Covid-19’a bağlı ölümler sürüyor. Haftada bin 500 insan aşısı olan bir hastalıktan ötürü yaşamını yitiriyor. Hekimler, bu ölümlerin sosyal cinayete dönüştüğünü belirterek, “Acilen aşılama sayıları artırılmalı” diyor.

Ölümler sosyal cinayete dönüştü

HABER MERKEZİ

Koronavirüs salgını baskılanamıyor, ölümler önlenemiyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB), 9 Ekim’den bu yana her hafta Covid-19’a bağlı ölüm sayısında artış yaşandığına dikkat çekti. 9-15 Ekim haftasında bin 454 kişi yaşamını yitirirken, 30 Ekim-5 Kasım haftasında bu sayı bin 517’ye yükseldi. TTB’nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “Haftada en az bin 500 insanımızı önlenebilir bir hastalıktan kaybediyoruz. Sosyal cinayete dönüşen Covid-19’a bağlı ölümler önlenemiyor. Salgına karşı pandeminin başından beri yaptığımız öneriler dikkate alınmalı, halk sağlığı önemsenmeli, aşılama ve filyasyon çalışmaları güçlendirilmeli, ölümler kanıksanmamalıdır” ifadeleri kullanıldı.

Haftalık vaka sayıları da düşmüyor. 13-19 Eylül haftasında günde ortalama 27 bin vaka saptanırken, 1-7 Kasım haftasında bu sayı 28 bin 384’e yükseldi. Türkiye, bu haftalık vaka ortalamasıyla son 7 günde en çok vaka görülen dördüncü ülke oldu.


UZAMIŞ BİR 4’ÜNCÜ PİK

İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı, DHA’ya yaptığı açıklamada, “Şu anda uzamış bir 4’üncü pikin içindeyiz. Bu pik, bir türlü kontrol alınamıyor” dedi. İzmir’de özellikle son 2 haftada vaka sayısında yüzde 33’lük bir artış yaşandığını belirten Çamlı, şunları kaydetti:

“1 Temmuz’daki normalleşme kararı sonrasında tedbirler yavaşlatılmış, vatandaşlarda da ‘pandemi geçti’ algısı oluşmuştu. Hatta haziran ayında günlük 1,5 milyona yakın doz aşı yapılınca ‘sonbaharda maskeleri çıkarır mıyız, çıkarmaz mıyız?’ tartışmaları bile başlamıştı. Ama gelinen noktada Türkiye’deki vaka sayıları kritik eşiği geçti. Pandeminin başından beri yaklaşık 72 bin vatandaşımızı kaybettik. Bu ölümlerin 19 bini, yani yüzde 27’si ağustos, eylül ve ekim aylarında gerçekleşti. Kısacası pandeminin geçtiğinden bahsetmemiz mümkün değil.”

AŞILAMA AZALIYOR

Dr. Çamlı, haziran ayında ülke genelinde günde 1,5 milyon doza yakın aşı yapılırken bugün bu sayının 200 binlerin altına indiğine de dikkat çekti. Çamlı, “Yaklaşık 3 milyon kişinin 3’üncü dozunu yaptırmadığını, 6,5 milyon kişinin hiç aşılanmadığını biliyoruz. Aşı tereddüdü yaşayanların mutlaka ikna edilmesi gerekiyor” diye konuştu.

12-18 yaş arası nüfusta aşılanmanın ailelerin tercihine bırakıldığını hatırlatan Çamlı, “Bu kesimdeki aşılamanın çok da yüksek olmadığını söyleyebiliriz. Aşıda yaşanan tereddütlerin giderilmesi şart. Kamusal alanda aşı olmamış kişilere yönelik bir takım düzenlemeler yapılmalı. Çünkü aşı olmamak bireysel tercih değildir” ifadelerini kullandı.

DAHA AKTİF BİR KAMPANYA

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz da aşılama sayılarındaki düşüşe vurgu yaparak, acilen daha aktif bir aşı kampanyasına ihtiyaç olduğunu belirtti. Yavuz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Ölümleri azaltmak için aşı olmayan herkesi çok daha aktif bir aşı kampanyasıyla hemen aşılamalı, yaşlılarda ve bağışıklığı baskılanmışlarda inaktive virüs aşıları yerine mRNA aşılarını tercih etmeliyiz. Toplumun yüzde 80’i aşılanana kadar da maske, sosyal olarak uzaklaşma gibi kurallara uymaya devam etmeliyiz” dedi.

olumler-sosyal-cinayete-donustu-941824-1.