İşçi Bayramı için ülkenin dört bir yanında toplanan yüz binlerce emekçi, Saray’ın politikalarına hep bir ağızdan ‘artık yeter’ mesajını verdi. 1 Mayıs’ı değerlendiren sosyalist parti temsilcileri, “Emekçilerin meydanlardaki sesi ile umut ve değişim yürüyüşünü başlatma zamanı” dedi.

Parti temsilcileri 1 Mayıs'ı değerlendirdi: Emekçilerin sesi umudu büyütecek

Politika Servisi

Edirne’den Kars’a, Samsun’dan Antalya’ya ülkenin dört bir yanı 1 Mayıs İşçi Bayramı coşkusuna sahne oldu. Alanları dolduran sendikalar, demokratik kitle örgütleri, siyasi partiler ve on binler hep bir ağızdan Saray rejimine ve onun neden olduğu geçim sıkıntısı ile artan yoksulluğa ‘artık yeter’ dedi. İnsanca yaşam taleplerini ileten emekçiler, ‘Bu düzen değişecek’ vurgusu yaptı. Gezi Direnişi’nin de sahiplenildiği eylemlerde birlikte mücadele sözü verildi.

Sosyalist partilerin temsilcileri 1 Mayıs’ı BirGün’e değerlendirdi. Sistemin bir avuç azınlık dışında kalan tüm toplumsal kesimler için ne denli ölümcül bir virüse dönüştüğünün açıkça görüldüğü pandeminin sonrasındaki ilk 1 Mayıs coşkusunu beraberce yaşadığımızı belirten SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, “Eşitsizliklerin derinleştiği, pahalılık ve yoksulluğun her geçen gün yoğunlaştığı bir ekonomik bunalım içindeki toplumun yükselen talepleri 1 Mayıs alanlarındaki ruha sinmiş gibiydi ki bu en aşikâr şekilde zuhur eden tartışmasız bir düzen değişikliği talebiydi! Türkiye’de 1 Mayıs mitinglerini özel kılan şeylerden birisi, iktidarın özellikle de son Gezi kararıyla ilan ettiği yeni OHAL'e karşı yükselen barikatı sembolize etmeleriydi. 1 Mayıs meydanları açlık ve kıtlık düzenini yeni baskılarla sürdürmeye çalışan düzene ve onun yeni baskı ve zorbalık altında gerçekleşeceği açık olan seçimlerle ülkenin kaderine el koyma girişimine karşı duracak bir iradeyi ortaya koydu” değerlendirmesini yaptı.

MECLİS SINIRLARINA HAPSEDİLEMEZ

“Geçen yıllara nazaran daha yaygın ve kitlesel gerçekleşen 1 Mayıs’lara SOL Parti de 64 farklı noktada katılım gösterdi” diyen İşleyen, “1 Mayıs 2022, siyaset alanının Parlamento muhalefetinin sınırlarına hapsedilmesiyle yaratılan donukluğu kıracak bir potansiyelin ortaya çıkması bakımından da önemli oldu. Bu anlamıyla, ülkenin güçlü ve yaygın muhalefet birikiminin bir ifadesi olarak dikkate değerdi. AKP iktidarına karşı topyekûn mücadelede ve önümüzdeki seçimleri de içerecek süreçte başarılı olabilmek 1 Mayıs meydanlarını dolduran potansiyelin siyasette kazanacağı etkinlikle doğrudan ilişkili olacaktır. Bu anlamda sorumluluğumuz, şimdi 1 Mayıs’ın sonrasında, meydanlardaki ‘eşitlik, adalet ve özgürlük’ taleplerinin taşıyıcısı olacak bir siyaset zemininin, SOL bir çıkışın güçlü ve kararlı bir biçimde ortaya konulması olacaktır” ifadelerini kullandı.

emekcilerin-sesi-umudu-buyutecek-1010713-1.
Önder İŞLEYEN - SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi

DİP DALGAYI ALANDA BÜYÜTELİM

İşleyen sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün mevcut iktidara son verme mücadelesinin başarısı ‘AKP’ye hayır’ çizgisinin ilerisine taşınarak, siyasette başka bir ayrım çizgisinin daha güçlendirilmesine bağlıdır. Bu ayrım çizgisi, sistemin daha iyi yönetilmesine talip olanlarla sistemin topyekûn yıkımını isteyenlerin toplumsal talepleri ve itirazları arasındaki ayrım çizgisidir. Sosyalist SOL bugün tam da 1 Mayıs meydanlarına damga vuran düzen değişikliği talebini siyaset alanına taşıyacak ortak bir mücadele zeminini inşa görevi ile karşı karşıyadır. SOL Parti olarak, hakları için mücadele eden işçilerin, geleceksizlik kaygısındaki gençlerin, özgürlükleri için mücadele eden kadınların, tüm yurtsever emekçi halkın ve ezilenlerin özlemleriyle birleşerek bu büyük ‘dip dalgasını’ şimdi siyasetin ve geleceğin yeni kurucu gücüne dönüştürmek üzere çalışmaktayız ve kuşkunuz olmasın ki bu mücadeleyi tüm dostlarımızla birlikte yoğunlaştıracağız. Şimdi meydanlardaki güçlü sesimizle, umut ve değişim yürüyüşünü başlatmanın zamanıdır!”

