Google Play Store
App Store

Kazakistan ve Kırgızistan’da kadınlar, kaçırılarak evliliğe zorlanıyor. ‘Gelenek’ adı altında meşrulaştırılan suçlara karşı kadın hakları savunucuları yıllardır mücadele ediyor. Kırgızistan’da kadınlar, ‘155’inci maddeyi uygula’ diyerek yasaların etkin biçimde işlemesini talep ederken, Kazakistan’da kaçırma vakalarına yönelik cezaların artırılması bekleniyor.

Orta Asya’da kadınlar kaçırılmaya karşı ayakta

Melisa AY

Orta Asya’da, özellikle Kazakistan ve Kırgızistan’da 'gelin hırsızlığı', kadınların maruz bırakıldığı bir erkek şiddeti biçimi. Bu 'geleneklere' göre, bir erkek evlenmek istediğinde, herhangi birini zorla alıkoyuyor. Üstelik bu suçlara maruz bırakılanlar genellikle kız çocukları oluyor.

Her iki ülkede de kadınlar, uzun yıllardır bu suçla mücadele ediyor. Erkekler, kaçırdıkları kadınları cinsel saldırıya maruz bırakıyor, kız çocuklarına yönelik istismar suçunun faili oluyorlar. Kadınlar, kendilerini zorla alıkoyan ve boşanmak istediği erkekler tarafından erkek şiddetine maruz bırakılıyor. Kadınların, ailelerine kendi rızaları ile evlendiklerine dair yalan bilgilendirme yapması konusunda da baskı kuruluyor.

Kırgızistan’da yasaların etkin biçimde uygulanması için hak savunucularının mücadelesi sürüyor. Kazakistan, bu ağır hak ihlali suç için yasaları sertleştirmeye hazırlanıyor. Tüm mücadele yöntemlerine rağmen etkin cezaların uygulanmaması vakaların artmasına sebep oldu. Erkekler, cezasızlıkla ödüllendirilerek cesaretlendirildi. Geçtiğimiz ay AFP’ye konuşan Kazakistan’dan bir yetkili, kadın hakları konusunda kaydedilen bazı ilerlemelere rağmen, bu suçların ülkede arttığını anlattı.

Ülkede insan kaçırmanın 7 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülse de, erkeklerin “Biz evliyiz” yalanına sığınması 1991’den bu yana neredeyse hiçbir yargılamanın yapılmamasına neden oldu. Ancak bu durum değişmek üzere. Kazakistan Meclisi’nde bir süredir, kadınları zorla alıkoymanın etkin biçimde cezalandırılması için yasa değişikliklerine hazırlık yapılıyor. Bu, kadınların 30 yılı aşkındır sürdürdüğü mücadelenin bir kazanımı. Kazakistan'da geçtiğimiz yıl eski bir milletvekili, evli olduğu kadını öldürünce kadın hakları tartışmaları hızlandı. Kadınların baskısı, iktidarı adım atmaya zorladı. Meclis’te artık ‘gelenek’ değil, “Toplumun en yakıcı sorunu” olarak anılan kaçırma vakalarına cezaların artırılması bekleniyor.

155’İNCİ MADDEYİ UYGULA

Kırgızistan’da ise kadınlar, zaten var olan koruyucu yasaların etkin uygalanmasını talep ediyor. Ülkedeki feminist bir örgüt olan Kadın Destek Merkezi'nin verilerine göre, Kırgızistan'da her yıl en az 10 bin kadın ve kız çocuğu zorla kaçırılıyor.

20 yaşındaki tıp öğrencisi Burulai Turdaaly Kyzy, 2018'de 29 yaşındaki bir erkek tarafından zorla evlendirilmek için kaçırılmış, fail erkek evliliği reddeden kadını öldürmüştü. 2021’de de 3 erkeğin zorla alıkoyarak öldürdüğü Aizada Kanatbekova'nın ardından kadınlar meydanlara çıkmıştı. Üstelik, bu kaçırma vakalarında erkekler, sahte rızanın ardına sığınarak cezalardan kaçabiliyor. 'Rızanın olduğu' iddiasıyla kadınların haklarını ve yaşamını tehdit eden bu suç varlığını sürdürmeye devam ediyor. Kadın, Barış Ve Güvenlik Endeksi'ne göre Kırgızistan, Orta Asya'da kadınlar için en tehlikeli ülke konumunda. Ülkede resmi verilere göre son 3 yılda 34 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Kırgızistan İçişleri Bakanlığı'nın verilerine göre 2024'te yaklaşık 15 bin kadın ve kız çocuğu ev içi erkek şiddetine maruz bırakıldı. Bu sayıya rağmen ülkede geçtiğimiz yıl ev içi şiddete ilişkin toplam vakaların yalnızca yüzde 3'ü kadar, 447 dava açıldı. Gerçek şiddet verilerinin, resmi rakamların çok daha üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Kırgızistan’da yapılan araştırmalara göre, her üç evlilikten biri zorla kaçırarak alıkoyma ile gerçekleşiyor. Bu uygulama, Sovyetler Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin 1991’de dağılması ile hız kazanmış ve 1994 yılında yasaklanmış olmasına rağmen, kırsal kesimlerde yaygın olarak devam ediyor. Bu durum, birçok genç kadının kırlardan kentlere veya yurtdışına göç etmeye mecbur kalmasına neden oluyor.

Kırgızistan Meclisi’nde milletvekili Ainuru Alybaeva’nın girişimi ile 2013’te Ceza Kanunu'nun 155’inci maddesinde değişiklik yapıldı ve ‘bir kadını rızası dışında evlendirmek için kaçırmanın’ cezasını artırıldı. Kadınlar, “155’inci maddeyi uygula” diyerek sokaklarda, sosyal medyada ve farklı kampanyalarda etkin biçimde uygulanmasını talep ediyor.

GELENEK DEĞİL SUÇ

İnsan hakları ihlali, 'gelenek' denilerek meşrulaştırılmaya çalışılsa da her iki ülkede de kadınlar mücadele etmekten vazgeçmiyor. Ne Kırgızistan'da ne de Kazakistan'da gerçekte kaç kadının bu suçtan etkilendiği bilinmiyor. Toplumsal eşitsizlik gibi nedenlerle kadınlar, ya ihtiyaç duydukları hukuki desteği bulamıyor ya da toplumsal baskılar nedeniyle seslerini duyurmaya çalışırken tek başına bırakılıyor. Her iki ülkede de kadın hakları savunucuları, uzun süredir konuyu gündemde tutmak için uğraş veriyor. Kadınlar, tıpkı dünyanın her yerinden hak savunucuları gibi, erkek şiddeti, kadın cinayetleri ve ‘gelin hırsızlığı’ gibi suçlar tarihin sayfalarına karşına kadar mücadele etmekte kararlı.