Sezon açıldı, ligler başladı fakat Passolig karmaşası tüm hızıyla sürüyor.

Sezon açıldı, ligler başladı fakat Passolig karmaşası tüm hızıyla sürüyor. Aylar öncesinden başvurular yapıldı, paralar yatırıldı, başka sitelere girilip kombine kart ile entegre edildi ama ne gelen var ne giden... 

Passolig kapanına girmeyip kendi sistemini yapacağını açıkladı diye gurur duyduğumuz Fenerbahçe de geri vites yaptı.  Resmi Gazete’nin verdiği sürenin dolması sebebiyle devlet her takımdan statlara “usule göre giriş” bekliyor. Fenerbahçe yetkilileri sezon başında yaptığı açıklama ile Passolig’e kayıt olmadı. Karabük maçında ise basılı bilet satmayıp üç maçlık kombine çıkardılar ve  bu kartlar için de TC kimlik numarası ile fotoğraf alındığını belirttiler.  Fakat TFF bu uygulamayı kurallara aykırı bularak Fenerbahçe’yi usulsüz seyirci aldığı için  PFDK’ye sevk etti. Büyük ihtimalle  bu maç yüzünden kulüp 200 bine yakın bir ceza alacak. Tribünlerin tam dolmaması da cabası.

 


Bundan sonra Fenerbahçe basılı bilet satmamayı “usule uygun” olarak kabul ettirirse geçici ya da kalıcı,  herkes kombine kart ile maça girecek. Fakat bunun seyirci oranını da büyük oranda düşüreceği bir gerçek.  Bu durumdan yönetim gelir olarak, futbolcularsa manevi olarak tatmin olmayacaktır.  “Pes ettik Paasolig sistemine geçiyoruz” deseler  bu  süreç de saatten sonra Passolig muhtemelen bir-iki ay alacaktır.

Benimse merak ettiğim şu: Zaten kartlar gelmedi sevgili Passolig. Mesela biz ilk maçı dışarıda değil de evimizde oynasaydık biz de mi usulsüz girmiş olacaktık?  Paasolig tarafından verilen iletişim  numaralarını arıyorsunuz “Kartınız basım aşamasında” diyor. Çağrı merkezi elemanı “Sesli yanıt sisteminde arıza var telaşlanmayın kuryede” diyor. Her aradığınızda farklı bir yanıt. Hatta kartının neden gelmediğini soran bir arkadaşıma “Zaten milli maç var neden telaş ediyorsunuz” demişler. En azından futbol sezonunu takip etmeleri iyi haber. Fakat oynanacak ilk maça o kart yetişmezse emin olun kombineye o kadar para döken taraftar usullü ya da usulsüz o maça girecektir. Benden söylemesi.

***

Kararsız başkan
Aziz Yıldırım Passolig kartı gündeme geldiğinden bu yana sürekli konuştu. Önce taraftar kart yapacaklarını ve ortak sisteme girmeyeceklerini belirtti. Sonra Passolig’e yeşil ışık yakıp Master Card’a göndermeyle “Tamam ama bu stada sarı-kırmızı logolu bir şey giremez!” dedi.  Bunun üzerine hem Master Card hem de Aktif Bank yetkilileri açıklamalar yaparak orta yolun bulunabileceği sinyalini verdiler. Sonra Aziz Yıldırım’ın “Madem taraftar kontorolünü bu kart sağlayacak olacakların sorumluluğunu da banka almalı ve kapatma cezaları gibi maddi zararları karşılmalı” dediği iddia edildi. Son olarak da Aziz Yıldırım çıkıp “Biz elektronik bilete karşı değiliz, Paasolig dayatmasına karşıyız. O banka biletimizi satsın ama taraftara zorla kredi kartı satmasın” dedi ki bu bilgiler de pek doğru değildi.
Passolig sistemine girmeyeceğini açıkladığında Fenerbahçe ile ne kadar gurur duyduğumu hep söyledim. Aynı şekilde formalarına reklam almayarak farklı gelir sistem ve modeleri olabileceğini kanıtlamaya çalıştıkları için de. Fakat ne dediği pek de belli olmayan başkanın artık hem taraftara hem de kulübe zarar verme aşamasındayız. Bu kararsızlık ve sözde efelik yüzünden Fenerbahçe boş tribünlere oynarsa bunun açıklamasını kim yapacak?

 

***

Milli  duygular
Şimdi milli takımımız İskoçya’da kampta. 9 Eylül’de İzlanda ile yapacağı maç için hazırlanıyor. Belki garip gelebilir ama ben hiç milli takımı tutmadım. Tutmadım derken elbette hiçbir zaman yenilsin istemedim ama gol atıldığında normalde yaşadığım o çoşkuyu yaşamadım. Kalp atışım hızlanmadı, ağzım kurumadı, gözüm saatte “Bitir hoca!” demedim.

Bunda ülkece çok fazla büyük başarımızın olmamasının da etkisi var mı bilmem. Ama belki sırf bu yüzden milli maçlar benim çok daha stressiz, çok daha inceleyici gözle izlediğim; keyif aldığım ve tüm futbolcuları kendi habitatı dışında objektif olarak yorumlayabildiğim maçlardır. 2016 Avrupa Şampiyonası’nı da keyifle izlemek için bol şans diliyorum.