Google Play Store
App Store

Hamas’ın 7 Ekim saldırısıyla başlayan savaş, Ortadoğu’nun emperyalist dizaynında yeni bir dönemin kapılarını araladı. Aradan geçen iki yılda İsrail, ABD desteğiyle bölgede tek egemen güç olma adımları atıyor. İsrail’in iki yıldır süren soykırımı, Batı ve Mülüman ülkelerin ikiyüzlülüğünün yanı sıra uluslararası düzenin işlevsizliğini ortaya koydu. Küresel bir mücadele haline gelen Filistin davası, Batılı hükümetleri harekete geçmeye zorladı.

Ortadoğu’da kanlı dizaynı yeni aşamaya geçiren kırılma: Gazze savaşının iki yılı
Fotoğraf: AA (Arşiv)

Umut Can FIRTINA  

İsrail’in Gazze Şeridi’nde on binlerce Filistinliyi dünyanın gözü önünde katlettiği savaş, Ortadoğu’nun yanı sıra küresel düzeyde de pek çok dengeyi sarstı. Savaşlar, çatışmalar ve krizlerin iç içe geçtiği Ortadoğu’da ABD ve İsrail çıkarlarının öncelendiği bir emperyalist dizayn süreci içine girdi. Gazze’den Lübnan’a, Suriye’den İran’a gerçekleşen saldırılar, bu kanlı dönüşüm projesinin eseri.

Ortadoğu’nun bir bütün olarak dönüştürülmesi projesinde, 7 Ekim 2023’te Hamas saldırılarıyla yeni bir aşamaya geçti.

ABD’nin 11 Eylül 2001’deki İkiz Kule saldırıları sonrasında ortaya attığı ve 2010’ların başından itibaren devreye sokulan Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), bölgenin Amerikan çıkarları doğrultusunda yeniden dizaynını içeren bir projeydi.

Daha sonra Kuzey Afrika’yı da içerecek şekilde “Genişletilmiş Orta Doğu ve Kuzey Afrika Girişimi” (Broader Middle East and North Africa Initiative) devreye sokuldu.

Yoksul Arap halklarının kışkırtılarak Libya, Suriye ve Yemen gibi ülkelerde yüz binlerin öldüğü kanlı iç savaşlarla emperyalistlerin güdümündeki İslamcı liderler yaratma projesinin çökmesinin ardından, Araplar ile İsrail’in “normalleşmesini” amaçlayan Abraham Anlaşmaları dönemi başladı.

Bugünün BirGün'ü

NETANYAHU İÇİN FIRSAT

Ancak 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e yönelik “Aksa Tufanı” operasyonu, Ortadoğu’da geri dönülemeyecek bir kırılma yarattı. İsrail’de yargıyı ele geçirme planlarıyla toplumun öfkesinin odağındaki İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, saldırıyı fırsata çevirdi.

Önce Gazze’de savaş açan Netanyahu, Ortadoğu’da İsrail ve ABD çıkarları doğrultusunda inşa etmek istediği yeni düzen için düğmeye bastı.

Filistin devletinin varlığını yok sayan İsrail, işgal ve savaş politikalarını giderek büyütürken savaş bölgeye yayıldı. Gazze’nin ardından Hizbullah’ın güçlü olduğu Lübnan’a savaş açan İsrail saldırganlığının yarattığı kırılmaların en büyüklerinden birisi de Suriye’de yaşandı.

DÜŞMANLAR ‘TEMİZLENDİ’

İsrail’in güvenliğine en büyük tehdit olarak gördüğü ve Ortadoğu’daki emperyalist dizaynın önündeki en büyük engellerden birisi, bölge ülkelerinde “Direniş Ekseni” adı verilen Şii milis güçleriyle etkisini bir hayli artıran İran’dı. Lübnan’da savaş hukukunun bile kalmadığını gösteren saldırılarla Hizbullah’ı zayıflatan İsrail için sırada Suriye vardı.

