Google Play Store
App Store

Bodrum’da bir işletmede çalışan iki genç, usulsüz gözaltıyla saatlerce polis tarafından işkence gördüklerini öne sürdü. Karakol yerine ormana götürüldüklerini ifade eden gençler ters kelepçeyle coplandıklarını aktardı.

Polisten iki gence işkence iddiası: 80’li yılları yaşadık

Melisa AY  

Muğla'nın Bodrum ilçesinde usulsüz biçimde gözaltına alınan iki genç polis işkencesine maruz bırakıldıkları gerekçesiyle şikâyetçi oldu.

26 yaşındaki Cihat Ok ve 24 yaşındaki Yusuf Beyazyüz, Menteşe otogarında işletmesi Ok'un ailesine ait tuvalette çalışırken usulsüz biçimde gözaltına alındı. Gençlerin iddiasına göre işkence, 20 Mayıs günü sabah saat 04.00'te 2'si yunus polisi giyimli 3 polisin otogara gelmesi ile başladı. Cihat Ok'un tutanaklara geçen iddiasına göre babası Muhammed Ok'un rica ve teşvikiyle "Çocukların başını ez" denilerek buraya gelen polisler, gençlere herhangi bir açıklama yapmadan işyerlerini terk etmeleri için telkinde bulundu.

DÖRT BİBER GAZI KAPSÜLÜ BOŞALTILDI

Gençlerin iddiasına göre olayların gelişimi şöyle oldu: Polislerin hakaretleri ve kendilerini cop kullanarak darp etmelerine karşı direnen gençler ters kelepçeyle polis aracına bindirildi. Polisler, araç içinde de gençlere biber gazı ile müdahale etti. İşkence devam ederken gözaltına dair gerekçe öğrenemeyen gençler, daha sonra karakol yerine ormanlık alana götürüldü. Cihat Ok, burada 3 polisin kendilerini darbettiğini, daha sonra araca bindirerek üstlerine yeniden biber gazı sıkıldığını ve dört biber gazı kapsülünün işkence boyunca üzerlerine boşalttığını anlattı. Aracın pencerelerini kapatıp klimayı en sıcak konumda bırakan polisler dışarıda beklerken gençler aracın içinde baygınlık geçirdi. Gençler daha sonra Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde kendilerine geldiklerinde etrafta yalnızca işkenceci polis memurları ile baba Hüseyin Ok vardı.

Cihat Ok, maruz bırakıldıkları polis işkencesini BirGün'e anlattı. "Biz aynı 80'li 90'lı yılların işkencelerini yaşadık. Hakkımızda hiçbir şikâyet olmamasına rağmen babamın talebiyle polisler güya 'gözümüzü korkutmak' için oraya gelerek bize işkence uyguladı" diyen Ok, "Babam iş adamı, memura rüşvetten cezası da var. Zaten polislerin hepsiyle samimiydi" diye konuştu.

"Saat 4 civarında gelip bizi otogarın içinde apar topar aldılar. Herhangi bir kağıt vermediler, ne için alındığımızı söylemediler. Yusuf yanımızda personelimiz olarak çalışıyor. Onu 'Buradan gitmezsen çok kötü olur' diye tehdit etmişler. Ben yanına gidince ikimizi de darp etmeye, küfretmeye başladılar. Bizi ters kelepçeyle araca bindirip darp etmeye devam ettiler" dedi.

‘KARAKOLA DEĞİL ORMANA GÖTÜRDÜLER’

"Bizi araçla ormanlık alana götürdüler. Acımadan vurdular, 'Burada Allah da peygamber de biziz' diye bağırıyorlardı. Bizim ellerimiz kelepçeli haldeydi. Aralıksız coplarla saldırdılar. Ellerindeki biber gazları bittikçe arabadan yeni kapsül getirip üstümüze sıkıyorlardı. Böyle 4 paket üstümüzde kullandılar. Araçta üstümüze sıcak klima açınca bayıldık. Gözümüzü açınca kendimizi karakolda bulduk. Hataneye götürülmedik, karakolda sadece babamla karşılaştık" dedi. Ok, polislerin "Babanın ayağına kapan" dediğini aktararak "Bizi babamdan özür diletmeye, ayağına kapandırmaya çalıştılar. Su bile vermediler. Gözümüz açılmıyordu. Baştan ayak parmaklarımıza kadar biber gazından yanık oldu. Halimiz ortada olduğu için hakkımızda işlem yapmadan bizi oradan çıkardılar. Kaçtığımız gibi soluğu Muığla merkezde karakolda aldık" dedi. Daha sonra darp raporu aldıklarını anlatan Ok, "Hastane polisi ve karakoldakiler halimizi görünce üstlerine haber verdi. Savcı da soruşturmayı jandarmanın yürütmesini istedi. Bize işkence uygulayan polislerin amiri bize ulaşıp 'Ben hakem olayım. Bunu aramızda çözelim' dedi ama biz kabul etmedik. Şikâyetlerimizi yaptık, kimsenin bu kadar acımasız bir muameleye maruz kalmasını istemiyoruz" dedi.

Gençlerin avukatı Abdullah Karakurt da konuya ilişkin soruşturma sürecinin başladığını belirterek "Baba Hüseyin Ok müvekkillerime 'Hepinizin 50 bin liralık canı var' demiş. Üstelik ikna yoluyla şikâyetten vazgeçirmeye çalıştılar. Biz bu olayın basit bir disiplin cezasıyla kapanmasını istemiyoruz. Adaletin yerini bulması için mücadele edeceğiz" diye konuştu.