Ovacık festivalle şenlendi

BİRGÜN EGE

Karakteristik bir tür olan Sakız ve Kaçeli Koyununu yaşatmak, yetiştirici sayısını arttırmanın yanı sıra endemik türler olan kavun, sakız ağacı, beyaz soğanı, karakılçık buğdayı, kekik gibi yerli tohumların korunması ve gelecek kuşaklara sağlıklı gıdanın ulaşması amaçlandığı 6. Ovacık Tarım ve Sakız Koyunu Festivali, geçtiğimiz hafta sonu gerçekleşti.

Halk oyunları gösterisi ile başlayan festivalin ilk gününde dayanıklılığı ve lezzetiyle öne çıkan “Çeşme’nin En İyi Kavunu” yarışması düzenlendi. Jüri üyelerinin seçim yapmakta zorlandığı yarışmada üreticilerden Aydın Uzun birinci, İsmail Sarı ikinci, Halil Çiftçi üçüncü seçildi. Yarışmanın ardından festival katılan konuklara Ovacık kavunu, karakılçık buğday ekmeği ve Ovacık kelle peyniri ikram edildi. Festival kapsamında ses sanatçısı Hale Yamaner geleneksel halk müziğimizi ve Ege Türküleri’ni seslendirerek Çeşmeliler’e unutulmaz bir gece yaşattı.

Festivalin ikinci gününde kortej yürüyüşü ile başlayan etkinliklerin ardından “En İyi Sakız Koyunları” yarıştı. Karakteristik bir tür olan Sakız Koyununu yaşatmak amacıyla “En İyi Sakız Koyunu” yarışması düzenlendi. ‘En İyi Sakız Koçu’, ‘En İyi Sakız Koyunu’, ‘En İyi Erkek Toklu’, ‘En İyi Dişi Toklu’ olmak üzere 4 kategori altında düzenlenen yarışmada birincilere 5 Bin TL, ikincilere 3 Bin TL, üçüncü olanlara ise 2 Bin TL para ödülü ve madalya verildi. Halk Oyunları gösterisi ve Ovacık köy halkının oynadığı Ovacık Zeybeği büyük alkış aldı. Festivale katılan vatandaşlara nohut pilav, Ovacık’ın el yapımı tarhana çorbası, köy ekmeği ve Ovacık kelle peyniri ikram edildi.

“YEREL DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ”

Festivalde konuşan Çeşme Belediye Başkanı M. Ekrem Oran, “Geçtiğimiz yıl pandemi nedeniyle bu güzel festivali düzenleyememiştik. Ovacık’ın bereketli topraklarını, çalışkan, sıcakkanlı insanlarını, sakız koyunlarımızı, mis kokulu kavunlarımızı çok özledik. Sevgili dostlarım; yaşadığımız süreç en önemli hazinemizin sağlık olduğunu, havamızın, suyumuzun, toprağımızın, ailemizin hatta tüm toplumun sağlığını korumak zorunda olduğumuzu bizlere gösterdi. Yaşanan zorluklar karşısında, bin yıllık hoşgörü ve dayanışma kültürümüzün ne kadar önemli olduğunu hatırlattı. Biz Çeşme'nin yerel değerlerini koruyarak geliştirmek, sahip olduğumuz zenginliklerimizle Çeşme'yi dünyada hak ettiği noktaya taşımak için yola çıktık. Bu hedefimizin en önemli adımı, bu bereketli topraklarda tarımı destekleyerek, sürdürülebilirlik anlayışı ile gelecek kuşakların güvenli gıdaya ulaşmasını sağlamak” dedi