Cezaevlerinde tecridi protesto için yaşamına son veren tutukluların sayısı beşe yükseldi. Dün de Mardin E Tipi Kapalı Hapishanesi’nde tutuklu 24 yaşındaki Medya Çınar yaşamına son verdi. Peş peşe yaşanan ölümlerin ardından İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ölümlerin son bulması için ortak bir açıklama yaptı. İnsan hakları örgütleri tarafından yapılan ortak […]

‘Ölümü değil yaşamı savunun’

Cezaevlerinde tecridi protesto için yaşamına son veren tutukluların sayısı beşe yükseldi. Dün de Mardin E Tipi Kapalı Hapishanesi’nde tutuklu 24 yaşındaki Medya Çınar yaşamına son verdi. Peş peşe yaşanan ölümlerin ardından İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ölümlerin son bulması için ortak bir açıklama yaptı.

İnsan hakları örgütleri tarafından yapılan ortak açıklamada “Buradan sesleniyoruz, hapishanede veya herhangi bir yerde hiç kimse yaşamına son vermemelidir” denildi. Ölümlerin son bulması için herkesin ortak sorumluluk almaya çağıran açıklamada, “Bu tarz eylemleri kesinlikle onaylamadığımızı ve karşı olduğumuzu belirtmek isteriz. Tecridin kaldırılması noktasında kişilerin yaşamlarına son vermesi kabul edilemez ve bu tarz eylemlere başvurulmamalıdır. Bu konuda bu çağrımızın gereği anlaşılmalı ve mahpuslar üzerinde etkili olabilecek çevrelerin de bu konudaki sorumluluklarını hatırlatmak isteriz. Tecrit gibi uygulamaların son bulmasını, siyasi iktidarı bir an önce sorumlu davranarak hapishanelerdeki tecridi kaldırmaya davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.

YAŞAMI ÖNÜNÜZE KOYMALISINIZ

Tecridi protesto için açlık grevinin 139. gününe giren Leyla Güven de hayatına son verenlerin kendisinden bir parça götürdüğünü belirterek ‘ölümü değil yaşamı önünüze koymalısınız’ dedi. Dengê Welat radyosuna mesaj gönderen Güven, “Biz zaten eylem halindeyiz, sonuç almaya yaklaştık. Açlık grevi eylemcileri etrafında yerlerimizi almalıyız. Yeni eylemlerde bulunmamalıyız” dedi.

Güven’in mesajında şu ifadeler yer aldı: “Bu eylemleri yapan her arkadaş benim de bedenimden, ruhumdan, yüreğimden bir parça götürüyor. Biz zaten eylem halindeyiz, sonuç almaya yaklaştık. Açlık grevi eylemcileri etrafında yerlerimizi almalıyız. Yeni eylemlerde bulunmamalıyız. Ölümü değil yaşamı önünüze koymalısınız, onurlu bir yaşam için mücadelenizi yükseltmelisiniz. Güçlenmeye, moralli olmaya ihtiyacımız var. Bu nedenle yaşamak için, birlikte yaşamı sürdürebilmek için çaba sarf ediyorum.”

Öcalan’a dönük tecridi protesto için son bir hafta içinde çeşitli cezaevlerinde bulunan Zülküf Gezen, Ayten Beçet, Zehra Sağlam, Uğur Şakar ve son olarak Medya Çınar yaşamına son verdi.