BU DÜZENİ ANCAK EMEKÇİLER DEĞİŞTİRİR

“Her 1 Mayıs’ta olduğu gibi bu 1 Mayıs için de sol- sosyalist mücadele açısından elimizde olanaklar ve çıkarmamız gereken dersler olduğunu düşünmekteyiz” yorumunu yapan TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek, “Pandemi sonrasında kitlesel olarak alanlarda kutladığımız 2022 1 Mayıs’ında ülkenin dört bir yanında meydanlar boş bırakılmamış, bu meydanlara halkın, eşitlik, özgürlük, iş, laiklik ve bağımsızlık talepleri öne çıkmıştır. Sadece günlük ya da ekonomik talepler değil tarihsel hedefler de vurgulanmıştır. Çıkarılması gereken ders ise şudur. Solun hedefleri ile paralel olan bu taleplerin düzen içinde soğutulmaması, halkın 1 Mayıs’ta hissedilen heyecanının, umudunun çalınmaması, sadece tarihi günlerde değil, gerektiği zaman gerektiği yerde işçi sınıfının, kadınların ve gençliğin refleks göstermesi açısından politik bir öncülüğün tahkim edilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

emekcilerin-sesi-umudu-buyutecek-1010714-1.
Aysel TEKEREK - Türkiye Komünist Hareketi Genel Başkanı

Tekerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Seçim sürecine artık adım attığımız bu dönemde düzen dışı bir seçenek, sol bir ittifak acilen kitleler ile buluşturulmalıdır. Daha güçlü daha yaygın 1 Mayıs’lar bu dersin hakkının sosyalist güçler tarafından verilmesi ile mümkün olacaktır. Partimiz Türkiye Komünist Hareketi 2022 1 Mayıs’ına “Değiştirse bu düzeni işçiler değiştirir” diyerek hazırlandı. İşçi sınıfının elindeki gücü açığa çıkaracak, bu gücü siyasetin öznesi halinde getirecek, işçi sınıfını oy deposu olarak görenlere karşı, düzeni değiştirecek tek güç olduğunu ispatlamak da solun görevidir. 2022 1 Mayıs’ı bu görevin aciliyetini fazlasıyla göstermiştir.”

HALK İTTİFAKININ YOLLARI AÇILMALI

“1 Mayıs güç verdi. İşçi sınıfı ve halkın kazanacağı bir yol daha açıldı” diyen EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Yılbaşından bu yana gerçekleşen 120 fiili grev ve fabrika direnişi, hastanelerde sağlık emekçilerinin iş bırakma eylemleri, 8 Mart’ta meydanlara çıkan kadınlar, Newroz’da alanları dolduran Kürt halkı, Gezi’de direnen ve onun taleplerine sarılan gençler, ağacına, ormanına, deresine sahip çıkan köylü direnişleri güçlü bir mücadele dinamiğine işaret ediyor. 1 Mayıs tüm bu kesimlerin birleştiği bir gün oldu. Son Gezi kararlarında da olduğu üzere halka gözdağı vermek isteyen iktidar, 1 Mayıs’ta karşısında yüz binleri buldu. Şimdi genel grev genel direniş hattını örmek üzere birliğimizi pekiştirme zamanıdır. İki kutuplu burjuva ittifak blokuna karşı halk ittifakının yolu da bu mücadele zemini üzerinden güç bulacaktır. Eklemek gerekir ki, sendikal bürokrasinin ve restorasyoncu düzen muhalefetinin işçi ve halk hareketini frenleyici rolü hâl ciddi etkiye sahip. 1 Mayıs’ın ortaya çıkardığı görevlerden biri de sosyalistlerin fabrika ve işyeri çalışmasını, sendikalardaki örgütlenmeyi güçlendirmesidir. Konfederasyon ayrımı yapmadan, sendikal bürokrasiyi zorlayacak taban inisiyatifleri ve yerel sendika şube veya işyeri temsilciler platformlarını inşa etmektir. Gençliğin katılımı ise yarınlara umut olmuştur.”

emekcilerin-sesi-umudu-buyutecek-1010715-1.
Ercüment AKDENİZ - Emek Partisi Genel Başkanı

