Google Play Store
App Store

SOL Feminist Hareket düzenlediği yaz kampında, ‘kadın yoksulluğu, hukuk, aile’ gibi konularda tartışmalar yürüttü. Kamptaki kadınlar, “Haklarımıza yönelik saldırılara karşı eşit ve özgür bir dünyayı kuracağız” dedi.

Rejimi kadınlar yıkacak
SOL Feminist Hareket 12-15 Temmuz tarihleri arasında Çanakkale Ayvacık’ta yaz kampını gerçekleştirdi. (Fotoğraflar: BirGün)
Sarya Toprak
Sarya Toprak
saryatoprak@birgun.net

SOL Feminist Hareket 12-15 Temmuz tarihleri arasında Çanakkale Ayvacık’da yaz kampını gerçekleştirdi. Benim de katılma imkanı bulduğum kamp kadınların hayal ettiği dünyanın 4 günlük bir provası gibiydi. Türkiye’nin dört bir yanından kadınlar vardı. İstanbul’dan, Ankara’dan, Karadeniz’den, Hatay’dan ve daha birçok yerden…

Kampın bir diğer dikkat çekici yanı da her yaş grubundan kadının olmasıydı. 11 yaşında annesiyle gelen bir kız çocuğu da vardı, 70 yaşında kadınlar da… Farklı şehirlerden, farklı yaşlardan, farklı mesleklerden olan bu kadınların farklı olmayan yanı ise dertleri ve neşeleriydi. Gün boyu tartışmalara, atölyelere katılan kadınlar akşamları bir arada eğlendi.

DAYANIŞMA BÜYÜDÜ

Birbirini daha önce hiç tanımayan birçok kadın sanki yıllardır tanışıyor gibiydi. “Havlunu mu unuttun? Bende var. Güneş kremin mi yok? Benimkini sür.” Durmadan toplumun dışına itilmeye çalışılan, kendine bir alan açabilmek için debelenen kadınlar belki de 4 gün kendini var etmek için kaygılanmadı… Başka yerlerde konuşmaktan çekineceği konulara dair hiç çekinmeden kendini ifade etti. Kampın sonunda kampa dair düşüncelerini aktaran kadınların dilinden düşmeyen şey ise “Seneye de geleceğim” oldu.

4 günün sonunda ‘umudu güneşle, isyanı dalgayla buluşan kadınlar’ kadın mücadelesini kentlerinde yükseltmek için kamptan ayrıldı. Kampa Samsun’dan katılan Elvan Cihan da kampı BirGün’e değerlendirdi.

∗∗∗

Elvan CİHAN - SOL Feminist Hareket Üyesi

Biz Samsun’dan Ankara’ya giderek Ankara otobüsü ile kampa geldik. Ankara’da otobüse bindiğimiz anda müthiş bir enerji vardı. Ben daha önce de SOL Feminist Hareket’in kamplarına katılmıştım fakat bu sene farklı olarak hiç tanımadığım yüzler vardı. Ama o yüzlerin hepsini tanıyor gibiydim. Kamp alanına girdiğimiz anda birinin azcık kenara çekildiğini görsek hemen onu içimize katmaya çalıştık. Herkes birbirinin eksiğini tamamladı. İnanılmaz bir dayanışma gördük. 4 günlüğüne de olsa kolektif bir hayatı deneyimledik. Her yaş grubundan kadınla beraber eğlendik. Geceleri beraber denize girdik…

Kamptaki atölyeler ve tartışmalar da çok verimliydi. İlk gün birbirimizi tanımak için oyunlar oynadık. Kadın mücadelesinin önünü açacak birçok tartışma yaptık. Her tartışmanın sonunda da laikliğin kadın mücadelesi için ekmek kadar su kadar önemli olduğu sonucuna vardık. Atölyelerin ve tartışmaların interaktif olması da herkesin özne olabilmesini sağladı. Bu tartışmaları yapıp bırakmadık tabii. Her sorunu tartışırken bunla nasıl mücadele ederiz diye de uzun uzun kafa yorduk. Şimdi kamp bitti ama kampa doyamadık…

ATÖLYELER SÜRECEK

Kampa katılamayan arkadaşlarımızla birlikte bulunduğumuz kentlerde atölyelerimizi sürdürmeyi planlıyoruz. Yaşamlarımıza topyekün saldıran siyasal İslamcı karanlığa karşı da mücadelemizi memleketin dört bir yanında yükselteceğiz. Bu reijimi yıkacağız.

∗∗∗

KAMPTA NELER TARTIŞILDI?

Bedenimiz ve Biz Atölyesi

Kadın bedeni ve sağlığı hakkında sağlık çalışanı kadınların kolaylaştırıcılığıyla tartışmalar yürütüldü.

Düzenin Hukukuna Karşı Haklarımız ve Mücadelemiz

Avukat kadınların sunumlarıyla birlikte ‘düzenin hukuku bize ne dayatıyor, nasıl mücadele edeceğiz’ tartışması yürütüldü.

Hukuk, eğitim, ekoloji ve aile tartışmaları

Dört tartışma grubuna ayrılarak bu konularda tartışmalar yürütüldü ve mücadele başlıkları çıkarıldı. Her grup bir sunum gerçekleştirdi.

Bakım Emeği ve Yoksulluk

Galatasaray Üniversitesi’nden Doç Dr. Selin Pelek’in katılımıyla bakım emeği ve yoksulluk, konularına dair tartışmalar yürütüldü.

Sinemada Kadın Temsili

BirGün Gazetesi’nden Gamze Terra ile sinemadaki eril yaklaşım ve kadın temsili üzerine tartışıldı.

Aramızda!

Aramızda atölyesinde öyküler üzerinden interaktif bir atölye yapıldı. Dayanışma olanakları tartışıldı.

Mor Kalemler Ellere

Gazeteci kadınların sunumlarıyla birlikte ‘medyadaki eril dil, şiddetin yeniden üretilmesi, toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı bir medya nasıl olur’ tartışmaları yapıldı.

Toplumsal Cinsiyet ve LGBTİ+ Atölyesi

Avukat Hatice Demir’in yürütücülüğünde LGBTİ+ mücadelesine ve bu alandaki mitlere dair interaktif bir çalışma yürütüldü.

Flört Şiddeti Atölyesi

Kadınların kendi yaşadıkları üzerinden ilişkilere dair interaktif bir atölye çalışması yapıldı.