyorum. BirGün’deki yazım ve düzeltme yanlışları konusunda haklısınız. Ben de tüm çabamla bu yanlışların giderilmesine çalışıyorum. Yazılarımdaki en kapsamlı eleştirilerin, BirGün’deki dil yanlışlarıyla ilgili olduğunu biliyorsunuz. Gazete yönetimi, benim eleştirilerimden adeta bunalmış durumda. Yine de bu konuda büyük bir anlayış gösterdiklerini söylemeliyim.

İyi dileklerimi ve saygılarımı sunuyorum.

•  •  •

'BİLİMCİ' ÜZERİNE

Attila Bey merhaba,

Dil meselesine duyarlı olmanız çok güzel. BirGün’ün dili de zaman zaman aksıyor. Çoğu, baskı hatası yüzünden gibi. Ama arka sayfada, bilim ve teknoloji haberleri kısmındaki ‘bilim insanları’ terimine fena halde takmış durumdayım! Sanırım cinsiyet ayrımcılığını aşmak için tercih ediliyor.

Örneğin, ‘sanat adamları’ yerine ‘sanatçılar’ dendiği gibi, ‘bilim insanları’ yerine kısaca ‘bilimciler’ dense ne olur? Daha kısa ve cinsiyet ayrımı da yok. Zaten ‘toplumbilim insanı’ yerine ‘toplumbilimci’; ‘ruhbilim insanı’ yerine ‘ruhbilimci’ denmiyor mu?

Selamlar, sevgiler.” (Mehmet Yılmaz / Sanatçı, öğretim üyesi)

•  •  •

Mehmet Bey merhaba.

İlginiz için teşekkür ediyorum. BirGün, olanaksızlıklar içinde çıkan bir gazete ve “haber dili” konusunda henüz özlenen noktada değil. Ben yazılarımda sık sık değiniyorum yanlış kullanımlara.

“Bilimci” sözcüğü, son yıllarda bilim çevrelerinde de kullanılıyor. Yapı olarak sağlam ve anlaşılır bir sözcük. Umarım, gelecek günlerde daha da yaygınlaşır. Ancak bilimle uğraşanlara “bilim insanı” demenin de yanlış olmadığını düşünüyorum. Sözlüklere bakarsanız, ikisinin eşanlamlı kullanıldığını görebilirsiniz.

•  •  •

'DİLİNİZİN KEMİĞİNE SAĞLIK'

“Sayın Attila Bey,

Kimseyi kayırmadan, yapıcı-eleştirel yazılarınızı ailecek büyük bir keyifle takip ediyoruz. Çok teşekkür ederiz. Daha önceki bazı yazılarınızda, ‘yazılarım pek işe yaramıyor’ kaygısını dile getirmiştiniz. (31Mart yazınızdaki gibi). İnanın, bu cümlenize çok üzülüyoruz.

Biz çok yararlanıyoruz. Diyoruz ki; keşke yüz binler bu yazıları okuyabilse!

Gazetemizi ve sizi seviyoruz! Saygılarımızla…” (Dr. Sadreddin Apaydın, Dr. Zuhal Apaydın, Psikolog Arman Apaydın, Sosyolog Alper Apaydın)

•  •  •

Değerli Apaydın Ailesi,

Yüreklendirici desteğiniz için çok teşekkür ediyorum. Keşke tüm yazarlar ve okurlar, dilimize sizin gibi duyarlı yaklaşabilseler!

Evet, sürekli uyardığım konularda bile gazetemizin ve yazar arkadaşlarımızın aynı yanlışları sıklıkla yinelemeleri karşısında zaman zaman umutsuzluğa kapıldığım oluyor. Ama yine de bu işi bırakmaya hakkım olmadığını düşünerek yazılarımı sürdürüyorum. Ara sıra olumlu geribildirimler de alıyorum. “Doğru Türkçe” adına yaptığım uyarılardan az da olsa yararlanıldığını bilmek elbette sevindirici.

İlginiz için bir kez daha teşekkür ediyor, en içten duygularla selamlarımı iletiyorum.