Partisinin MYK toplantısının ardından açıklamalarda bulunan AKP Sözcüsü Ömer Çelik, suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddialarını reddettiklerini söyledi. Çelik, Soylu ve Yıldırım'ı kast ederek “Arkadaşlarımızın yanındayız” mesajı verip, elinde bilgi ve belge olanları konuyu yargıya taşımaya çağırdı. Şiddeti kategorik olarak reddettiklerini ifade eden Çelik, iktidarın geçmişte Sedat Peker'e sahip çıkmadığını savundu.

Ömer Çelik: Ak Parti olarak iddiaları güçlü şekilde reddediyoruz

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin genel merkezinde AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor.

Çelik, suç örgütü lideri Sedat Peker’in İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve eski Başbakan Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım’a yönelik iddialarıyla ilgili olarak, “Ak Parti olarak iddiaları güçlü şekilde reddediyoruz” dedi.

"Türk siyasi hayatının referansının illegal yapılar olmaması gerektiğini belirtiyoruz" diyen Çelik, siyasi demeç verirken suç örgütü liderini referans almanın 'vahim bir durum' olduğunu savundu ve “Siyasetinin içindeki saldırı gayri meşru alandan geldiği için kategorik olarak reddedilmelidir. Suç örgütlerini referans alanlar kendilerini suç örgütlerine kullandırıyor demektir” ifadelerini kullandı.

Çelik, “Arkadaşlarımızın yanındayız” mesajı verip, elinde bilgi ve belge olanları konuyu yargıya taşımaya çağırdı.

İktidarın Sedat Peker’i korumadığını öne süren Çelik, “Sanki Ak Parti bu şahsı korumuş gibi bir soru gündeme geliyor. Bu yanlıştır” diye konuştu.

“BİZİ BAĞLAYAN HİÇBİR YANI YOK”

Çelik, Sedat Peker’in iktidarı desteklemek için miting düzenlemesi gibi konularda şunları dile getirdi:

“Gündemde konuşulan suç örgütü lideri mitingler yaptı, AK Parti tarafından niye ses çıkarılmadı diye ifadeler ediliyor. Sanki AK Parti korumuş kollamış gibi. Benim AK Parti ile ilgili ilk sözcülüğüm 2015 yılında medya ve tanıtımdan sorumlu genel başkan yardımcısı iken bana bu mitinglerle ilgili soru soruldu. Orada söylediğim şey açıkça şudur; kan akacak ifadesi ve benzeri konularda söylediğim şey şu; bizim genel bir prensibimiz vardır. 7 sene evvelki cevabım bu. Herkes duysun, kim olursa olsun bu kişiler, bazı kurumlar, organizasyonlar var. Başına Ak kelimesini koyarak kendisine ocak, dernek diyen birtakım organizasyonlar. AK Parti'nin bunlarla kurumsal olarak hiçbir ilişkisi yoktur. Bu alanda yapılan hiçbir faaliyetin sorumlusu değiliz. Biz burada AK Parti'nin kurumsal kimliği çerçevesinde bu organizasyonlara d estek veriyoruz sahip çıkmadığımız müddetçe bizi bağlayan hiçbir yanı yoktur.”

“ŞİDDETİ ÖZENDİRMEYİ REDDEDİYORUZ"

“Biz bu tür faaliyetleri kategorik olarak reddediyoruz. Bizim onayımız olmadan sembollerimizi kullanıyor olsa da bizim iznimiz olmadan faaliyet yapıyorsa hiçbir şekilde onay vermeyiz. Şiddeti özendiren, kan akmasını özendiren her türlü ifadeyi kategorik olarak ifade ediyoruz. Kendi mitinglerimizde bazı pankartlar açılıyor, kendisine birtakım sıfatlar yapıştıranlar var bunlarla partimizin organik ve kurumsal bir bağı olamaz. 7 sene evvel bu cevabı vermişim.

Herhangi bir şekilde suç örgütü mensubunun partimizle, bakanlarımızla, hükümetimizle ilişkilendirilmesi kategorik olarak reddettiğimiz bir husustur. İçişleri Bakanımız ve eski Başbakanımız hakkında ortaya koyan bu iftiraları, hezeyanları tümüyle reddediyoruz.”

İSTİHBARAT BİLGİLERİNİ PAYLAŞMADI

“İstihbaratın yaptığı tespitleri burada paylaşmak istemem. Türkiye Cumhuriyeti devleti güçlü devlettir. Bütün terör örgütlerinin devletimize yaptığı saldırıya karşı gerekli cevabı verecek güçtedir. Bugün Cumhurbaşkanımız da söyledi, dünyanın neresinde olursa olsun bu takibi sürdürürüz. Çalışmada şu aşamaya gelmiştir bilgisini vermem doğru olmaz.”

YUNANİSTAN’I AİHM KARARLARINA UYMAYA ÇAĞIRDI

Kıbrıs meselesiyle ilgili de değerlendirme yapan Ömer Çelik, Yunanistan’ı AİHM kararlarına uymaya çağırdı. Çelik şöyle konuştu:

“Kıbrıs'taki artık Rumların hayalleri üzerinden değil adadaki gerçekler üzerinden siyaset yapılanacaktır. Maalesef Yunan Başbakanı Miçotakis'in ana okul öğretmenleriyle yaptığı konferansta Türk çocuklarına Yunan çocukları demesi inkarcı yaklaşımın yeni bir tezahürü olarak ortaya çıkmıştır. Bu Türk kimliğine dönük saldırıdır. 21. yüzyılda bu dayatmaların asla kabul edilemez olduğunu ve Yunanistan'ı AİHM kararlara uymasını tavsiye ediyoruz. Sürekli olarak ırkçı politikaları kategorik olarak reddettiğimizi ifade ediyoruz.”