ORTAK MÜCADELE HATTI ÖRECEĞİZ

“Bayrama denk gelmesine karşın 1 Mayıs’a özellikle İstanbul’da kitlesel bir katılımın gerçekleşmesi sevindirici” ifadelerini kullanan TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, “Yoksulluk ve hayat pahalılığı karşısında emekçilerin mücadele etmeye daha istekli olduklarını zaten görüyorduk. 1 Mayıs bunun teyit edildiği bir gün oldu. Bununla birlikte, ideolojik ve siyasi doğrultu itibariyle fazlasıyla dağınık, düzen siyasetinin etkisine açık ‘kürsü’lerlin kurulduğu, Türkiye’de yaşananların neden ve boyutlarının örtüldüğü organizasyonlar 1 Mayıs’ların enerjisini azaltıyor” diye konuştu. Okuyan’ın değerlendirmesi şöyle: “Kendi ölçeğinin çok altında bir katılım gösteren bir düzen partisinin gölgesinin 1 Mayıslara bu kadar büyük düşmesi sorgulanmalı. Zaten önümüzdeki dönem yaygın bir biçimde arayışa girecek işçi kitlelerini düzen solu ve liberal etkilerden korumak gibi önemli bir görevimiz olacak. TKP bu yıl 1 Mayıs’ta Türkiye’nin onlarca noktasında ve Avrupa’nın birçok kentinde alanlardaydı. İki yıllık pandeminin ardından emekçilerin birlikteliği, örgütlülüğü, coşkusu ve heyecanı son derece önemliydi. Bu açılardan TKP başarılı bir 1 Mayıs çalışması yaptı diyebiliriz. 1 Mayıs günü alanda partimize katılmak için başvuran yüzlerce dostumuz bu çalışmanın ödülü oldu açıkçası. Ancak dünya ve Türkiye’nin hali, daha çok ama çok çaba harcamamızı gerektiriyor. Durmak yok. Emperyalizme, sömürüye ve gericiliğe karşı ortak bir mücadele hattı örmek durumundayız. Ve bunu mutlaka başaracağız.”

emekcilerin-sesi-umudu-buyutecek-1010716-1.
Kemal OKUYAN - Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreteri

RİZE'DE ÇAY ÜRETİCİLERİ, UŞAK'TA MADEN TEPKİSİ DAMGA VURDU

1 Mayıs’ın kutlandığı bazı illerde o bölgenin öne çıkan talepleri dile getirildi. Rize’de 1 Mayıs ‘Emek ve Çay Mitingi’ ile coşkuyla kutlandı. Mitingde çay üreticileri başta olmak üzere emekçiler taleplerini haykırdı. SOL Parti Rize İl Başkanı Ahmet Haşim Parlak mitinge katılımın yoğun olduğunu belirterek, “Yağmura rağmen kimse meydanı terk etmedi. Son yıllarda yaptığımız en görkemli mitingdi. Çay üreticilerinin, EYT’lilerin, kadrosuz çalışanların sorunları, barış söylemleri dile getirildi” diye konuştu. Rize’nin Fındıklı ilçesinde de 1 Mayıs kutlamaları düzenlendi. Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Çervatoğlu “Yaşanan bu kadar baskı ve zulme karşı Rize’de uzun yıllardan sonra düzenlenen bu miting çok coşkuluydu. Halkın bir kıpırdanışı var. Rize meydanında bu talepleri yükseltmememiz çok değerli” değerlendirmesinde bulundu.

Uşak’ta 1 Mayıs kutlamaları coşkuyla gerçekleştirildi. Uşak’taki coşkuyu değerlendiren Eğitim Sen Şube Başkanı Deniz Ertunç “Katılım iyiydi, coşkuluydu. Atatürk Anıtı’na çelenk bırakıldı. Murat Dağı’nda yapılan maden arama çalışmalarının son bulmasına dair talepler iletildi. İşçi ve kamu çalışanlarının hakları talep edildi. Gezi Davası’nda alınan kararı protesto ettik. 1 Mayıs’ı Uşağa yakışır bir şekilde kutladık” diye konuştu.

GÖZALTILAR SERBEST BIRAKILSIN

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmak isteyenlerin gözaltına alınmasını protesto ederek gözaltına alınan yaklaşık 200 kişinin derhal serbest bırakılmasını istedi. Açıklamada "Emek ve demokrasi güçleri tarafından 1 Mayıs alanı olarak kabul edilen Taksim Meydanı’nın, İşçi ve emekçilerin Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs kutlamalarına yasaklanması ile Taksim’de kutlama yapmak isteyen yaklaşık 200 kişinin gözaltına alınmalarını ve uygulanan polis şiddetini protesto ediyor, gözaltına alınanların derhal serbest bırakılmalarını istiyoruz" denildi.

Öte yandan Beşiktaş’tan Taksim’e gitmek isterken gözaltına alınan Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) üyeleri serbest bırakıldı. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde İstanbul’da Beşiktaş Barbaros Bulvarı’nda toplanan ve Taksim’e yürümek isteyen HKP yöneticilerine ve üyelerine polis müdahale etmişti. Müdahale sonucunda 30’a yakın HKP’li gözaltına alınmıştı.