Onlar konuşur, bunlar yapar!
Bugün birbirinize “hayırlı cumalar” diyecek ve gösterişli biçimde ibadetinizi yerine getireceksiniz. Allah’la aranıza kimse girsin istemezsiniz elbet; yine de ne olur ne olmaz diye binlerce korumayı etrafta bekleteceksiniz. Sizin gibi Tanrı’ya el açıp yakarmak isteyen yurttaşları yaklaştırmayacaksınız yanınıza. Zaten çok milyonlar ödenerek alınan zırhlı araçlarınızla geleceksiniz cami kapısına, özel koridor açılacak size ve istemediğiniz tek bir ses çıkmayacak. Eh haksız sayılmazsınız; lütuf sayılır varlığınız memleketimize… Üstelik başkaları konuşur, siz yaparsınız…
Alman mahkemelerinde mahkûm edilen ‘Deniz Feneri’ derneğini de kaşla göz arası akladınız nasılsa. Onlar “Asrın Yolsuzluğu” dedi, çok şükür bizim mahkemelerimiz bu saçmalığı düzeltti. Daha önce “17/25 Aralık Darbe(!)” girişimini de engellemişti yargıçlarınız. Ne kadar olsa hırsızlık konusunda uzmanlaştık milletçe. Kim ne derse desin, gösterdik gücümüzü cümle aleme! “Bakara Makara” diyen bakan pürü pak, kolunda yedi yüz bin liralık saati olansa bize el sallamakla meşgul. Reza’nın önüne yatan artık bir kıyı kentinde güneş banyosu yapıyordur. Eh ne de olsa onlar konuşur, siz yaparsınız…
Ecdat yadigarı ‘Süleyman Şah Türbesi’ni tarihte benzeri görülmedik biçimde, gece çaktırmadan kaçırdınız. El alemi uyutup bir de kahkahayı bastınız. Çok şükür artık kimse dokunamayacak evladı Osmanlı’nın mirasına kirli elleriyle. Vatan toprağı kutsal elbette! Birazcık yeri değişmiş ne olacak, nasılsa verilecek tek karış toprağınız yoktur sizin! Dangalaklar “Sabrımızı, gücümüzü sınamaya” kalkmışlardı, aldılar sonunda babayı! Eh ne de olsa; onlar konuşur, siz yaparsınız…
En son başarıyla güvenlik yasasını da çıkardınız. Hapishaneler ağzına kadar doldu. Neredeyse her mahallede bir suçlu var. Gaz salladığınız vatandaş yüzünü kapayınca takıyorsunuz koluna bilezik gibi kelepçeyi. Savcılar sorgu yapmadan tutuklama istemiyle hâkime sevk ediyor herkesi. Gençleri dövüyor, sövüyor, bir de sınav sorularını çalıyorsunuz. Geleceksiz, kimsesiz kalmış insanlarınız. Eee ne de olsa onlar konuşur, siz yaparsınız…
TRT, Diyanet, YÖK artık borazanınız. Sizden habersiz kuş uçmaz semalarında. Her yana yandaşlarınız doldu. Havuzunuz var. Basın özgürlüğünde küme düşmeyi de başardınız. Kimsenin okumadığı gazeteleriniz, izlemediği televizyonlarınız var. Maşallah her biri devletten reklam alma şampiyonu… Eee ne demişler “İş bilenin, kılıç kuşananın” Onlar konuşur, siz yaparsınız…
İftira, şantaj, kumpas, yalan sizde. Saray yapıp adaleti unuttuğunuzu da itiraf ettiniz. Kindar nesil sahalara çıktı. Elde pala sağa sola sallamakla meşgul. Milyonlarca Suriyeli getirip sefil ettiniz. Eve dönüyor bütün büyükelçileriniz. Şükür ki artık komşularımızla sorunlarımız sıfırlandı. Eh sıfırlamayı zaten iyi bilirsiniz. Ne diyelim; onlar konuşur, siz yaparsınız…
Ne yemin, ne yasa tanımazsınız. Çift koldan halkın parasıyla daldınız miting meydanlarına. Eh seçilmiş değil misiniz! Beyaz camda her dakika, her saniye siz... Bir an gelir suikast planları mağduru olursunuz, baktınız olmadı piyasaya kasetleri servis edersiniz, koca kulaklarınız var herkesi dinlersiniz, baktınız iş boka sarıyor tutunursunuz türbana yine verir veriştirirsiniz. Siz nasılsa işinizi bilirsiniz. Harama el değdirmez, altın varaklı bardaklarınızda içersiniz suyunuzu… Ne de olsa onlar konuşur, siz yaparsınız…
“Affedersin Ermeni” dediniz… Acılı anaları yandaş kalabalığa yuhalattınız… Babalarını dövdürdünüz ölen çocukların, yetmedi bir tokat da siz vurdunuz vatandaşa, gerçi sevdiğinizdendi, gül açtı o yerlerde… Zaten Ali’yi sevmekse ‘Alevilik’, en önde giden sizsiniz… Ha “Kürt sorunu da neymiş?” onu da hallettiniz… Dedim ya; onlar konuşur, siz yaparsınız…
Dün Soma’da iş cinayetinde can veren bir yavrunun mektubunu okudum. “Çok özledik seni babacığım” diyor. Yeni köpeği varmış, adı Tarçın, pek güzelmiş. Bir de resim çizmiş yanına. Anne, baba, çocuk ve köpeği… Oysa babası zindan gibi karanlık bir yeraltında can verdi. Meğer fıtrat böyleymiş. Resimde bir kişi hep eksik kalacak ve o çocuğun gözyaşları hep akacak… Gerçi Somalı’ya da haddini bildirdiniz, işçiyi tekmeleyen danışmanı terfi ettirdiniz. Yetmedi siz de bakkalı basıp vatandaşa sövdünüz…
Bugün günlerden cuma... Diğer günler gibi bugün de güneş doğacak…
Utanmasanız. Biz olmasak güneş doğmaz, dünya dönmez diyeceksiniz ya…
Neyse onlar konuşur, siz yaparsınız…
Şurada kaç kişiyiz hepimiz birbirimizi biliriz!