Prof. Dr. Mehmet Ceyhan normalleşme adımlarıyla vaka sayılarının artmasını değerlendirdi. Ceyhan, sert müdahale gerektiğinin altını çizerek dört öneride bulundu

Prof. Dr. Ceyhan'dan 'sert müdahale' için 4 öneri

Son günlerde konronavirüs vakalarındaki artışı Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’a soran Hürriyet yazarı Hande Fırat, "Bu artış neden kaynaklanıyor?” sorusunun yanıtını köşesine taşıdı.

Prof. Ceyhan, normalleşme adımında yapılan bazı yanlışları ve alınması gereken acil ve sert tedbirleri sıraladı.

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, ikinci dalga tartışmasına “Şu an ‘ikinci dalga’ diye bir şey yok. Herkes birinci dalga ile uğraşıyor” yorumunu getirdi. Ceyhan, “İkinci dalga terimi İspanyol gribinde kullanıldı. Mayıs ayında başladı, iki ay sürdü, bitti. Bir süre sonra virüs mutasyona uğrayıp daha saldırgan biçimde geri döndü. Ona ikinci dalga denildi. COVID-19’da ülkeler 0 vaka görene kadar birinci dalgadadır. Herkes birinci dalga ile uğraşıyor.” dedi.

Ceyhan'a göre vakalardaki yükselmenin tek nedeni normalleşme ve başka neden aramaya gerek yok.

Ceyhan normalleşme kararı alınırken yapılan üç hesap yanlışını şöyle sıraladı:

1- Belirti göstermeyen kişiler: Hastalık belirtisi göstermeyenler tüm dünyada virüsü yaymaya devam ettiler.

2- Virüs yaz aylarında ölür ya da etkisi azalır: Bazı kişilerin bu düşüncede olması ve bunu dile getirmesi yanlıştı. Pandeminin mevsimi olmaz.

3- Normalleşmenin etkisi bilinmiyordu, hesap edilemedi.

SERT MÜDAHALE ÖNERİSİ

Mehmet Ceyhan, “Vaka sayılarının 1500’den 1300’e düşmesi azalma değil, bu böyle gitmez” diyerek nedenleri şöyle sıraladı:

1- Bu rakamlarla uzun süre gitmek toplumu yorar. En tedbirli kesimlerde bile bir süre sonra gevşeme başlar.

2- Sağlık sektörü yoruldu.

3- Ekonomi yoruldu. Korku ekonomiyi de etkiliyor.

prof-dr-ceyhan-dan-sert-mudahale-icin-4-oneri-750662-1.

Ceyhan'ın “Ekonomiyi etkilemeden yapılması gerekir” dediği sert müdahale önerileri ise şöyle:

1- Taziye evi, asker uğurlama, arkadaş görüşmesi gibi toplantılara kişi sayısı sınırlaması koymak.

2- Mesai başlangıç ve bitiş saatlerinin kademelendirilmesi. Böylece toplu ulaşım araçlarının kullanımındaki yoğunluğun önüne geçilebilir.

3- Test sayısının hastalığı belirtisiz geçiren kişileri tespit etmeye yönelik biçimde arttırılması.

4- Virüsün yaygın görüldüğü illerden dışarıya seyahat izninin testin negatif çıkması durumunda verilmesi.

Mehmet Ceyhan, eylül ve ekim ayları için kafasında oluşan tabloyu şöyle anlattı: “Okullar açılacak. Hava soğuyunca insanlar kapalı ortamlarda sıkışık olacaklar. Virüs yüzde 90 solunum yoluyla, yüzde 10 ortamdan bulaşıyor. Dünya genelindeki kaygı eylülden itibaren vaka sayısının artacağına yönelik. Bu rakamlarla bir ülkenin bunu taşıması zor. Sayıların bir an önce indirilmesi için devlet de vatandaş da gayret etmeli. Vatandaş uymazsa hiçbir devlet başarılı olamaz.”