Son lig maçında ezeli rakibine mağlup olan, sezona üç galibiyetle başlayıp sonrasında üç maçta kalesinde gördüğü dokuz golle sıfır çeken Tottenham Hotspur’de işler iyi gitmiyor. Evlerinde oynadıkları Aston Villa maçı vesilesiyle Kuzey Londra’nın beyazlı takımının hal ve gidişine naçizane bir bakış…

Tottenham Hotspur'de uzun zamandır çalışan emekçiler adına bardağı taşıran son damla 2020 martında, halka açık duyurudan sadece 30 dakika önce, yüzde 20 maaş kesintisini bildiren bir e-posta düştüğünde gelmişti. Tıpkı sevilmeyen komşu Arsenal gibi, vasat topçulara milyonlar ödeyen bir kulübün zor zamanda tasarrufu emekçiden yapmak istemesini anlamak zor. Tepkiler üzerine Tottenham yönetimi kararından döndü ama ok yaydan çıkmış, güven sarsılmıştı. Kulübün milyarder sahibi Joe Lewis'ten kişisel servetinden kulübe korona virüs pandemisine yardım etmesini istemek yerine, küresel bir pandemi sırasında büyük kişisel belirsizliğin olduğu zamanlarda devlet parasını almaya ve çalışanlarından finansal fedakârlık yapmalarını istemeye hazır bir yönetim anlayışı kötü yönetilmenin emaresiydi görmesini bilenlere. Güven sarsılmıştı bir kere, yaprak dökümü sahada ve saha dışında başladı. Ayrılanlardan biriydi Simon Felstein, 15 yıldır kulübün medya sorumlusuydu, Tottenham maçlarının müdavimi gazetecilere medya ilişkilerinde her türlü desteği sağlar, yüzü hep gülerdi. Ada futbolunda İlk akreditasyonumu aldığım zamanlarda bir Arsenal maçı öncesi medya bölümünde yer kalmayınca koltuğunu bana verecek kadar büyük gönüllü, yardımseverdi. Yakın geçmişte medya ekibinin iki kilit üyesiyle birlikte ayrıldı kulüpten. Yeri dolar mı zaman gösterir. Bu vesileyle kulübün pazarlama direktörü Emma Taylor ve ticari direktörü Victoria Hawksley’nin ayrıldıklarını, on yıldan fazla Tottenham için hukuk danışmanı olarak çalışan Selwyn Tash artık kulüple çalışmadığını hatırlatalım…


Sahaya gelince, naçizane görüşüm, düşüş Mauricio Pochettino ve teknik ekibinin ayrılışıyla başlamıştı, ah Pochettino mahallenin en güzel abisi! Futbolun içinde kulübünü tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi finaline taşımış bir hocanın o finalden beş ay sonra kovulması da var. Kulüp başkanı Levy 2000’den beri koltuğunda, o zamandan beri kulübün kapısından 17 teknik adam geldi geçti, en son şampiyonluğunu 1961’de yaşayan kulüp adına bekleyiş sürüyor. Bu vesileyle Spurs'den ayrıldıktan sonra ikisi de lig şampiyonluğu yaşayan Christian Eriksen ve Kieran Trippier’i de unutmayalım…

***

Londra’da sonbahar güneşinin ısıttığı ekim ayının ilk pazar günü Tottenham evinde Aston Villa karşısında. 4-3-3 dizilişinde başlıyorlar maça, ileri uçta Moura, Kane, Son üçlüsü, arkalarında Hojbjerg, Skipp, Ndombele. Misafir Aston Villa son lig maçında Manchester United deplasmanından üç puan çıkardı ama Tottenham karşısında şansı tutmuyor. Son 12 lig maçının 10’unda sahadan puansız ayrıldılar. 3-5-2 dizilişinde, ileri uçta Watkins, İngs ikilisi, beşli orta sahanın merkezinde McGinn, Luiz, Ramsey üçlüsü. Maça istekli başlıyorlar, rakibin 3. bölgedeki baskısı karşısında geriden oyun kurmakta zorlanıyor Tottenham. Sağ kanatta Cash, Konsa ikilisiyle pozisyon yaratmaya çalışıyor Villa, ilk 15 dakikada iki takımın da rakip kaleyi bulan vuruşu bulunmuyor.

Sonrasında Son ve Moura’nın hareketlenmesiyle oyunda dengeyi sağlıyor Tottenham, 18’de Moura’nın ceza sahası içinde pasında Son’un vuruşunda top savunmadan dönüyor. Üç dakika sonra Son’un başlattığı atakta Kane’nin gol denemesi isabetsiz. 27’de öne geçiyorlar, Son’un pasında ceza yayının üzerinden sağ köşeyi buluyor Hojbjerg, pozisyonda Villa savunması dengesiz yakalanıyor. Rakibin çabuk oyuncuları karşısında geçiş oyununda zorlanıyor Villa, topu kazandıkları anlarda hücum pozisyonuna süratle geçme niyetindeler ama kaptırdıkları toplar Son, Moura, Kane gibi çabuk ayaklarda tehlikeye dönüşüyor. Topu kenarlara taşındıkları anlarda çizgiye inmeyi denemek yerine geriye dönmeleri pozisyon üretimini kısıtlıyor. 38’de duran top organizasyonunda Targett’in yakın mesafeden vuruş yapmasına izinin vermiyor Tottenham savunmasında Royal. Devrenin bitimine yakın arka arkaya kornerler kullanıyor Villa, 42’de McGinn’in volesiyle gole yaklaşıyorlar. Tottenham’ın topa yüzde 63 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi altı kez yokladığı devre ev sahibi takımın üstünlüğüyle kapanıyor.

2. devrede takımlar aynı kadrolarla sahada. 56’da Villa atağında Targett’in sol çaprazdan gollük vuruşu rakip savunmada Reguilon’dan dönüyor, Tottenham adına şans anı. 53’te Moura’nın çizgiye inip kestiği ortasında Son’un volesi az farkla dışarda. 60’ta ikinci gole yaklaşıyorlar, savunma arkasına atılan pasta Son’un çaprazdan vuruşunu köşeden çıkartıyor Villa kalesinde Martinez, Villa savunması açıklar veriyor. Beraberlik adına kenar ortaları ve taç atışlarında topu direk rakip ceza sahasına yollayarak fırsat yaratmaya çalışan Villa aradığı golü 68’de buluyor, soldan Ings’in ceza sahasına kestiği topu köşeden ağlara gönderiyor Watkins. Golden sonra Villa’da Buendía Ramsey’nin yerine sahada. Uzun sürmüyor sevinçleri, 72’de Son’un soldan ceza sahasına taşıdığı topu uzak direkte bitiriyor Moura, Tottenham yeniden öne geçiyor. Son bölümde tempo yükselirken Villa beraberlik için yükleniyor rakip kaleye, 78’de Buandia’nın plasesi Tottenham kalecisi Lloris’de kalıyor. 87’de Kane’nin vuruşunu çizgide çıkartıyor Villa savunması, beş dakika uzatılan maçta gol olmayınca Tottenham 53.076 taraftarın önünde sahadan 2-1 galip ayrılıp puan cetvelinde 12 puanla 8. sıraya yükseliyor. Maçın adamı Son Heung-Min.