Öztrak: Erdoğan, ülkeyi seçimlere OHAL yetkileriyle götürmek istiyor
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Erdoğan şahsım hükümeti; ülkeyi bir sonraki seçimlere de beş yıldır kullandığı, OHAL yetkileriyle götürmek istiyor. 31 Temmuz’da sona ermesi gereken, OHAL yetkilerinin kullanım süresinin, bir torba yasayla, üç yıl daha uzatılmasını, kesinlikle iyi niyetli bulmuyoruz,” dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı ardından CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.
Öztrak’ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Hakkını arayan Somalı madenciler Ankara’ya sokulmadı. Yorgun, argın memleketlerine dönmek zorunda bırakılan, Ali Faik İnter ve Tahir Çetin trafik kazasında hayatlarını kaybetti. Biz her iki emekçimize de Allahtan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı dilerken, Erdoğan şahsım hükümetinden Somalı madencilere yapılan zulmü, bir an evvel bitirmesini istiyoruz.
OHAL YETKİLERİNİN UZATILMASI
Erdoğan şahsım hükümeti; ülkeyi bir sonraki seçimlere de beş yıldır kullandığı, OHAL yetkileriyle götürmek istiyor. 31 Temmuz’da sona ermesi gereken, OHAL yetkilerinin kullanım süresinin, bir torba yasayla, üç yıl daha uzatılmasını, kesinlikle iyi niyetli bulmuyoruz. Bu; milletin malına, mülküne kayyum eliyle dilediği gibi çökme yargısız infaz kılıcıyla, devlet memurları üzerinde baskı kurma ve gözaltı sürelerini fiilen tutukluluğa çevirerek milleti sindirme girişimidir. Erdoğan bunu neden yapıyor? Çünkü Erdoğan artık sandıktan çıkamayacağını gördü. Millet iradesinin, yani sandığın terazisiyle nasıl oynayabilirim diye, kendince çareler arıyor. Olağanüstü Hal’i bir üç yıl daha olağan hale getirerek, kaçınılmaz mukadderatından kurtulurum sanıyor ama milletin sabır taşı çatlamıştır. Erdoğan, İstanbul seçimlerinde yaptığı mızıkçılığa, milletimizin attığı şamarı unutmamalıdır. Milletimiz Erdoğan şahsım hükümetinin, zam, zulüm, işsizlik, yoksulluk olduğunu yaşayarak görmüştür.
Üç yıl önce, 10 Temmuz 2018’de, Resmi Gazete’de yayımlanan, bu kararla, Erdoğan şahsım hükümeti fiilen işbaşı yaptı. Erdoğan, damadını da ekonominin başına getirdi. Erdoğan şahsım hükümeti işbaşı yaptığında; dolar 4 lira 54 kuruştu, bugün 8 lira 70 kuruş; avro 5 lira 34 kuruştu, şimdi 10 lira 29 kuruş. Türk lirası, dolar ve avro karşısında, son üç yılda yüzde 50 değer kaybetti. Dünyada parası dolar karşısında en fazla değer kaybeden iki ülkeden biri olduk. Diğeri de Arjantin pesosu. Erdoğan şahsım hükümeti paramızı pul etti. Kayınpeder ile damat bir oldu, Merkez Bankası’nın kasasındaki 128 milyar doları, bankanın arka kapısından istedikleri gibi, istediklerine sattılar. Dalgalı kur rejiminde hem dövizi, hem de faizi kontrol edebileceklerini sandılar. Sahte istikrar görüntüsü verip, koltuklarını koruyabileceklerini sandılar. Milletin 128 milyar doları gitti ama ne kur ne faiz ne de enflasyon dikiş tuttu.
İŞSİZLİK VERİLERİ
TÜİK, bugün mayıs ayı işsizlik verilerini açıkladı. Mevsim etkilerinden arınmış verilerle, gerçek işsizlik oranımız yüzde 27,2. Erdoğan şahsım hükümeti işbaşı yaptığında aynı oran, yüzde 16,2 idi. Gerçek işsizlik oranı üç yılda 11 puan sıçradı. Yine mevsim etkilerinden arınmış verilerle, Erdoğan şahsım hükümeti göreve başladığında, 5 milyon 528 bin kişi işsizdi. Şimdi 9 milyon 671 bin kişi işsiz. Gerçek işsizlerimizin sayısı, son üç yılda 4 milyon 143 bin kişi arttı. Bir ekonomi yönetiminin başarısı, çalışmak isteyen yurttaşlarına ne kadar iş imkânı sunduğuyla ölçülür. Erdoğan şahsım hükümeti yurttaşlarımıza iş yaratamadı. İşi olan yurttaşlarımızın işini de elinden aldı. Erdoğan şahsım hükümeti iş başı yaptığında, çalışan sayısı 28 milyon 957 bin kişiydi. 2019’da çalışan sayısı 28 milyon 243 bine düştü. Pandemi gelmeden millet işini kaybetmeye başladı. Bugün çalışan sayısı ise 27 milyon 844 bine geriledi. Üç yılda 1 milyon 113 bin yurttaşımız işinden oldu.
