Parasını ver binayı yap!

NESLİHAN KARATAŞ - neslihankaratas@birgun.net

Bakanlar Kurulu Mera Yönetmeliği’nde değişiklik yaparak, birinci sınıf mera alanlarına 20 yıllık ot gelirini yatırana bina yapılmasının önünü açtı. Buna göre, durumu ve sınıfı çok iyi veya iyi olan mera, yaylak ve kışlaklarda ranta kurban edilecek alan için 20 yıllık ot bedeli yatırına bina yapma izni verilecek. Meralara bina izni verilmesinin özellikle hayvancılık sektörünü etkileyeceğini dile getiren Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Atalık, “Hükümetin attığı bu adım hayvanlarımızı daha çok GDO’lu yemlere mahkûm etme, doğadan koparma ve halkında sağlığını bozma adımıdır’’ dedi. Dünya Gazetesi Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım ise, mera alanlarının bu şekilde imara açılmasının hayvancılıktaki sorunu daha da büyüteceğini söyledi.

'DOĞADAN BESLENMELİDİRLER'

Meralarda beslenen hayvanların sağlıklı hayvanlar olduğunu, GDO’lu yemlerle beslenen hayvanların ise sağlığa büyük bir tehdit oluşturduğunu dile getiren Ahmet Atalık, “Bu ülkede hayvancılık çayır ve mera demek. Bu hayvanları ahırda besleyemezsiniz. Doğada beslemek zorundasınız. Zaten dışarıdan yüksek miktarda mısır ve soya ithal ediyoruz ve bunlar GDO’lu bir biçimde soframıza geliyor. Yani hükümetin attığı bu adım hayvanlarımızı daha çok GDO’lu yemlere mahkûm etme, doğadan koparma ve halkın da sağlığı bozma adımıdır’’ dedi. Hükümetle arası iyi olan herkesin mera alanlarını siteler ve rezidanslarla dolduracağını dile getiren Atalık şöyle konuştu, “Et ve süt ürünlerinin reklamını yaparken hayvanların kocaman çayırlarda meralarda beslendiğini gösteren reklam filmleri kamu spotları dönüyor. Resmen halkı kandırıyorlar. İnşaat ekonomisine dayalı Türkiye’de çarklarını daha iyi çevirebilmek için insanların sağlık bozukluğunu bile göze almışlar. Tarım Bakanlığı da bu karara imza atmış. Televizyonlarda konuştukları ile yaptıkları bir değil. Hükümet insanlara kesinlikle samimi davranmamaktadır.’’

'ZATEN DIŞA BAĞIMLIYIZ'

Ali Ekber Yıldırım ise, Türkiye’nin 15 milyon ton kaba yem açığı varken mera alanlarının bu şekilde imara açılmasının hayvancılıktaki sorunu daha da büyüteceğini söyledi. Hayvancılığı geliştirmek ve yem açığını kapatmak yerine mera alanlarının ranta kurban edilmesinin birçok sorunu da beraberinde getireceğini dile getiren Yıldırım, “Köylüyü toprağından ayıran son Büyükşehir Yasası ile birlikte köyler mahalleye dönüştüğü için zaten hayvancılıkta ve tarımda ciddi sorunlar yaşanmaya başlamıştı. Hayvancılıktaki en temel sorun ise yem sorunu. Türkiye yem hammaddeleri üretiminde yüzde 50 dışa bağımlı ve 15 milyon ton kaba yem açığı, 5 milyon ton da karma yem açığı var. İthalat bu kadar fazla ve yem açığı bu dereceye kadar ulaşmış durumdayken mera alanlarının imara açılması felakettir’’ dedi. Yıldırım şöyle devam etti, “Dünyanın en pahalı etini tüketiyoruz. Bu alanların imara açılması Türkiye’de gıda sorununu daha da açığa çıkaracak. Bu aşamada yapılması gereken ise meraların ıslah edilmesi ve hayvancılık sektörüne tekrar açılmasıdır.’’