Önlemsizlik yüz binlerce kişiyi riske sokacak
Sınav stresini salgın psikolojisi ile birlikte yaşamak zorunda kalan milyonlarca öğrenci, LGS ve YKS’ye gün sayıyor. Uzmanlar, ciddi önlem alınmadığı takdirde yüz binlerce öğrencinin hayatının riske gireceğine dikkat çekiyor
DİLARA ŞİMŞEK
Covid-19 vakalarının yoğun olduğu ülkeler birbiri ardına merkezi sınavlarını iptal ederken Türkiye’de milyonlarca öğrenci sınavlar için gün saymaya başladı. Öğrenci ve velilerin tüm tepkilerine karşın pandemi koşullarında düzenlenmesi kararlaştırılan Liseye Geçiş Sistemi (LGS) cumartesi, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ise 27 Haziran Cumartesi günü yapılacak. 1 milyon 800 bin adayın gireceği LGS’de koronavirüs nedeniyle bazı değişiklikler yapıldı. Öğrenciler bu yıl ilk kez sınava kendi okullarında girecek ve yanlarında kalem, kalemtıraş, silgi, su ve kimlik belgelerini getirebilecek. Kimliklerde bu seneye özgü olarak, 15 yaşını doldurmuş olan öğrencilerde fotoğraf şartı aranmayacak. Uzmanlar, öğrencilerin sınav stresini salgın psikolojisi ile birlikte yaşamak zorunda kaldıklarını vurgulayarak uyarılarda bulundu.
BU DAKİKADAN SONRA ÖNEMLİ OLAN ‘GÜVENLİK’
Rehberlik Uzmanı Salim Ünsal: Sınav zamanı ülkedeki vaka sayısı biraz daha düşük bekleniyordu. Ama vakalarda tekrar yukarı çıkma görülünce öğrenciler ve velilerde bir kaygı yarattı. Öğrencilerin girecekleri sınavlarda pandemi sürecinde eğitimi almadıkları konu sorulmayacak. Standartların dışında soru kalıbıyla karşılaşacaklarını sanmıyorum. Müfredata alınmayan konulardan sorulmayacak. LGS’de birinci dönemin konuları olacak. Dar alanda zor soru çıkarmak geniş alandan daha zordur. Soruları hazırlayanlara büyük görev düşüyor.
Sınavın organizasyonu ile ilgili her öğrenciyi kendi okulunda sınava alma kararıyla doğru bir adım atılmış oldu. ÖSYM de sınav merkezlerini daha fazlaca artırıp öğrencileri bir yerden bir yere taşıma gereği duymayabilirdi; hem var olan sınav merkezlerinin coğrafi sınırlarını daraltarak öğrencinin yakın okullarda sınava girmesini sağlayabilirdi. ÖSYM bu zaman dilimi içerisinde çok yetiştiremedi. MSÜ sınavında katılım YKS’nin nerdeyse 5’te biri hatta 6’da biri kadardı ancak kapılarda yığılmalar gözlemledik. Sınıf içerisinde sosyal mesafe bazı okullarda yeterliydi ama bazı okullarda yeterli değildi. Ayrıca sınavdaki gözetmenlerin prosedürle ilgili yeterli bilgilendirmeye sahip olmadığını gördük. Bazı sınıflarda öğrencilerin maske çıkarmasını bazı sınıflarda izin verilmediğini öğrenciler belirtti. Normalde sınav başladıktan sonra öğrenciler maskeyi çıkarabiliyordu ama bazı sınıflarda öğretmen çıkarmamaları gerektiği uyarısında bulundu. Dolayısıyla sınavın eşitlik ilkesine aykırı.
Sınavda sosyal mesafenin sağlanacağı güvencesi verilmeli öğrenciye. Bu güvenceyi vermedikten ve eşitliği sağlamadıktan sonra sınavın adil sınav olduğuyla ilgili birtakım endişeler çıkar. Bir şekilde bu dakikadan sonra güvenlik koşullarına azami dikkat edilerek her türlü önlemler alınarak, belki sınav günü kısıtlı sokağa çıkma yasağına gidilebilir. Öbür türlü okula ulaşımda da ciddi aksama yaşanabilir. Bu risklerden de kurtulabilmek için bu hafta ve haftaya sınav günü kısmi de olsa sokağa çıkma yasağı olmalı görüşündeyim. Öğrencinin ve ona refakat edecek bir kişinin çıkmasına izin verilmesi gerekli. Sınav bittikten sonra da bu kısmi yasağın kaldırılmasını tavsiye ediyorum.
