Rasim Ozan Kütahyalı, Nagehan Alçı ile katıldığı programda Ertuğrul Özkök’ün yüzüne karşı bir itirafta bulundu. Kütahyalı, Star gazetesinde bir dönem Ertuğrul Özkök ve Hürriyet gazetesine yüklenen yazılarda imzası bulunan ‘Kudret Köseoğlu’ karakterinin kendisi olduğunu söyledi. Amaçlarının Özkök’ü hapse attırmak değil ‘korkutmak’ olduğunu öne süren Kütahyalı, “Başka arkadaşlar da var da onlar şimdi muhalif olduğu için şimdi onları şey yapmayalım” dedi.

Rasim Ozan Kütahyalı’dan Ertuğrul Özkök’e itiraf: Bir karakter yarattık, o bendim

MEDYA SERVİSİ

Habertürk'te yazılar yazan Nagehan Alçı ve son dönemde niteliksiz futbol yorumlarıyla ismi gündeme gelen eski Taraf yazarı eşi Rasim Ozan Kütahyalı, tv100 kanalında Cengiz Semercioğlu ve Ertuğrul Özkök’ün sorularını yanıtladı.

Ertuğrul Özkök’ün, “Bizi hapse attırmaya uğraştınız mı?” sorusuna yanıt veren Rasim Ozan Kütahyalı, ilk kez açıkladığını söylediği bir itirafta bulundu.

Star gazetesinde ‘Kudret Köseoğlu’ diye bir karakter yarattıklarını söyleyen Kütahyalı, bu karakterin kendisi olduğunu ve Zafer Mutlu’nun da dahliyle o dönem Hürriyet gazetesinin genel yayın yönetmeni olan Ertuğrul Özkök’ün üzerine oynadıklarını söyledi.

Kütahyalı esas hedeflerinin Özkök’ü hapse attırmak değil ‘korkutmak’ olduğunu öne sürerek, bu işi ‘başka arkadaşlarla’ yaptığını ancak onların adını bugün ‘muhalif’ oldukları gerekçesiyle vermeyeceğini ifade etti.

Kütahyalı’nın eşi Nagehan Alçı’nın endişeli gözlerle dinlediği sözleri şu şekilde:

İLGİNÇ TANIM: İHTİLALCİ BİR ÇABAYDI

“Sen genel yayın yönetmeniydin [Ertuğrul Özkök’e hitaben]. Hatta yetmedi Taraf’ta, bak ben ilk defa söylüyorum. Star gazetesinde biz Kudret Köseoğlu diye bir karakter yarattık. O bendim. Orada da temel gayemiz, yine senin üzerine, başka arkadaşlar da var da onlar şimdi muhalif olduğu için şimdi onları şey yapmayalım … Çünkü muhalif olduğu için daha zor yani onların üzerine giderler falan. Orada da amacımız Hürriyet'ti. Senin üzerine oynadık başta. Zafer Mutlu da vardı. Eski dönemin aktörleriyle... Şimdi bir ihtilalci bir çabaydı o, bir devrimci çabaydı. Ve orada tabii esas amaç hapis değildi. O bir hani nedir? Böyle durumlarda… Bir korku uyandırma. Yani bugün baktığımda hani Osmanlıca bir tabir söyleyeyim kem aletle biz kemalet arıyoruz. Yani bunlar yanlış, ya bunlar başka şey yöntemler. Yani insanın üzerine çünkü başka türlü o bariyer yıkılmıyor. Hürriyet orada duruyor. Aydın Doğan da bunun bir sembolüydü.”