“Denize girecek sahilimiz kalmadı” diyerek kıyıların kiralanmasına karşı mücadele başlatan Datçalılar, plajların sadece parası olanların değil hiçbir ayrım olmaksızın herkes tarafından eşit biçimde kullanılması gerektiğini söyledi

Plajların özelleştirilmesine karşı eylem: Kıyıları parası olanlar değil, herkes kullansın

ŞEBNEM SUBAŞI

Türkiye’nin en gözde tatil beldelerinden Datça’da plajların kiralanmasına karşı dava açıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Muğla Çevre Vakfı (MUÇEV) arasında imzalanan, özel kişi ve işletmelere plajları işletme hakkı veren protokolün iptali için Datça Kent Konseyi Muğla İdare Mahkemesi’ne dava açtı.

Datça Kent Konseyi Kıyı Grubu üyeleri tarafından önceki gün yapılan başvurunun ardından yapılan açıklamada, davanın her aşamasının takipçisi olunacağı bildirildi. Kıyıları parası olanların değil, herkes tarafından kullanılmasını isteyen Datçalılar, MUÇEV Limited Şirketi’nin sahilleri kiralayıp, fahiş tutarda paralar ödenerek girilebilir yerlere dönüştürmesinin halkı zor durumda bıraktığını kaydetti. Sahillere giriş ücretlerinin yanı sıra şezlong ve otopark ücretlerinin de dahil edildiğini, bu durumda sadece parası olanların plajlardan yararlanabildiklerini belirtti.

‘Kıyılar herkesindir’

Kent Konseyi Başkanı Hayriye Balkan, kıyıların sadece parası olanların değil, zengin-yoksul, kadın-erkek, yaşlı-genç, hiçbir ayrım olmaksızın, herkes tarafından eşit biçimde kullanılması gerektiğini söyledi.

Balkan, hukuka aykırı bu işlemlerin, benzerlerinin tekrarlanmasına engel olmak amacıyla MUÇEV ile imzalanan işletme protokollerinin tümünün iptali için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na yüzlerce imzalı dilekçe ile başvuruda bulunduklarını, ancak bakanlıktan kendilerine hiçbir yanıt verilmediğini söyledi. Balkan, “Bakanlığın bu olumsuz ve hukuka aykırı davranışına karşı, haklarımızı hukuk yoluyla korumak için Muğla İdare Mahkemesi’ne dava açtık” dedi.

Fahiş tutarda paralar ödenerek girilebilir

MUÇEP Datça Sekreteri Oya Özgüven ise, dava süreci ile ilgili BirGün’e yaptığı açıklamada, “Muğla’da birçok kıyı alanı, çeşitli türde turizm tesisleri, yazlık siteler gibi çeşitli kişi ve kuruluşlar tarafından kişisel olarak halkın kullanımına kapatılmış durumda. Buralar, fahiş tutarda paralar ödenerek girilebilir yerlere dönüştürüldü. Serbestçe kullanılamayan, sadece para ödenerek girilebilen plajlarımızın bir kısmı MUÇEV Turizm Ticaret Ltd. Şti. unvanlı bir şirket tarafından ya bizzat işletiliyor ya da işletmecilere kiralanıyor” ifadelerini kullandı.

Bu durumun sadece Datça için söz konusu olmadığını kaydeden Özgüven, “Tüm sahillerimiz aynı durumda. Denize girecek sahilimiz kalmadı ” dedi.

MUÇEV Limited Şirketi’nin işlettiği Kadın Azmağı ve İztuzu plajları için açılan davaların kazanıldığını, Danıştay tarafından da onandığını belirten Özgüven, sahillerin bir şirket tarafından kiralanmasının hukuksuz olduğunu vurguladı.

Özgüven, anayasanın “Kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir” hükümlerini içerdiğine dikkat çeken Özgüven, kamu yararını gözetmek için dava açtıklarını ve sonun kadar da takipçisi olacaklarını belirtti.

BODRUM: GİRİŞ ÜCRETİ 200 TL

Önemli turizm merkezlerinden olan Bodrum’da özel plajlara giriş 40-200 TL arasında değişiyor. Marmaris, Datça, Fethiye, Dikili, Marmaris, Ayvalık ilçelerindeki özel plajlara giriş ücretinini yanısıra, şezlong ve şemsiye için ortalama 20 TL alınıyor.