Ben düşünmeden edemiyorum. Sen düşündüğün için karanlık odalara kapatılmışsın.

Ben düşünmeden edemiyorum. Sen düşündüğün için karanlık odalara kapatılmışsın.  O deliksiz uyuyabiliyor. Biz neresinden baksan kusurlu insanlarız hepimiz. Siz susuyorsunuz. Onlar ölüyorlar. Ben çoğu şeyin anlamsızlığının farkına varıyorum böyle zamanlarda. Sen farkındasın her zaman çoğu şeyin, böyle zamanlara ihtiyacın yok. O sadece kendini ve kendi acısını biliyor. Biz bazen bir film gibi algılıyoruz bize değmeyen ölüm haberlerini. Siz elbet bizim bilmediklerimizi biliyorsunuz. Onlar ölüyorlar. Ben gidiyorum. Sen duruyorsun. O ne yapsa bir işe yaramıyor zaten. Biz evimizdeyiz. Siz neredesiniz kimse bilmiyor. Onlar ölüyor. Ben acıkıyorum. Sen zam gelmeden önce aldığın paketindeki son sigaranı yakıyorsun. O bilgisayarda savaş oyunları oynuyor. Biz tanımadığımız nefesler dururken, mahcubuz hayata karşı. Siz "hayat bu" deyip geçebiliyorsunuz belki. Onlar ölüyorlar. Ben yazıyorum. Sen şarkılar söylüyorsun. O susuyor. Biz isyan ediyoruz. Siz ne deseniz olmuyor. Onlar ölüyorlar. Benim içim kararıyor ; senin odan; onun ekranı; bizim bakışlarımız. Sizin ampulünüz var, hep aydınlıktasınız. Onlar ölüyorlar. Ben üşüyorum. Sen ağlamaklısın. O nefret ve kin pompalıyor. Biz artık korkuyoruz haberleri dinlerken. Siz yüreğinizi alıştırdınız mı erken ölümlere? Onlar zamansız ölüyorlar. Ben kimse böyle zamansız ve insan elinden çıkan bir kursunla ölmesin istiyorum. Sen çocuğunun adını Barış koydun. O hala kin doldu. Biz yorulduk. Siz silahlardan, boş laflardan medet mi umdunuz? Onlar öldüler. Benim üzerimden gri bulutlar geçiyor. Senin gökyüzün duvar. Onun karanlığı, aydınlığı yok. Bizim başımız kalkıp da gökyüzüne bakamıyor artık. Sizin keyfiniz nasıl? Onlar ölüler. Ben kendimi çok fazla önemsemiyorum. Sen kişi zamirlerinden yana olmadın zaten hiçbir zaman. O bir kendini biliyor, bir de kendine öğretilmiş öfkeleri. Biz kendimizden başkasının acısını en fazla ne kadar hissedebiliriz içimizde? Siz de bizim gibi hisseder ve düşünür müsünüz bazen politikayı bir kenara bırakıp, kimseyle paylaşamasanız da? Ben ne desem? Sen ne yapsan? O olmasa da olur. Biz nerelere gitsek? Siz de bu sefer bizimle olsanız?! Ben anlayabilsem, sen konuşabilsen, o bu kadar kayıtsız, bu kadar bencil olmasa. Biz kaybetmesek çocuklarımızı. Siz bir çıkabilseniz kendi dünyanızdan. Bakın artık Onlar yoklar.