Piyanist ve besteci Çiğdem Erken dördüncü albümü ‘Uyandım Yoksun’ ile dinleyiciyle buluştu. Bestelerinin çoğunluğunu piyanoyla yazdığını söyleyen Erken, “Piyano iyi kullanıldığında bütün orkestrayı kulağınıza fısıldayan bir enstrüman” diyor

Piyano tüm orkestrayı kulağınıza fısıldar

IŞIL ÇALIŞKAN

Birçok tiyatro oyununun müziğinde piyanist, müzik direktörü, besteci olarak yer alan Çiğdem Erken, Ada Müzik’ten çıkardığı yeni albümü ‘Uyandım Yoksun’ ile dinleyici karşısında. 9 parçadan oluşan albümün prodüktörlüğünü Doğan Duru üstlendi. Duru, ‘Sanki Bir Masalmışız’ ve ‘Kafamız Yıldızlı Pekiyi’ şarkılarının söz ve bestesi dışında albümün aranjörlüğünü de üstlendi. Kalan 7 şarkının sözü ve bestesi ise Erken’e ait.

Çiğdem Erken, çok küçük yaşlarda başladığı, birçok ödül ve akademik başarıyı sığdırdığı müzik kariyerinin 4’üncü albümü ‘Uyandım Yoksun’da Levent Özer, Volkan Topakoğlu, Berke Özgümüş, Cem Tuncer, Derya Türkan, Şenova Ülker, Didem Erken, Özge Metin, Özge Fışkın, Gürtuğ Gök, Bayramcan Boy ve Nurkan Renda gibi önemli müzisyenlerle çalıştı. Ayrıca Erken'e ‘Ben Seçtim Yolumu’ şarkısında Halil Sezai, ‘Bir Kutuya Topla ve At Beni’ şarkısında ise Çağan Irmak eşlik etti. Erken ile yeni albümünü ve tiyatro müziğinin inceliklerini konuştuk.

Birçok tiyatro oyununun müziklerinde piyanist, müzik direktörü, besteci olarak yer aldınız. Aynı zamanda film müziği de yapıyorsunuz. Tiyatro ve film müzikleri o proje için neden önemli?

Müzik, sahne sanatlarındaki yan öğeler açısından baktığımızda belki de en önemlisi diyebiliriz. Çünkü seyircinin sahneyi algılayışını manipule edebilme özelliği var. Müzikle bir sahnenin ritmini değiştirebilirsiniz. Ya da aynı sahneyi iki ayrı müzikle çok neşeli ya da çok hüzünlü gösterebilirsiniz. Doğru kullanmak, ölçüsünü kaçırmamak çok önemli. Özetle diyebilirim ki müzik bir projeyi rezil de edebilir vezir de.

YÖNETMEN HER ŞEYDİR

Senaryo, yönetmen veya oyuncular projeyi kabul etmenizde ne kadar etkili? Önce neye bakıyorsunuz?piyano-tum-orkestrayi-kulaginiza-fisildar-730180-1.

Bu sorunun cevabı önünüze gelen projeye göre değişebilir ama normal şartlarda benim için önce yönetmen gelir. İyi yönetmenler olağan şartlarda kötü metinlerle çalışmazlar zaten. İyi bir yönetmen olmazsa hiçbir şeyin garantisi yoktur benim için. Yönetmen tiyatrosunda yetişmiş bir müzisyenim. Bunu deneyimlemek için çok fırsatım oldu. Hatta elinde iyi bir metin yoksa bile yönetmen bazı taklalar atabilir ve o metni seyredilir hale getirebilir. Oyuncu da çok önemli tabii ki. Özellikle tiyatroda oyuncularla bir nevi koç gibi birebir çalıştığım için oyuncu ne kadar iyi olursa benim yaptığım iş de ondan olumlu etkilenir. Karşılıklı etkileşim çok önemli. Ama oyuncu seçimi nedeniyle bugüne kadar bir projeyi kabul ettiğim ya da reddettiğim olmadı hatırladığım kadarıyla.

7 yaşınızdan beri piyano çalıyorsunuz. Enstrüman hakimiyetinizin üretiminize nasıl etkileri oluyor?

Bence bir enstrümanı ileri düzeyde çalabilmek üretimi son derece tetikler. Piyanist olmam benim bütün müzik hayatımı biçimlendirdi. Zaten piyano eğitimimi müzikal yolculuğumda öne koydum ve doktora eğitimimi bitirmeden profesyonel hayata tam anlamıyla atılmadım. Özellikle piyano, onu iyi kullanırsanız bütün orkestrayı kulağınıza fısıldayan bir enstrüman. Ben bazı istisnalar haricinde bugüne kadar yazdığım her şeyi piyano başında yazdım. Şarkı sözlerimi bile çalarken yazıyorum.

