Uluslararası Af Örgütü, Kamu Hizmetleri Enternasyonali (PSI) ve Dünya Küresel Sendikalar Birliği’nin yaptığı yeni incelemeye göre, salgının başladığından bu yana en az 17 bin sağlık çalışanı hayatını kaybetti. Af Örgütü ve Sendikalar Birliği, "Sivil toplum örgütleri, milyonlarca sağlık çalışanının hızlı bir şekilde aşılanması için acilen harekete geçmeli" çağrısında bulundu.

Rapor: Pandemide en az 17 bin sağlık çalışanı hayatını kaybetti


DIŞ HABERLER SERVİSİ

Uluslararası Af Örgütü, Kamu Hizmetleri Enternasyonali (PSI) ve Dünya Küresel Sendikalar Birliği, sağlık çalışanlarının Covid-19 yüzünden hayatını kaybetmesi ve aşılama çalışmalarının adaletsizliği ile ilgili bir açıklama yayımladı.

Örgütlerden yapılan açıklamaya göre, salgının başladığı günden bu yana en az 17 bin sağlık çalışanının hayatını kaybettiği bildirildi.

“PERU'DAKİ BİR SAĞLIK ÇALIŞANI DA EN AZ İNGİLTERE'DEKİ KADAR KORUNMALI”

Uluslararası Af Örgütü Ekonomik ve Sosyal Adalet Birimi Direktörü Steve Cockburn, aşı çalışmalarının yetersiz ve adaletsiz olduğunu belirterek, “Hükümetler her yerde, tüm sağlık çalışanlarının Covid-19’a karşı korunmasını sağlamak zorundadır. Sağlık çalışanları pandemi boyunca hayatlarını tehlikeye attı, artık hayat kurtarıcı aşılar için onlara öncelik vermenin zamanı geldi. Peru’daki bir sağlık çalışanının Birleşik Krallık’taki bir doktor kadar korunmasını sağlamak için aşı erişiminde yaşanan devasa küresel eşitsizlikleri ortadan kaldırmak üzere acilen adım atılmalıdır” dedi.

Dünyanın birçok yerinde pandemiyle savaşan sağlık çalışanlarına maske ve hijyen malzeleri bile sağlanmadını belirten Af Örgütü, “Tüm dünyada, özellikle ilk aşamalarda olmak üzere pandemi boyunca güvensiz çalışma koşulları ve kişisel koruyucu ekipman yetersizliği sağlık çalışanları açısından çok büyük sorunlar yarattı. Bazı gruplar bilhassa ihmal edildi ve Malezya, Meksika ve ABD’nin de aralarında bulunduğu ülkelerde temizlik görevlileri, yardımcı personel ve sosyal hizmet çalışanları, kişisel koruyucu ekipman ve güvenli iş koşulları talep ettikleri için işten atılma ve gözaltı da dahil misillemelerle karşı karşıya kaldı” sözleriyle adaletsizliği vurguladı.

Dünya Küresel Sendikalar Birliği Genel Sekreteri Christy Hoffman, yaşanan ölümlerin, gerçek malilyetin sadece bir kısmını yansıttığını ve bunların ‘felaket’ olduğunu söyleyerek, “Bu ölümler korkunçtur, felakettir ve pandeminin tüm dünyada sağlık çalışanları açısından yarattığı gerçek maliyetin yalnızca bir kısmını yansıtmaktadır. Virüs, cerrah, huzurevi çalışanı veya evde bakım asistanı ayırt etmediğine göre aşılara, koruyucu ekipmanlara ve Covid-19’a maruz kalan sosyal hizmet çalışanlarına yönelik güvenlik protokollerine ilişkin yaklaşımımız da ayrım yapmamalı. Covid-19’la mücadele tedbirlerimiz, sosyal hizmetlerde temelden değişiklikleri teşvik etmelidir; aksi halde bu tedbirler birçok insanın hayatını gereksiz yere riske atan eşitsizlikleri çoğaltır” dedi.

100’ÜN ÜZERİNDE ÜLKEDE HİÇBİR SAĞLIK ÇALIŞANI AŞILANMADI

Hoffman açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:

“Birçok ülkede, ulusal aşı dağıtım planlarında, virüse yüksek ölçüde maruz kalan kişilere öncelik verilmiş olsa da aşı erişimindeki küresel eşitsizlik, 100’ün üzerinde ülkede tek bir sağlık çalışanının bile aşılanmadığı anlamına geliyor. Bunun yanı sıra, aşılama programlarını başlatan bazı ülkelerde sağlık çalışanları tedarik yetersizliği, uygulamadaki sorunlar veya kimin sağlık çalışanı olduğuna ilişkin dar tanımlamalar nedeniyle önceliklendirme kapsamı dışında bırakılma riski altında”