CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, "İzmir işgal altındadır" diyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'a "Sen Tayyip Erdoğan’ın atanmışısın, sen seçilmiş birinin atadığı kapının dış mandalı, zurnanın en aşağıdaki deliğisin. Sen İzmir’de muhtar olamazsın Murat Kurum, hadsiz atanmış" ifadeleriyle tepki gösterdi. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın duyurduğu sosyal konut projesine ilişkin de konuşan Özel, partisinin projede karşı olduğu 4 maddeyi de sıraladı.

Özel'den "İzmir işgal altındadır" diyen Kurum'a: Erdoğan'ın atanmışı, hadsiz

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, İzmir İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad hakkında "Keşke Esad Özbekistan'a gelseydi. Görüşürdüm, yüzüne söylerdim ama o gelmez" ifadelerinin AKP'liler tarafından gazetelere servis edildiğini söyleyen Özel, "Tayyip Bey, hangi hal ve şartta olursa olsun Esad ile görüşmeyi kafaya koymuş ve bunun yolunu yapıyor. Hem Türkiye kamuoyunu hazırlıyor hem de Esad’a selektör yapıyor. Esad ile doğrudan arada aracı olmadan doğrudan görüşülmedir. Bunu Sayın Kılıçdaroğlu Genel Başkanımız 2012 yılından beri 10 yıldır dilinde tüy bitene kadar söylüyor. O günden bugüne ne oldu ‘Katil Esad ile görüşmem, Esad’ın elinde kan var, artık o benim için Esad değil Esed…’ diyenler seçim senesine gelince bugün başka bir noktaya geldi. Erdoğan’ın bu U dönüşünü yapacağı zaten kaçınılmaz" ifadelerini kullandı.

'BU SORUNU ERDOĞAN BAŞINA BELA ETTİ'

Esad ile görüşme yapılması gerektiğini vurgulayan Özel, "Esad ile görüşerek, bütün komşularla görüşerek, BM’yi, AB’yi, Güvenlik Konseyi’ni bu işe dahil ederek Suriye’deki savaşı bitirecek, iç karışıklığı sonlandıracak, Türkiye’deki bütün sığınmacıların Suriye’ye geri gitmelerini sağlayacak yöntem, formül, irade CHP’dedir, bu irade millet ittifakındadır. Sorunun sebebi olanlar sorunun çözümü olamazlar. Bu sorunu Recep Tayyip Erdoğan başına bela etmiştir. Bunun altını çizmek gerekiyor. Seçim senesi olana kadar Birleşik Arap Emirlikleri’ne ‘darbe finansörü şerefsizler’ diyenler birkaç gün sonra 10-20 milyar dolar için şerefsiz dediklerine evlatlarına sarılır gibi sarıldılar" dedi.

AKP'nin dış politikalarını eleştiren Özel, bunun bir 'illüzyon' olduğunu ifade etti. Özel, "Bu sorunların çözümünün tamamı Türkiye’nin geleneksel, barışçı, ilkeli ve dengeli tutumunu sürdürmesi, yeniden o dış politikayı inşa etmesiyle mümkündür. Suriye’de bütün komşularla da barışa kapı aralanabilir ama bu kapının aralanması seçimde sandığa giden seçmenin oyu kullandıktan sonra perdeyi aralayıp çıkıp oyunu sandığa atmasıyla başlayacak" şeklinde konuştu.

'SOSYAL KONUT PROJESİNDE KARŞI OLDUĞUMUZ DÖRT ŞEY VAR'

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde duyurduğu, vatandaşı yıllarca yüklü borçlar altında bırakacak 'sosyal konut projesine' ilişkin de konuşan Özel, partisinin dört şeye karşı olduğunu söyledi. Özel, "Dağ fare doğurdu ama toplu konut projesiyle ilgili CHP şunu söylüyor; Türkiye’yi sadece yoksulları değil, eskinin orta diğerini; memuru, emeklisi herkesi yoksullaştırıp orta direği çökerttiler. Bugün evi olmayan herkes kendi imkanlarıyla ev alamaz. Bugün takip edilen yöntem doğru değil. Sosyal konut projesine karşı değiliz, bu projede karşı olduğumuz dört şey var; yüksek ödemeler, peşinat istenmesi, altı ayda bir ödemelere zam gelecek olması, eve geçmeden de kira ödeme zorunluluğu" ifadelerini kullandı.

Önerilerini ise "1 Ekim’de kanun teklifimizi veriyoruz, gündeme alınmasını bekliyoruz. 5 bin 500 lira alan bir asgari ücretli ya da polis, öğretmen, küçük esnaf kirayı mı ödeyecek bu parayı mı ödeyecek. Onun için diyoruz ki; başvursunlar, evler yapılsın, eve geçsinler kira ödemekten kurtulduğu ay kira ödemeye başlasın. 3 ayda eve taşınma masrafları için almayalım, 3 ay sonra ödeme başlasın" ifadeleriyle sıraladı.

MURAT KURUM'A TEPKİ: HADSİZ

Sosyal konut projelerine ilişkin verdiği detaylarda "Asgari ücretli bir vatandaşımızdan bahsediyorum. Tabii ki 5500 lira alıyor. Hem ev kirası ödüyor, hem buraya taksit ödeyecek, hem de evini geçindirecek. 5500 lirayla bunu yapabilmesi için ilave mesai ve kazanç sağlaması gerekiyor. 1 yıl siz de takdir edersiniz ki biraz dişini sıkarak, biraz eşinden dostundan borç alarak, biraz ek mesai yaparak bu bedeli karşılayabilir" ifadelerini kullanan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'a tepki gösteren Özel, "Bir bakan günde 10 saat çalışan asgari ücretliye ek iş yap der mi? Bir kere kanunen yasak. Bunlar bu kadar kötü adam. Bunların bir eli yağda bir eli balda, altlarında son model Mercedes, senin benim gibilerin paraları, çocukları yurtdışında okur, Recep Tayyip Erdoğan’ın dörtte dört. Sana geldi mi eve gitme ek işe git" dedi.