Dördüncü albümünüz ‘Uyandım Yoksun’un hikâyesi nedir?

Çok küçük yaşlardan beri şarkı yazıyorum. Bir müzisyen olarak en güçlü içgüdüm şarkı yazarlığı diyebilirim. Aklımdaki sözleri bir melodiye oturtmak, içimi şarkıya dökmek, derdimi müzikle anlatabilmek bana verilmiş en büyük hediye. ‘Uyandım Yoksun’u kaydetmek birkaç yıldır aklımdaydı. Albümün ismini ve bazı şarkıları kafamda belirlemiştim. Ama araya giren bazı sahne projelerim oldu. Bunun için diğer albümlerime göre hazırlık aşamasının daha uzun sürdüğünü söyleyebilirim. Ayrıca daha önce yayınladığım eleştirmenler ve alternatif müzik dinleyicileri tarafından çok özel bir yere konmuş üç albümün sorumluluğu vardı üzerimde. En sonunda yeterince paylaşmak istediğim şarkı biriktiğine karar verdim ve ‘Uyandım Yoksun’ için yola çıktım.

ÇAĞAN IRMAK DÜETİ EŞSİZ BİR HATIRA OLACAK

Albümde Çağan Irmak düeti sürprizi de var. Kendisiyle sanatsal olarak bir etkileşim içinde olduğunuzu görüyoruz. Nasıl bir tecrübeydi?

Çağan’la aramızda temelini müziğin attığı derin bir dostluk var. Zaman zaman Çağan’ın film ve dizi projelerinde birlikte çalışıyor olmamızın yanı sıra tanıştığımız günden beri bazı özel gecelerde sahnede buluşuyor ve birlikte şarkı söylüyoruz. Ancak bu şarkı bir albüme giren ilk düetimiz oldu. Çağan seneler önce yazdığım “Bir Kutuya Topla ve At Beni” şiirimi çok beğendi ve bestelememi önerdi. Müzikle ilgili görüşlerine çok güvendiğim için hiç ikiletmeden besteledim şiiri. Bitince hemen ona yolladım ve birlikte söylemek istedik tabii ki. Benim için eşsiz bir hatıra olacak her zaman.

►Koronavirüsle mücadele günleriniz nasıl geçiyor?

Düşününce çok garip geliyor. Daha önce hayatımda hiç böyle bir şey yaşamadım birçoğumuz gibi. O kadar gün nasıl geçti algılayamıyorum. Günler inanılmaz hızlı geçiyor. Eğer o gün hiç işim yoksa daha da hızlı geçiyor. Çok erken uyanmaya başladım. Vücudum farklı farklı tepkiler veriyor. Üniversitesideki derslerim online sistemle devam ediyor. O dersler bana iyi geliyor. Çocukların enerjisinden olumlu etkileniyorum. ‘Uyandım Yoksun’ heyecanını evde yaşıyorum o da çok enteresan oldu. Bilmeden albümdeki şarkı sözlerimde bu günlere çok gönderme yapmışım. Albümün ilk videosunu da “Yeniden Doğar mıyım” şarkıma evde çektik karantina koşulları altında. Umarım ruh sağlığımız düzgün bir şekilde atlatırız bu günleri. Aslında hepimiz benzer şeyler yaşıyor gibi görünebiliriz ama eminim her birimizin içinde çok farklı fırtınalar kopuyor.

TİYATRODA ŞARKI DİNLEMEYİ ÇOK SEVİYORLAR

►Sahne müziğinde birçok ödülün sahibisiniz. Tiyatroda sözlü mü yoksa sözsüz müzikler mi daha etki uyandırıyor?

Aslında bence böyle bir ayrım yok ama seyirci tiyatroda şarkı dinlemeyi çok seviyor. Zaman zaman metnin ağırlığını hafifletebilmek için de çok önemli bir araç sözleri olan müzikler. Özellikle epik tiyatroda gördüğümüz gibi şarkı ile metindeki bazı mesajların altını çizmek mümkün. Diğer yandan sahnenin çeşitli istekleri açısından önemli işlevsellik taşıyan ayrıca dönemi, türü, psikolojiyi tanımlayan sahne müziğinin yeri tartışılmaz. Sözlü ya da sözsüz müzik iyiyse seyirci olumlu etkilenir oyunu izlemesi kolaylaşır. Hele tiyatrodan çıkışta bir melodinizi mırıldanıyorlarsa bu işte başarılı olduğunuzdan emin olabilirsiniz.