1985’in ekim ayında Liverpool’un günümüzde 14.500 nüfuslu Croxteth bölgesinde dünyaya gelmiş, İrlandalı kökenli bir ailenin üç oğlundan en büyüğü. Çocuk yaşlarda merak salmış futbola ve o futbol şehrinin mavili takımına. Yaşı yetenler hatırlar, onun dünyaya gözlerini açtığı sene Ada futbolunun en üst ligini şampiyon olarak bitirmişti Everton FC, kökleri 1878’e uzanan, kuruluşundan kısa süre sonra bölge halkının isteğiyle mahallesinin adını almış tarihi futbol kulübü. Ada futbolunda “The People’s Club” (Halkın Kulübü) olarak bilinir. Futbolun farklı kurallarla oynandığı siyah beyaz zamanlarda oynadıkları göze hoş gelen futbola ithafen ‘The School of Science’ (Bilim Okulu) olarak da nam salmışlar.

İngiltere 1. Liginde 9 şampiyonlukları var, en son 1986-87 sezonunda kaldırdılar nicedir hasret kaldıkları kupayı.

Henüz 9 yaşında, yerel minikler liginde mücadele eden ‘Copplehouse Boys’un formasını giydiği zamanlarda Everton scoutu Bob Pendleton’un dikkatini çekmiş çocuğun hünerleri. “Kendinden iki yaş büyüklerle oynamasına rağmen diğerlerinden çok farklıydı” diyor Pendleton ve ekliyor: “O takıma geldikten sonra rakiplere fark atmaya başlamıştık, çocuk kalenin önünde şeytan gibiydi!” O dönem şehrin kırmızılı takımı da ilgilenmiş çocukla ama seçmelere Everton formasıyla gelmesi o ilginin sonu olmuş!

Everton’un miniklerine katıldığı 1995-96 sezonunda 10 yaş altı takımda 29 maçta 114 golü var Beyaz Pele’nin! On yaşına bastığı zamanlarda bir Everton maçında maskot olarak sahaya çıkmış ve maçtan önce Everton kalecisi Neville Southall’a ceza sahası dışından aşırtma vuruşla golünü atmış. “Piç kurusu onca taraftarın önünde beni madara etti!” diyerek hatırlıyor o anı eski kaleci.

15 yaşına bastığında kulübün 19 yaş altı takımında, A takımdaki ilk maçı ise Ağustos 2002’de Tottenham Hotspur’e karşı. Kulüp tarihinde Joe Royle’dan sonra A takımda sahaya çıkmış en genç futbolcu. O senenin ekim ayında, 17 yaşına yaklaştığında Arsenal karşısında kaydettiği son dakika golüyle Londra takımının 30 maçlık yenilmezlik serisine son verişi tarihe düşen notlar. Arsene Wenger, “Ada futboluna ayak bastığımdan beri izlediğim en iyi genç futbolcu” der o tarihi maçtan sonra. 2004’e kadar kaldığı Everton’da 67 maçta 15 golü var.

2004’ün yazında, 25,6 milyon sterlin karşılığında yakın şehrin Kırmızı Şeytanlarına transferi o dönemin rekoru. 14 sene kaldığı takımda 5 şampiyonluk yaşarken 253 golle kulüp tarihinin en büyük golcüsü. Premier Lig’de kaydettiği 208 golle Alan Shearer’ın arkasından tüm zamanların gol krallığında 2. sırada. Cristiano Ronaldo ile birlikte oynadığı zamanlarda ‘Pitbull’ lakabını takmış arkadaşına Portekizli. Ada futbolunun “Altın çocuğu” diyor onun için söyleşilerinde. Okul yıllarında çok iyi bir öğrenci değilmiş, malum aklı fikri futbolda! Kolundaki dövmede yazan sözler o yılların anısına: ‘Just enough education to perform’ (Uygulayabilecek kadar yeterli eğitim).

***

O kasım akşamında, 10 numaranın İngiltere Milli Takımına vedasında Amerika karşısında 4-3-3 dizilinde başlıyor takımı maça, Rooney yedek kulübesinde. İlk kez Şubat 2003’te milli takımla sahaya çıktığında 17 yaşındaydı, sonrası her futbolcunun rüyası. 119 maçta 53 gol, milli takım tarihinin en büyük golcüsü. 7 turnuvada milli takımla sahaya çıktı, 2004 Avrupa Şampiyonasını kariyerinin en başarılı turnuvası olarak gördüğünü dile getiriyor söyleşilerinde. 2006 Dünya Kupası ise büyük hüsran kendi tanımıyla.

O veda maçına yedek ağırlıklı kadroyla çıkan İngiltere’nin ileri ucunda Sancho, Wilson, Lingard üçlüsü. İlk 15 dakikada genç ve dinamik İngiltere ağırlığını koyuyor maça, top büyük bölümde ABD’nin sahasında. FIFA sıralamasında 23. sırada misafir takım, İngiltere’nin 18 basamak altında. 25. dakikada Lingard’ın enfes golüyle öne geçiyor ev sahibi, bir dakika sonra sağ bek Arnold’un golüyle fark ikiye çıkıyor. Topa yüzde 69 oranında sahip oldukları ve çok üstün oynadıkları devreyi iki farkla kapatıyorlar. Sağ kanatta göze batan Sancho 2000 doğumlu, 2017’nin yazından beri Borussia Dortmund’da forma giyiyor.

68.155 taraftarın önünde 55. dakikada Lingard’ın yerine oyuna giriyor Rooney, Wembley Stadındaki uğultu görkemli kariyerinin nişanesi. 71. dakikada plasesi ağlarla buluşsa yıkılacak muhtemel o görkemli stat. 76’da Wilson’la üçüncü golü buluyorlar. Velhasıl o kasım akşamında, 33 yaşında milli takıma veda etti Wayne Rooney, Ada futbolunun buldozeri. Son sözü Manchester United’dan takım arkadaşı Ryan Giggs’e bırakalım: “O özgüveni bir onda, bir de Cantona’da gördüm. Futbolcu olmak için dünyaya gelmiş, aynı takımda oynamak büyük keyifti.”