Kurum'un 'İzmir işgal altındadır" sözlerine ilişkin de konuşan Özel, "Hadsiz, İzmir’de nerede yönetimdeyiz biz? Büyükşehir’de, ilçe belediyelerinde, en az yüzde 60, 78, 80 oy aldığımız belediyeleri yönetiyoruz. Sen işgal altında diyorsun, yüzde 22 oyla iktidara gelmiş, yüzde 22 oyla İstanbul’u yönetmiş Recep Tayyip Erdoğan, o zaman işgal denmemişte yüzde 80 oya deniyor. Nerede kaldı milli irade? Sen Tayyip Erdoğan’ın atanmışısın, sen seçilmiş birinin atadığı kapının dış mandalı, zurnanın en aşağıdaki deliğisin. Sen İzmir’de muhtar olamazsın Murat Kurum, hadsiz atanmış" ifadelerini kullandı.

'MERAL HANIM'IN CÜMLESİNDEN KRİZ ÇIKARMAK İÇİN SİYASET MÜHENDİSİ OLMAK LAZIM'

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in "100 yıl önceydi. Bu toprakları yönetenler, gaflet, delalet hatta hıyanet içindeydi. Gençleri, kadınları, çocukları, geleceği hiç düşünmediler” sözleriyle ilgili İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in; “Aslında Atatürk’ün ‘Olabilirler’ sözünü hüküm cümlesi olarak kurmuş. Orada sorun var” sözlerinin hatırlatılması üzerine şu yanıtı verdi:

“Bir kez daha söyleyelim; Atatürk bunu ne için Kurtuluş Savaşı’nı yaptığını anlatmak için söylüyor, birileri de diyor ki; ‘bunu söyleme bu doğru’ değil. Onlar o zaman Kurtuluş Savaşı’na, işgale direnmeye, Yunanı denize dökmeye mi karşı. Bunların çok sevdikleri hocası fesli deli Kadir; ‘keşke Yunan kazansaydı’ diyor. Millet ittifakında milli mücadele, kahramanlarına saygı, Atatürk’e saygı, cumhuriyetin kazanımlarına sahiplenme noktasında en ufak bir çelişki, en ufak bir sorunumuz da yoktur.

Biz İYİ Parti ile aynı parti değiliz, partiler arasında ittifakın bileşenleri arasında bir cümlede küçük farklar olabilir, bu millet ittifakının gücünü gösterir. Örneği Devlet Bahçeli; ‘Ekonomik pahalılık var, yok demek milletin aklıyla alay etmektir’ diyen bir üyesi ihraç ediyor. Neden? İttifak ortağımızda birazcık fark yaptım falan…Cumhur İttifakı birbirlerine her geçen gün benzeyen ve birbirinden ayrılamayan, millet ittifakı ise bazı farklı görüşlerini demokratik olarak savunan bir ittifak. Meral hanımın cümlesinde kriz çıkarabilmek için çok büyük bir siyaset mühendisi olmak lazım. Meral hanım, ‘keşke kendi cümlesi gibi değil de Atatürk’ten alıntıladığını söyleseydi’ demiş, biz de Atatürk’ten alıntıladığını Nutuk’u açarak söyledik. Anneannem derdi ki; ‘derdimiz olacaksa bu kadar olsun…’ Millet ittifakı ile aramızda sorun olacaksa bu kadar olsun. Buradan millet ittifakına bir kriz çıkarmak mümkün değildir"

Özel şunları söyledi:

'FUAT OKTAY, BU LAFLARI DERHAL GERİ ALACAKSIN'

Bugün Fuat Oktay, Sivas’ta konuşmuş; ‘Muhalefet PKK ile FETÖ’nün arka bahçesine masa kurdu. Bir hadsiz atanmışlık örneği de burada. Şuursuz atanmışın tekidir. Fuat Oktay, bu lafları derhal geri alacaksın. O bütçe konuşasında o salona geldiğinde geçen seferden beter olursun. O bütçe sunumunu sana yaptırmazlar. Yalanın, iftiranın, hakaretin bir dozu var. CHP’ye ve millet masasına bu lafları söyleyebilmek senin ne hakkındır, ne haddindir, seni bundan men ederiz. Bir atanmış olarak haddinizi bileceksiniz ona göre davranacaksınız.

'KPSS KONUSU MAHŞERE KADAR KAPANMAZ'

KPSS 18 Eylül Pazar günü yapılacak. Biliyorsunuz 20 tane sorusu bir dershanenin kitapçığından çıkan sınav. Bu ilk rezalet değil. FETÖ döneminde soruların çalındığı, cemaate servis edildiği, belki örneğin kendi mesleğini yapamadığı için başka işler yapan, yüz binlerin hakkının yendiği AKP döneminin son rezaleti. Erdoğan, Devlet Denetleme Kurumu’nu faaliyete geçirdi, DDK savcılığı göreve çağırdı, ÖSYM Başkanı görevden alındı…O günden bugüne ne oldu? Kimseyi görmedik savcılıkta, bu soruları ÖSYM Başkanı mı basmış? Hiçbir şey yok? Burası Afrika’daki sahra altı devlet mi? Bir suç varsa suçluyu çıkaracaksın cezasını çekecek. Biliyor ki ipin ucunu çektikçe en tepelere kadar gidecek. Nereye kadar geleceğini bildiği için istifa etti konu kapandı, bu konu mahşere kadar kapanmaz

ANKA