ANORMAL DURUMDA ZORLA NORMALE GEÇME
Klinik Psikolog Dr. Serap Altekin: Geride bıraktığımız son üç-dört ay hastalık salgını nedeniyle zaten gerek gençler gerekse aileleri büyük bir stres altındaydı. Hastalık salgınının ve bulaşıcılığın tetiklediği korku, panik ve tedirginlik, belirsizliklerin neden olduğu kaygı ve endişe herkesi farklı düzeyde de olsa bir biçimde etkileyen nitelikteydi. Pandemi nedeniyle önce kapanması sonra da uzaktan eğitime geçilmesi hem çocuklar ve gençler için hem de onlara eşlik eden aileleri için yepyeni bir öğrenme ve uyumlanma süreci olduğu için son derece stresli yaşandı. Cevabı olmayan veya cevabı hızla değişebilen soruların, yani belirsizliklerle dolu bir dış gerçekliğin içinde yaşamaya, ayakta kalmaya, rutinleri sürdürmeye çalışırken, sınavla ilgili tüm belirsizlikler de gençlerin ve ailelerin stresini katlayarak artırdı.
Her ne kadar sistem tarafından sınavın giriş ve yerleştirme koşullarının olabildiğince öğrencilerin avantajına dönüştürüleceği açıklansa da; hiçbir avantajlı koşul, gençlerin sınava girmek için karşı karşıya kalacağı sağlık riskini ve de ‘bu anormal durumda zorla normale geçme’ye çalışmanın ikilemini ve stresini elimine etmeye asla yetmeyecek.
Bu koşullar altında gerek öğrenciler için gerek aileleri için gerekse sınavda görev alacak gözetmen öğretmenler, rehber ve danışmanlar, polisler ve idari görevliler için en güvenlisi ve en ideali sınavların ertelenmesi olurdu. Ama maalesef uyarılara rağmen bu yapılmadı. Şimdi bu nedenle milyonlarca genç ve yetişkin insan risk altında olacak.
ÖĞRENCİLERE 7 TAVSİYE
Uzman Psikolog Ebru Şen: Son sınıf öğrencileri sınavın bu denli yaklaşmasından ötürü karmaşık duygu durumları ile baş başa kalmış durumda. Sınavın başlı başına stresi yetmezmiş gibi, salgından ötürü de çocuklar ve gençler yeterince çalışıp çalışmadıklarını sorgulamaya başladı. Sınavlar her zaman bir miktar kaygı unsurudur. Kaygı yerinde ve dozunda olursa da kıymetlidir ve kişiyi daha aktif tutar. Farklı sebeplerle pek çok birey sınav kaygısını yaşar. Burada kaygının normal boyutta mı yoksa yoğun mu yaşandığını ayırt edici nokta, ailelerin çocuklarını iyi gözlemlemesinde. Kaygı kişiyi hareketsiz bırakır. Rahat bir sınav süresi geçirmek için kaygıyla başa çıkmak gerekir:
► Kendinizi rahatlatan müzikleri dinlemeye ağırlık verin.
► Yatağa yatmadan önce ılık duş alın.
► Sınavda bilmediğiniz konularında çıkacağını kabullenin. Her üniteyi ve her konuyu tüm detayı ile bilemeyeceğinizi kendinize hatırlatın.
► Sınav gününden önce mutlaka yediklerinize ve içtiklerinize de dikkat etmeniz midenizi yormamak açısından önemli.
► Sınav gününde ise tek soruya odaklanmak veya çok fazla süre harcamak sizi kaygıya daha fazla sürükleyeceğinden bu durumlarda hemen diğer soruya geçmeyi hedef kılın.
► Paniklediğinizi düşünürseniz hemen odak değiştirin. Kendinize 1 dakika zaman verin ve derin derin nefes alarak öncelikle iç dengenizi yeniden organize edin.
► Sınav bittiğinde ise, sınavların yalnızca bir basamak olduğunu, hayatımızın pek çok noktasından biri olduğunu unutmayınız. Sınavlar sizin karakterinizi ölçmez, sınavlar bilgiyi ölçmek için bir araçtır.