SURİYE HALKASI

2011’deki Arap Baharı sonrasında iç savaşa sürüklenen Suriye’de Beşar Esad, ABD ve İsrail’in hasımları olarak gördüğü İran ve Rusya’nın desteğiyle yönetimde kalabilmişti. İsrail ve ABD’nin desteğiyle 8 Aralık 2024 tarihinde Şam’a giren cihatçılar, ülkenin kontrolünü ele geçirdi.

Suriye’de yaşanan gelişmeler, Türkiye’de de yeni bir sürecin kapılarını araladı. Ortadoğu’daki dönüşüm sürecini bir fırsat olarak gören Ankara, “Terörsüz Türkiye” olarak kodlanan süreç kapsamında İmralı ile müzakereler başladı. Öte yandan Ortadoğu’daki süreçle giderek ABD ile yakınlaşan rejim, meşruiyetini de Beyaz Saray’da aramaya başladı.

İRAN’A SON DARBE

İsrail ve ABD’nin Suriye’de olduğu gibi kendi çıkarlarına uyumlu İslamcı rejimler inşa ettiği kanlı dizaynda İran’a son darbe, Tahran’ın nükleer silah yaptığı iddia edilerek bombalandığı 12 Günlük Savaş’la vuruldu. Tel Aviv’in başlattığı savaş, ABD’de dümene geçen Başkan Donald Trump’ın emriyle savaş uçaklarının 12’nci günde İran’ın nükleer tesislerini vurmasıyla sona erdi. Bu, aynı zamanda ABD ve İsrail’in bu emperyalist dönüşüm projesinin başrolü olduğunu ortaya koydu.

LİBERAL DÜZEN MASALI

İsrail’in dünyanın gözleri önünde işlediği soykırım ve bölgedeki kanunsuz saldırıları, Batı’nın ikiyüzlülüğünün yanı sıra kurallara dayalı uluslararası liberal düzeninin “bir masal olduğunu” ve bu düzeni sürdürmekle görevli olan kurumların işlevsizliğini de gözler önüne serdi.

İsrail’in Ortadoğu’da giderek yayılan hukuk tanımaz tutumuna karşı, geçmişteki çatışmalara karşı çözüm üretememesi nedeniyle halihazırda eleştiren Birleşmiş Milletler’in (BM) işlevsizliği gözler önüne serildi. BM Güvenlik Konseyi’ne sunulan onlarca ateşkes tasarısı ABD’nin vetosuyla engellenirken Amerika’nın tek taraflı dayatmalarıyla işlevsiz hale gelen BM’de reform çağrıları artmaya başladı. Uluslararası hukukun bir diğer kalesi olan ve İsrail Başbakanı Netanyahu ile eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında “savaş suçları” gerekçesiyle tutuklama kararı çıkaran Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) benzer bir tanımama kriziyle yüzleşiyor.

HALKLARI BİRLEŞTİRDİ

Gazze’deki soykırım, Batı medeniyetinin ikiyüzlü tutumunu da ortaya serdi. Batı’nın Filistinlilerin soykırıma uğramasına, sürülmesine verdiği tepki, Ukrayna’daki savaşta Rusya’ya verdiği tepkiden çok farklı oldu. Birçok ülke İsrail’le askeri ve ticari ilişkileri sürdürürken liderler, İsrail’e destek için sıraya girdi.

Ancak bu kuralsızlık ve özellikle Batı’daki halkların İsrail’e “sarsılmaz” desteğini sunan hükümetlerin ikiyüzlü tutumu, Gazze’deki soykırıma karşı meydanlara daha sık ve yoğun inen halkların hükümetleri baskı altına almasına da yol açtı. Filistin meselesi, dünyanın bir ucundan diğer ucuna adeta ortak mücadele haline geldi. Soykırıma karşı meydanlara inen kitlelerin baskısı altında Batılı hükümetler birbiri ardında Filistin Devleti’ni tanıma kararlarını açıklamaya başlarken “soykırım” kelimesi, Batı başkentlerinde daha sık duyulur hale geldi.