Erdoğan geçtiğimiz günlerde gençlere seslenerek, ‘sahipsiz değilsiniz’ dedi. İyi de boş laf karın doyurmuyor. Tablo ortada… 38 üyeli Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı içinde, en sahipsiz gençler bizde. Her 100 gencimizden 30’u, ne okuyor ne de bir işte çalışıyor. Gençlerimiz ev genci olmuş, anasının babasının eline bakıyor. Gençlerimize iş vermeden, eğitim vermeden, sadece lafla sahip çıkılamaz. Erdoğan şahsım hükümetinin işbaşı yapmasıyla, evlerimizin, sofralarımızın da bereketi kaçtı. Üç yıl önce Ankara’da simidin fiyatı 1 lira 25 kuruştu. Bu hafta sonu 2,5 liraya çıktı. Üç yılda simide yüzde 100 zam geldi. Üç yıl önce bir bardak çay 1 lira 25 kuruştu. Bugün o da 2,5 lira. Erdoğan şahsım Hükümetinin iş başı yaptığı tarihte, beş kişilik bir aile, üç öğün bir çay bir simit yese, aylık bin 125 lira veriyordu bugün 2 bin 250 lira veriyor. Artış yüzde yüz. Peki, aynı dönemde asgari ücret ne kadar arttı? Yüzde 76. Hak mı, reva mı? Bu ülkede hükümet yok mu? Bu tablonun sorumlusu kim?
Kayınpeder ile damat kafa kafaya verdi. Üç yılda devletin borcunu ikiye katladılar. Sadece devlet değil, aileler de bu dönemde borca batırıldı. Ailelerin kredi kartı ve tüketici kredisi borcu, Erdoğan şahsım hükümeti iş başı yaptığında, 515 milyar liraydı. Şimdi, 875 milyar lira oldu. Ailelerin bankalara borcu üç yılda 360 milyar lira arttı. Şirketlerin bankalara borcu da yine bu dönemde, 1,8 trilyon liradan, 3 trilyon liraya sıçradı. Şirketlerin bankalara borcu üç yılda 1,2 trilyon lira arttı. Ülkede herkes gırtlağına kadar borçlu. Gelir artmazsa, işsizlik azarsa, hayat pahalılığı coşarsa, bir de bunların üstüne millet, devlet borca batırılırsa ne olur? Elbette yoksulluk da şaha kalkar. Erdoğan şahsım hükümeti iş başı yaparken, yoksul sayımız 15 milyon 864 bin kişiydi, şimdi 17 milyon 921 bin kişiye çıktı. Yoksul sayımız üç yılda 2 milyon 237 bin kişi arttı. Dünya Bankası’na göreyse, yoksul sayısındaki artış, 3 milyon 232 bin kişi.
"‘BİJİ SEROK ERDOĞAN’ SLOGANINA UFAK ORTAK NE DİYOR"
Bu arada ABD Başkanı Biden ile görüşmeden sonra, partisinin il danışma toplantısında, Erdoğan’a ‘Biji Serok Erdoğan’ sloganları atıldı. Erdoğan’da bu sloganlara; methiyelerle cevap verdi. Diyarbakır’da atılan bu sloganlar ve okunan methiyeler hakkında Cumhur İttifakı’nın ufak ortağı ne diyor? Ufak ortak bu konuda ne düşünüyor? Aralarında bu konuda bir mutabakat var mı? Üç gündür gıkı çıkmıyor. Bahçeli neden sessiz? Neden üç gündür ağzını bıçak açmıyor? Yoksa sükûtu ikrarından mı geliyor? Milletimiz bunu çok merak ediyor. Bahçeli’den bir açıklama bekliyor.
Faik Öztrak, basın mensuplarının sorularına da yanıt verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener “Saygı duyarım ancak Millet İttifakı’nın alacağı karar bağlayıcı olur” demesi hakkında Öztrak, “Sayın Genel Başkanımız iki gündür yaptığı konuşmada, bu konu ile ilgili görüşlerini ortaya koydu. Onun üzerine söz söylemek abesle iştigal olur” dedi.
Ankara Büyükşehir belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun adaylıkları ile ilgili Kılıçdaroğlu’nun “Belediye başkanlarımızın birinci görevi halka verilen sözleri tutmak” sözleri için Öztrak, “Zaten değerlendirmeyi Genel Başkanımız yapmış. Doğru. Belediye başkanlarımızın birinci görevi millete hizmet etmektir” dedi.
İzmir'deki mitinge CHP ve HDP'den isimlerin katılıp konuşma yapması için Öztrak, “Miting CHP’nin değil Emek Platformu’nun düzenlediği bir miting. Belediye Başkanımız davet edilmiş” dedi.