Çeçenistan lideri Ramazan Kadirov’a aylar önce Bahreyn’in sportmen prensi Nasser Hamad bin Khalifa’nın Instagram hesabında rastladım. Kadirov, Bahreyn’e gitmiş bin Khalifa ailesinin üyeleriyle görüşüyordu. Hasser Hamad, kendisi de bir triatlet, Kadirov’un da dövüş sporlarına düşkünlüğü biliniyor. Acaba ziyaretin amacı spor mu diye düşündüm; ama değilmiş. Artık liderlerin görüşmelerini de Instagram’dan adım adım takip etmek mümkün. […]

Çeçenistan lideri Ramazan Kadirov’a aylar önce Bahreyn’in sportmen prensi Nasser Hamad bin Khalifa’nın Instagram hesabında rastladım. Kadirov, Bahreyn’e gitmiş bin Khalifa ailesinin üyeleriyle görüşüyordu. Hasser Hamad, kendisi de bir triatlet, Kadirov’un da dövüş sporlarına düşkünlüğü biliniyor. Acaba ziyaretin amacı spor mu diye düşündüm; ama değilmiş.

Artık liderlerin görüşmelerini de Instagram’dan adım adım takip etmek mümkün. Daha sonra Kadirov karşımıza Suudi Arabistan’da çıktı. Kadirov Suudi Arabistan ziyaretinde el üstünde tutuldu. Kraliyet ailesinin üyeleriyle görüştü. El üstünde tutuldu.

Başka bir proaktif adım Irak’la ilgili geldi. Kadirov Irak ile işbirliği yaparak Irak cezaevlerinde tutulan Rusya vatandaşlarının Rusya’ya iadesini sağladı. Suriye ve Irak’ta IŞİD saflarında savaşan çok sayıda Çeçen kökenli Rusya vatandaşı vardı. Kadirov bu kişileri peyderpey Rusya’ya geri getirme sözü verdi.

2015’te Rusya ilk Suriye’ye müdahale etti zaman. Rusya Başkanı Vladimir Putin,Rus İslami liderlerden İslamist aşırıcılığı lanetlemelerini istemiş, “bu kişilerin ideolojileri yalanlar üzerine kurulu” vurgusu yapmıştı. Kendi ülkesinde de ciddi oranda Müslüman nüfus barındıran Rusya,Selefizme savaş açtığını duyurmuştu.

RUS İSLAMI

2016 yılında Çeçenistan’da Kadirov’un himayesinde bir İslam konferansı düzenlendi. Konferansta Mısırlı ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden gelen alimler ağırlıktaydı. Alimlerin hedefinde Selefizm vardı.

Çeçenistan Rusya sınırları içerisinde yarı özerk bir bölge. Çeçen ayaklanması sırasında Kadirov’un imam olan babasının liderliğindeki çete başta Rusya’ya karşı savaşmış ancak daha sonra saf değiştirmiş ve Rusya’nın yanında diğer Çeçen gruplara karşı savaşmaya başlamıştı. Dolayısıyla kendisi de Sufist olan Kadirov’a Ortadoğu’da bir tür Putin’in elçisi gözüyle bakmak gerekir.

Kadirov’un Ortadoğu’da üstlendiği bu yeni proaktif rolden Putin’in kafasında bir plan olduğunu anlıyoruz. Çeçenistan’da düzenlenen konferanslar, Putin’in selefizme karşı ifadeleri, yeni bir ılımlı İslam dalgasına işaret ediyor.

Daha önce Ilımlı İslam ABD tarafından bölgede korundu kollandı, ve görüldüğü gibi çoğu ülkede sonu bir felaketle sonuçlandı. Şimdi yeni bir Ilımlı İslam anlayışının bu sefer Sufi Kadirov tarafından, Putin’in inisiyatifiyle bölgede yaygınlaştırılmaya çalışılacağını anlıyoruz.

ABD tarafından desteklenen ılımlı İslam Türkiye’de siyaseti kökten değiştirdi. Türkiye’yi şöyle böyle demokratik ülkeler sınıfından otoriter ülkelere sınıfına sürükledi. Bakalım bu yeni dalga Türkiye’yi nasıl etkileyecek?

TAKSİM’DE ÖSO BAYRAĞI

Ve tabii, bölgeden süpürülen aşırılıkçılar nereye gidecek? Suriye meselesinde sona yaklaşılırken en çok sorulan soru aslında bu, ama Türkiye’de nedense pek tartışma konusu değil.

Taksim’de yılbaşı günü ÖSO bayramı dalgalandırarak kutlama yapan ekibe de kimse kusura bakmasın ama bu pencereden bakmak gerekiyor. Türkiye, savaşın başından bu yana, bir kısmı kendisine Selefist usulen demese de bal gibi Selefist olan pek çok grubun hamiliğini üstlenmiş durumda. Rusya hamiliğinde Esad mevzi kazanırken, ÖSO bayrağı altında birleşmiş aşırılıkçı gruplar acaba ne olacak? Türkiye’nin buna yönelik planı acaba ne?

Savaşacak mevzi kalmayınca Türkiye himayesinde çatışmış olan bu bir nevi lejyoner gruplar acaba nerede yaşamlarını sürdürecekler?

Taksim’de ‘yeni Normal’ şartlar altında kuş uçurtulmaz, hele hele meydanda neredeyse üç kişi bile biraraya gelince polis müdahale ederken, ÖSO’cu gençlerin Taksim kutlamasını polisin sadece izlemekle yetinmesi sanırım sorduğum soruların yanıtlarını dolaylı olarak veriyor.