Ormanlık alanlarda yapılaşmaya dair yönetmelik değişti. ‘Kamu yararı’ ve ‘zaruret’ olduğu takdirde ormanlar, bedel alınmadan yapılaşmaya açılacak. Uzmanlara göre bu değişiklik ormanları yok edecek.

Ormansızlaştırma yönetmeliği

Yaren ÇOLAK

Ormanlık alanlarda yapılaşmaya yönelik yönetmelik değişti. Resmi Gazete’de dün yayımlanan yönetmelikle ormanlık alanlarda yapılaşmanın önü açıldı. Yeni yönetmeliğe göre artık kamu yararı ve zaruret gösterildiği takdirde ormanlara enerji santrallarının yanı sıra din eğitim tesisleri, ibadethane tesisleri de yapılabilecek. Üstelik devlet bu yapılaşmalardan işletme bedeli de almayacak.


Ormancılık Politikası Uzmanı Prof. Dr. Erdoğan Atmış, “AKP iktidarı döneminde hem 6831 sayılı Orman Kanunu’nda hem de ilgili yönetmeliklerde yapılan değişikliklerle ormanlar adeta bir arsaya dönüştürüldü” dedi. Rantın önünün açıldığını belirten Atmış, 748 bin hektar orman ekosisteminin fiilen yok olduğunu vurguladı: “Ormanlarımızı paramparça eden bu uygulamalarla şu ana kadar 748 bin hektar orman ekosistemi kâğıt üzerinde ‘resmen’ orman olarak gözükse de fiilen yok olmuştur. Ne yazık ki bugün yayımlanan bu iki yeni yönetmelik de bu uygulamaların devamı. Bu tür yönetmelikler, her türlü yorumlamaya açık düzenlemelerdir.”

ormansizlastirma-yonetmeligi-949989-1.
Prof. Dr. Erdoğan Atmış - Ormancılık Politikası Uzmanı



YARAR DEĞİL RANT SAĞLANIYOR

Yönetmelikle düzenlenen izinlerin hem Anayasa’ya hem de Orman Kanunu’na aykırı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Atmış, kararı şu sözlerle değerlendirdi: “Anayasa’mızın 169’uncu Maddesi; ‘Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Bütün ormanların gözetimi devlete aittir. Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz. Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez’ der. Ne yazık ki kamu yararından çok belli çevrelere rant sağlamayı amaçlayan bu tür izinlerle, Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre sadece 2008 ile 2019 yılları arasındaki 11 yıllık sürede ormanlarımızdaki 10 hektardan küçük orman parçalarının sayısı rekor bir oranla yüzde 118 artarak 55 bin 484’ten 120 bin 789’a çıkmıştır. Böylece ormanlarımızdaki parça sayısı 101 bin 890’dan yüzde 55,6 artarak 158 bin 519’a ulaşmıştır. Yani bu tür izinler ormanlarımızı hızla paramparça hale getirmekte, ülkemizdeki ormansızlaşmayı hızlandırmaktadır. Bu da Anayasa’mızın az evvel belirttiğim hükümlerine aykırı.”

TESİS SAYISI SÜREKLİ ARTIRILIYOR

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Orman Fakültesinden Prof. Dr. Doğanay Tolunay ise tesis sayısının sürekli artırıldığına dikkat çekti: “Resmi Gazete’de çıkan yönetmelik Orman Kanunu’nun 17’nci Maddesi’nin 3’üncü fıkrasını değiştiriyor. Bu madde şu açıdan önemli; ormanda zaruret ve kamu yararı olması halinde hangi tesislere izin vereceğiniz düzenliyor. 40’tan fazla tesisle ilgili düzenlemeler bu maddede yapılıyor. Ve yapılan değişikliklerle izin verilen tesis sayısı sürekli artırılıyor” dedi.

ormansizlastirma-yonetmeligi-949990-1.
Prof. Dr. Doğanay Tolunay - İÜ Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi


Prof. Dr. Tolunay, yapılan değişiklikle izin bedellerinin de düşürüldüğünü belirtti: “Ancak yönetmelikle yapılan en büyük değişiklikler, tesislerden çeşitli adlarla alınan bedellerinin azaltılmasıdır. Bu değişiklik orman izin bedellerinin düşmesine yol açıyor. Özel sektör bu bedellerin yüksek olduğundan yakınarak düşürülmesi için girişimlerde bulunmuşlardı. Bu yönetmelikle de bu bedeller düşürüldü. Dün başvuran birisi daha çok bedel öderken bugünkü daha az izin bedeli ödeyecek. Sadece 2012-2020 yılları arasında Orman Kanunu’nun 17. Maddesi kapsamında 27 bin 405 adet tesise 255 bin hektar izin verildi. Hep zaruret var kamu yararı varın altına sığınılıyor. Anayasa’nın ardından dolanıyorlar. Kâğıt üstünde olmasa da fiilen ormansızlaştırılıyor.”