Memleket tam da yeni bir cumhuriyete geçmeye hazırlanırken tren raydan çıktı; 24 ölü ve 300 kadar yaralı! Eski cumhuriyet yokluklar içinde sağlam raylar döşemişti, anayurdu dört baştan demir ağlarla örerken. Şimdi para savrulurken dört bir yana, en basit mühendislik kurallarına itibar edilmeden bir yağmurda göçen raylar döşeniyor!

Yazıyı gazeteye gönderdiğimde henüz ne Erdoğan yeni cumhuriyete geçişin ilk resmi adımı olan yeminini etmiş, ne de 101 pare top atışları yapılmıştı. Yemin de 101 pare top atışı da bundan önce de vardı, onlarda bir yenilik yok.

Ancak, Türkiye yeni bir döneme geçerken bunlarla yetinilmeyecek; Erdoğan yeni yönetimin merkezi olacak Saray’a süvari birliğiyle girecek, aralarında dünyanın değişik ülkelerinden devlet başkanlarının ve toplumun farklı kesimlerinden temsilcilerin olduğu 5 bin kişilik bir katılımcı ile dünyanın en görkemli devlet başkanlığı törenlerinden biri gerçekleştirilecek.

Dini cemaatlerin liderleri ile Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve Klasik Türk Müziği Korosu, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Armoni Mızıkası, TSK Mehteran Takımı ile TSK Tarihi Birlik’in de yöresel kıyafetlerle hazır bulunduğu tören epey renkli olacak. Darphanenin güne özel bastığı 1 liralar katılımcılara hediye edilecek.

Benim bunları görmeden yazdığım, sizlerin de gördükten sonra okuduğunuz bu yazı ile birlikte artık “cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi” denilen yeni bir yönetim biçimimiz ve onun “ilk” başkanı var!

Saray’ın sesi gazeteler bunu dün manşetlerine taşımış; anlam ve önemini de “YEMİN EDECEK TARİH YAZACAK”, “Başkent’te tarihi gün”, “BÜYÜK GÜN”, “Tarihi güne dünya tanıklık edecek”, “İŞTE ŞİMDİ SÖZ MİLLETİN” diye ifade etmişlerdi.

Bugüne kadar milletin olmayan “söz”; karar, yetki ve iktidar tek adamda toplanınca milletin olmuş!

AKP’nin bir büyük tutkusu var ve hep en büyüğünün peşinde oldular. Ancak, 13 önündeki tüm sayılardan ve 1’den de büyük olduğu halde, Meclis üzerinden YSK’nin Erdoğan’ın “13. Türkiye Cumhurbaşkanı seçildiği” ifadesine itiraz edildi.

İtiraz gerekçesi akla yatkın aslında: “13 rakamına cumhurbaşkanlığı görevi yapan kişi sayısının hesabından veya cumhurbaşkanı seçim sayısı hesabından ulaşılamadığı, bu nedenle 13 rakamıyla ilgili tereddütler hasıl olduğu” için “13’üncü” ibaresinin kaldırılması gerek dediler, YSK’de kabul etti.

Gerçekten dönemlere bakıldığında, Atatürk ve İnönü dörder, C. Bayar da üç dönem cumhurbaşkanlığı yaptığından; Erdoğan 21. Cumhurbaşkanı oluyor. İsimler temel alındığında ise 12. Cumhurbaşkanı. Bugüne kadar bütün cumhurbaşkanlarını isimlerini temel alarak sıralamışız; Atatürk 1., İnönü 2., Evren 7., Özal 8., Demirel 9., Gül 11. ve Erdoğan 12.

13 olmayacaksa, 12. demeye devam edebilirdik. Ama hayır, 13 1’den büyük olsa da, hepsinden büyük olan bir “ilk” var. Akıllarda da eskisinden kopuşla oluşan yeni Türkiye’nin “ilk” cumhurbaşkanı olmak var!

Saray’ın sesi gazetelerin çoğunda bu “ilk” vurgusu görülüyor. İLKLERİN GÜNÜ diyen Güneş; “Türkiye yeni bir döneme girecek, cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminin ilk lideri Erdoğan” demiş.

Yeni döneme ilişkin değerlendirmelerini sorduğum CHP Gn. Bşk. Yardımcısı Seyit Torun; “Türkiye artık Batı demokrasisinden de ayrılmıştır. Bugün Erdoğan’ın yargı, yasama, yürütme yetkilerinin tümünü tek elde topladığı daha milliyetçi, daha dinci ve daha despotik bir döneme girilmiştir. Oysa ekonomik kriz içinde olan ülkemizin daha fazla demokrasiye ve daha fazla siyasi özgürlüklere ihtiyacı vardır” dedi.

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen’in değerlendirmesi de çok farklı değil: “Türkiye’nin başta Kürt sorunu olmak üzere temel krizlerini demokratikleşme ile çözmesi mümkünken tek adam, parti devleti anlayışı yeni bir aşamaya girecek. … Genel seçim sürecinden dersler çıkararak yerel seçimlerde değişim umudunu güçlendirme imkânı partilerimize büyük bir sorumluluk yüklemektedir.”

Yeni bir döneme adım attığımız ve yapılanlar yapılacakların teminatı olduğundan bu yeni dönemde muhalefeti daha ağır baskıların beklediği ortada.

O halde muhalefet de, mevcut sıkışmışlığın dışında yollar açarak; 13’ten, 1’den ve “ilk”ten daha büyük bir alternatif yaratma sorumluluğuyla karşı karşıya. Aksi halde, memleket treninin raydan çıkışını izleyeceğiz!