ELÇİN YILDIRAL - e.yildiral@gmail.com

İstanbul’daki 1 Mayıs’ta DİSK’in çağrısı üzerine Taksim’e gitmek için Beşiktaş’ta toplanan kitleye saldıran polis, DEV-LİS üyesi üniversite öğrencisi Semih Kundakçı’yı silahını çekerek gözaltına aldı. Polisin belinde bulunan silahına davrandığı esnada çekilen görüntüleri internete düşerken, Kundakçı, dört gün nezarethanede tutuldu. 4 Mayıs’ta diğer gözaltılarla birlikte adliyeye sevk edilen Kundakçı, İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından “Katalog Suçlar” kapsamında tutuklandı.

Kundakçı savunmasında DİSK’in çağrısı üzerine 1 Mayıs’a katıldığını belirterek, “Beşiktaş Meydanı’nda bekliyordum. DİSK görevlileri ve polis arasında görüşme yapılıyordu. Bu sırada bir polis müdahalesi oldu. Sivil polisler tarafından gözaltına alındık. Polis tarafından herhangi bir anons yapılmadı” ifadelerini kullandı.

Kundakçı’nın sorgusuna giren avukatlar Sinan Varlık, Umut Alkaç ve Begüm Yıldız, 1 Mayıs kutlamalarının yasal olduğunun altını çizdi, müvekkillerinin serbest bırakılmasını istedi.

‘UYARI YAPILMADI’
Av. Sinan Varlık, müvekkilinin barışçıl amaçla kutlama yapmak istediğini belirterek, ancak hiçbir anons ve uyarı yapılamadan polisin müdahalesi sonrasında gözaltı yapıldığını söyledi. 1 Mayıs kutlamasının ve kutlama yerinin her yönüyle yasal olduğunu kaydeden Varlık, suçlamaları kabul etmediklerini ifade etti. Varlık, müvekkilinin üniversite öğrenicisi olduğuna dikkat çekerek, serbest bırakılmasını istedi.

‘SUÇLAMALAR KÖTÜ NİYETLİ‘
Av. Umut Alkaç da 2911 Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet için kanuna aykırı bir gösterinin olması gerektiğine vurgu yaparak, müvekkiline yöneltilen suçlamanın tamamen kötü niyetli olduğunu savundu.

Savunmaların ardından İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliği, Kundakçı’nın üzerinde taşıdığı iddia edilen flamaları ve sapanı “terör örgütü üyesi” olduğunu gösteren “somut deliller” olduğunu belirterek, kaçması  ve delileri karartması şüphesi bulunması nedeniyle “Katalog Suçları” düzenleyen CMK 100. maddesinden tutuklanmasına karar verdi.

1 Mayıs'a gittiler, 'insanlığa karşı suçtan' yargılanacaklar!

Çağlayan'da sansür: Avukatlar savcı katına alınmıyor, sadece polis çekim yapıyor