***

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk en az 67 bin 160 Filistinli yaşamını yitirdi, 169 bin 679 kişi yaralandı. Kıtlık ilan edilen Gazze'de 154'ü çocuk 460 Filistinli, İsrail'in dayattığı sistematik açlık nedeniyle yaşamını yitirdi. 

***

FİLİSTİN DÜNYANIN ORTAK MÜCADELESİ OLDU

İsrail’in Gazze’deki 2 yıl işlediği soykırımı dünya halklarını birleştirdi. ABD’de üniversite öğrencilerinin protestolarından Avrupa başkentlerinde kitlesel eylemlere ve İtalya’da ülke çapındaki genel grevlere kadar “Özgür Filistin”, halkların adeta ortak mücadelesi haline geldi. Batılı hükümetlerin ikiyüzlü tutumu, İsrail’le sürdürülen işbirliği, protestoculara karşı polis şiddeti ve düşmanlaştırma çabalarına rağmen işçilerin, öğrencilerin, gençlerin yaşlıların her geçen gün artan baskısı, Batılı hükümetleri Filistin’in yanında tavır almaya zorladı. Fransa, İngiltere, Kanada, Avustralya gibi İsrail’in geleneksel müttefiklerinden birçoğu, Filistin Devleti’ni tanıma kararı aldı.

***

7 EKİM 2023

Hamas’ın saldırısı 

Hamas, “Aksa Tufanı” adını verdiği operasyonla İsrail'in güneyine hava, kara ve denizden saldırarak yaklaşık bin 200 kişiyi öldürdü ve 250 rehine aldı. İsrail, Gazze’de savaş ilan ederek bombardımana başladı.

31 TEMMUZ 2024

Haniye Suikastı 

Hamas siyasi lideri İsmail Haniye, İran’ın başkenti Tahran'da İsrail suikastında öldürüldü. Bu, çatışmaların İran topraklarına kadar uzanmasına yol açarken Tahran’ın misilleme füzelerini tetikledi.

17 EYLÜL 2024

Çağrı cihazı patlamaları 

Hizbullah üyelerinin kullandığı binlerce çağrı cihazının İsrail tarafından patlatılmasıyla 12 kişi öldü, 2 bin 750 kişi yaralandı. Bu, İsrail’in savaşta kural tanımadığının en büyük göstergelerinden biri oldu.

27 EYLÜL 2024

Nasrallah Suikastı 

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, Beyrut'ta İsrail saldırısında öldürüldü. Bu, Lübnan’ın güneyinin İsrail tarafından işgalinin yanı sıra Hizbullah’ın Suriye gibi bölge ülkedeki güçlerini Lübnan’a toplamasını hızlandırdı.

8 ARALIK 2024

Esad’ın çöküşü 

Hizbullah’ın Lübnan’a çekilmesiyle Suriye’de Beşar Esad yönetimi, ABD ve İsrail’in örtülü desteğiyle cihatçı HTŞ tarafından devrildi. Bu, İran'ın sevkiyat hattını kesti ve Hizbullah-Hamas eksenini zayıflattı.

13 HAZİRAN 2025

12 günlük savaş 

Tahran’ın nükleer silah ürettiğini iddia eden İsrail, bölgedeki vekillerini zayıflattığı İran’a saldırdı. 22 Haziran’da ABD bombardıman uçakları İran’daki nükleer tesisleri bombalayarak savaşa dahil oldu.

9 EYLÜL 2025

Katar'a saldırı 

İsrail, Katar'daki Hamas karargahını bombaladı; Khalil al-Hayya'nın oğlu dahil 6 kişi öldü. Hamas liderleri hayatta kaldı ancak bu, çatışmaların Katar'a sıçramasını simgeledi ve uluslararası kınamaları tetikledi.

3 EKİM 2025

Trump’ın Gazze planı 

Hamas, Trump’ın tehditlerle dayattığı Barış Planı’ndaki rehine serbest bırakma ve Gazze yönetimini teknokratlara devretme maddelerini kabul etti, ancak diğer unsurları Mısır’daki müzakerelere bıraktı.