Phaselis’in dünü tarih, bugünü AKP
Phaselis Antik Kenti’nde yaşananlar 21 yıllık AKP iktidarının çevre politikalarının özeti. Antik kenti talan projesi yandaşa ihale edildi, tarihi kente beton döküldü ve yürütmeyi durdurma kararı hiçe sayıldı.
Gökay BAŞCAN
Çeyrek asra yaklaşan iktidarı boyunca AKP, doğal ve tarihi alanları sermayenin kullanımına açtı. Ormanlar, meralar, tarım alanları, kıyılar, yaylalar ranta ve talana kurban edildi. Yandaşlara ihalelerle doğal güzellikleri peşkeş çeken iktidar, birçok kez hukuk kararlarını dinlemedi. Doğasını, yaşam alanları savunanlar da yargılandı.
AKP iktidarı, vahşi madencilik, Kanal İstanbul, Akkuyu Nükleer Güç Santralı gibi yaşam ve çevre hakkını gasp eden birçok projeye imza atsa da Phaselis Antik Kenti’nde yaşananlar son 21 yılın özeti gibi. 1. derece doğal sit alanı olan ve görkemli bir tarihe sahip Phaselis Antik Kenti rant projesi için yandaşa peşkeş çekildi.
Antik kentin doğal güzelliği tahrip edildi. Bölge halkının itirazları ve açtığı dava sonucu yürütmeyi durdurma karar verildi. Ancak Bakanlık yetkilileri ise mahkeme kararının ihaleyle ilgili olmadığını iddia ederek çalışmaların sürmesini istedi.
İHALE YANDAŞA
Özellikle Kanal İstanbul gibi projelerde iktidarın yandaşlarına nasıl sermaye aktardığı birçok kez gözler önüne serildi. Daha önce satın alınan araziler, acele kamulaştırma kararları ve ihalelerle AKP çevresini ihya etti. Phaselis Antik Kenti’nde de benzer bir olay yaşandı. Eski Bakan Zeki Ergezen’in akrabasının sahibi olduğu, bir dönem ihale yasaklısı kardeşi Ali Haydar Ergezen’in yönetici olduğu şirkete, Phaselis Antik Kenti’ne büfe, kafe, tuvalet gibi ünitelerin yer aldığı plajın ihalesi verildi. İktidarın önemli ihalecilerinden Sa-Fa Restorasyon adlı şirket, kamudan toplam 242 milyon TL değerinde 34 ihale aldı. İhale tamamlanmadan başlanan yol çalışmaları nedeniyle, Beydağları Milli Parklar ve Antik Kent sınırları içerisinde yer alan ve 1. derece arkeolojik sit alanı olan bölgeye iş makineleri girdi. O dönemde ihale henüz kesinleşmeden çalışmalar başladı. Birçok önemli statüyle korunan, çivi dahi çakılmasının yasak olduğu bölgeye iş makineleri girdi.
KOLLUK SERMAYE İÇİN VAR
1 Şubat’ta bölgeye iş makinelerinin girdiğini, tarihi yapılara ve ağaçlara zarar verildiğini gören bölge halkı, projeyi öğrenince tepki gösterdi. Bunun üzerine şirket jandarma eşliğinde bölgeye başladı. Projenin bölgede telafisi imkansız zararlar vereceğini belirten yurttaşlar, çalışmalar esnasında uzman bir arkeoloğun bulunmadığına dikkat çekmişti. Tepkilerini ve itirazlarını dile getiren bölge halkı, birçok kez kolluk kuvvetleri karşı karşıya kaldı.
ŞİRKET BEKLEMEDİ
Phaselis Antik Kenti’nin bulunduğu Kemer Tekirova’da yaşayan 14 yurttaş ile TMMOB Mimarlar Odası Antalya Şubesi’nin Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde açtığı dava dilekçesinde, arkeolojik sit alanlarıyla ilgili ilke kararı ve ilgili yasal düzenlemelere aykırı olduğu savunulan projeyle ilgili kararın iptali istendi. Projenin uygulanmasına onay veren Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü’nün kararının da iptalini talep eden davacılar, Antalya İdare Mahkemesi’nde ayrı bir dava açtı. Açılan dava sürerken şirket çalışmalarını sürdürdü.
HUKUKTAN DA ÜSTÜNLER
Antalya 3. İdare Mahkemesi, projenin uygulanmasına onay veren Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü’ne karşı açılan davada, söz konusu ihaleye yönelik yapım işlerinin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararlar doğurabilecek nitelikte bulunması sebebiyle yürütmenin durdurulmasına oybirliğiyle karar verdi. Bakanlık yetkililer kararı kendilerince yorumlayarak inşaatın sürmesinde bir sakınca görmedi. Kültür Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü tarafından iletilen yazıda, yürütmeyi durdurma kararının ihaleyle ilgili olmadığı faaliyetlerin sürmesi gerektiği belirtildi.