AB temsilcileri Manş Denizi’nde 27 göçmenin ölümünün ardından acil gündemiyle dün toplandı. Toplantıda, insan kaçakçılığıyla mücadele öne çıktı ancak Calais’te göçmenler İngiltere’ye geçmek için hâlâ bekliyor

Önlemler yetersiz

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Fransa'dan İngiltere'ye geçmeye çalışan 27 göçmenin 25 Kasım'da Manş Denizi'nde hayatını kaybetmesi üzerine Avrupa Birliği (AB) ülkeleri temsilcileri "göç krizi" konulu toplantı için dün bir araya geldi. Almanya, Hollanda, Belçika ve Fransa'dan hükümet yetkilileriyle AB sınır teşkilatı Frontex ve polis teşkilatı Europol temsilcileri, Fransa'nın Manş Denizi'ne açılan göç güzergahı Calais kentindeki belediye binasında toplandı. İngiltere hükümeti ise Fransa'yla yaşanan "göç önlemleri" tartışması nedeniyle toplantıya katılmama kararı aldı.

Toplantıda, göçmen kaçakçılığının önlenmesi başlıca tartışma konusu oldu. Fransa hükümeti yetkilileri kaçakçılarla ilgili kapsamlı bir organize suç soruşturması yürütüldüğünü belirtti. Fransa İçişleri Bakanı Gérald Darmanin, kaçakçıların İngiltere'ye geçiş için kişi başına 3 bin ila 7 bin avro arasında ücret aldığını, soruşturmayla ilgili olarak da Almanya plakalı bir araca el konulduğunu söyledi. Diğer AB ülkeleri yetkilileri de göçmen kaçakçılığıyla ilgili AB'de ortak yürütülen çalışmaların genişletilmesi konusunda uzlaşmaya vardı. Ancak göçmen yardım kuruluşları, Avrupa'daki mevcut göç krizinin güvenlik önlemlerinin artırılmasıyla değil insancıl ve koordineli sığınmacı politikalarıyla çözülebileceğini savunuyor.

GÖÇMENLER ANLATTI: GİDEMEZSEK ÖLÜRÜZ

Manş Denizi'ne açılan bir göç güzergahı olan Fransa'nın Calais kentinde halen yüzlerce göçmen umut yolculuğuna çıkmak için bekleyişini sürdürüyor. Manş Denizi'nde yaşanan facianın üzerinden yalnızca birkaç gün geçmesine rağmen göçmenler, İngiltere'ye gitmek için tehlikeli tekne ve botlarla yolculuk yapmaktan başka bir seçenekleri olmadığını kaydetti. Calais'in kıyı şeridinde güvenlik önlemlerinin artırılması ve hava şartlarının kötüleşmesi nedeniyle henüz yola çıkamayan yüzlerce göçmen, kurdukları derme çatma kamplarda hayatta kalma mücadelesi veriyor. ABD merkezli haber ajansı Associated Press (AP) Calais'in kıyı şeridi yakınlarına kamp kuran göçmenlerle görüştü. AP muhabiri Danica Kirka'nın görüştüğü göçmenler, "Denizde ölmekten korkuyoruz ancak yeni bir yaşam için risk almaya değer" mesajları verdi. Babasıyla İngiltere'ye varmak isteyen Kawa isimli 22 yaşındaki İranlı göçmen, "Kimse bizi hiçbir yere kabul etmiyor. 'Eğer ölürsek...' diye başlayan cümleler kuruluyor. Bunu söylediğim için üzgünüm ama biz zaten öldük" diye konuştu.

KAÇAKÇILAR BOTLARLA HAYATİ TEHDİT YARATTI

Yaklaşık 150 erkek göçmen ise Calais'te bir demiryolu hattında kamp kurdu. AP muhabiri Kirka, "Göçmenler bulabildikleri her şeyi yakıt olarak kullandıkları için havada ağır bir yanan plastik kokusu var" diyerek gözlemlerini aktardı. Kampta kalan Iraklı fizik öğretmeni Ari, göçmenlerin insan kaçakçıları tarafından 50 kişiyi aşan botlarla denizi geçmeye zorladığını anlattı. Ari, "Herkes korkuyor. Ancak buradaki herkes her gün biraz daha ölüyor" dedi. 20 yaşındaki İranlı göçmen Amanj da yola devam etmekten başka seçeneği olmadığını söyledi. Babasının İran'da cezaevinde olduğunu belirten Amanj, "Manş Denizi'ni geçmeye çalışırken ölebilirim. Ancak İran'a dönersem zaten ölmüş olurum" ifadelerini kullandı. Sudanlı göçmen Patrick ise İngiltere'nin Liverpool kentine ulaşmak için denizi geçmek zorunda olduğunu ifade ederek "Bir şekilde bu yolu tamamlayacağım" diye konuştu.

Fransa hükümeti yılbaşından bu yana 31 bin 500 göçmenin ülkeden İngiltere'ye geçmeye çalıştığı, 7 bin 800 göçmenin Manş Denizi'nde kurtarıldığı ve İngiltere'ye 23 binden fazla göçmenin giriş yaptığını raporlarla açıklamıştı.

***

Göçmenler sınırda can veriyor, Avrupa seyrediyor

Belarus-Litvanya sınırında bir göçmen daha hayatını kaybetti. 30 yaşındaki erkek göçmenin uyku tulumunda ölü bulunduğu kaydedilirken vücundan darp izlerine rastlandığı ancak soğuk hava şartları nedeniyle yaşamını yitirmiş olabileceği ihtimaline yoğunlaşıldığı aktarıldı. Belarus Sınır Güvenlik Komitesi'nin açıklamasında, "Litvanya güvenlik güçlerinin bıraktığı, bir uyku tulumu içindeki, hiçbir yaşam belirtisi göstermeyen ve üzerinde darp izlerinin bulunduğu bir göçmenin cesedi doğrudan Litvanya-Belarus sınırında bulundu" ifadelerine yer verildi. Belarus-Polonya sınırındaki binlerce göçmenin geçen hafta kurulan sığınaklardaki bekleyişi ise sürüyor, sınırı geçmeye çalışan göçmenler ise Polonya güvenlik güçlerinin müdahalesine uğruyor. Avrupa Birliği (AB) yaşanan göçmen krizinden Belarus yönetimini sorumlu tutarken Belarus yönetiminin göçmenler için Almanya’ya doğru insani bir koridor açılması teklifi ise reddedilmişti. Belarus-Polonya sınırında krizin başladığı eylül ayından bu yana 12 göçmen sınırda hayatını kaybetmişti.