Deniz Poyraz’ın katledilmesi ülke genelinde protesto edildi. Doğduğu yer Mardin’de kadınlar yürüyüş yaparken Batman’da basın açıklamasına polis müdahale etti.

Poyraz için kadınlar sokakta

HABER MERKEZİ

Doğduğu yer Mardin’de ve ülkenin dört bir tarafında, Deniz Poyraz’ın katledilmesi protesto edildi. Poyraz’ı anan binlerce kadın annelerin daha fazla gözyaşı dökmemesi için çağrı yaptı.

17 Haziran’da İzmir’de HDP’ye yapılan saldırı sonucunda katledilen Deniz Poyraz anılmaya devam ediyor. Mardinli kadınlar, katledilen Deniz Poyraz’ın Ömerli’deki köyü Tavuklu’da yürüdü. Köy girişinden Poyraz ailesinin 1990’da terk etmek zorunda kaldıkları evleri önüne yürüyen kadınlar, Poyraz’ın fotoğraflarını taşıdı.


HDP Mardin Milletvekili Pero Dündar ise, katliamın bir kişinin kendi başına gerçekleştirdiği bir saldırı olmadığına dikkati çekti. Saldırgan için “Kimse bize ‘deliydi, sarhoştu’ demesin” diyen Dündar şunları söyledi: “Biz katilleri de azmettirenleri de biliyoruz. Katilleri Diyarbakır’dan, Suruç’tan, Ankara’dan tanıyoruz. Diyarbakır’ın Suruç’un, Ankara’nın failleri açıktı.”

Poyraz’ın failinin AKP-MHP iktidarının ürettiği Kürt düşmanlığı olduğunu dile getiren Dündar, Deniz’in anısını yaşatacaklarını söyledi.

BATMAN’DA MÜDAHALE

Batman Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Nasıroğlu İş Merkezi önünde bir araya gelerek basın açıklaması yapmak istedi. Polislerce çembere alınan grubun açıklama yapması engelleyerek, gruba müdahale etti. Yerine kayyUm atanan Batman Belediyesi Eşbaşkanları Mehmet Demir ve Songül Korkmaz ile çok sayıda kişi gözaltına alındı.

Katledilen Deniz Poyraz için kurulan taziyeyi ziyaret eden Musa Anter’in kızı Rahşan Anter, “Deniz’le birlikte olsaydık keşke ama Deniz bizlerle beraber. Ape Musa’nın kanatları altında şimdi. Bu mücadele bitmeyecek” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde grubu olan CHP, İYİ Parti, AKP ve MHP, HDP İzmir İl Başkanlığı binasına yapılan saldırı için ortak kınama mesajı yayınladı. Açıklamada, “Ortak beklenti ve talebimiz, karanlık saldırının tüm ayrıntılarıyla aydınlatılması, bu kötücül provokasyonun tüm ayrıntıları ile birlikte açıklığa kavuşturulması, sorumlularının adalet karşısında hak ettikleri cezayı almasıdır. Demokrasimizi, huzur ve güvenliğimizi, toplumsal barışımızı alçakça saldırılar karşısında korumak hepimizin tarihsel sorumluluğudur” ifadelerine yer verildi.