Sağlık personelinin soruşturulması ve hatalı tıbbi uygulama (malpraktis) davalarından doğan tazminatlara ilişkin yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, hatalı tıbbı uygulamalarda eğer kasıt tespit edilmezse, kamu-özel fark etmeksizin tazminatı devlet ödeyecek. Konuyla ilgili açıklama yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 'hekimlerin malpraktis baskısı yaşamayacağını' söyledi.

Resmi Gazete’de yayımlandı: Kasıt yoksa hatalı tıbbı uygulamalarda tazminatı devlet ödeyecek

Malpraktis davalarında tazminatı devletin üstlenmesine ilişkin yönetmelik Resmi Gazete'de yayımlandı.

Yönetmeliğe göre, tıbbi uygulama hatalarında kasıt yoksa tazminatı devlet ödeyecek. Kararlara, Ankara Bölge İdare Mahkemesi'nde itiraz edilebilecek. Görevini kötüye kullanan sağlık personeli, hakkında yargı kararı çıkması halinde, oluşturulan yeni Mesleki Sorumluluk Kurul'u tarafından belirlenen tazminatı ödemek zorunda kalacak.

‘Sağlık Meslek Mensuplarının Tıbbi İşlem ve Uygulamaları Nedeniyle Soruşturulmasına ve İdarece Ödenen Tazminatın Rücu Edilmesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’e göre, kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşları ile devlet ve vakıf üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimleri ile diğer sağlık meslek mensuplarının, soruşturma ve rücu sürecindeki iş ve işlemleri kapsayan yönetmelikle birlikte, sağlık çalışanlarına yönelik soruşturma izninin verilmesi ve tazminat konularında yetkili Mesleki Sorumluluk Kurulu kuruldu.

KURUL’DA 7 ÜYE OLACAK

Mesleki Sorumluluk Kurulu, Sağlık Bakanı tarafından belirlenen bakan yardımcısı, sağlık hizmetleri, kamu hastaneleri, hukuk hizmetleri, yönetim hizmetleri genel müdürleri veya yardımcıları ile profesör veya doçent unvanlı biri dahili, diğeri cerrahi branştan iki hekim olmak üzere 7 üyeden oluşacak.

Kurul’un başkanı, bakan yardımcısı olarak belirlenirken, üyelerin görev süresi 2 yıl olacak. Süresi sona eren üyeler yeniden seçilebilecek.

Kurul, ayda en az 1 kez, en az 4 üyenin katılımıyla toplanacak ve üye tam sayısının salt çoğunluğuyla karar alınacak. Kurul üyeleri çekimser oy kullanamayacak.

Görüşülmekte olan veya Kurul’a gelmesi muhtemel güncel konular hakkında görüş ve düşünceler toplantı dışında açıklanamayacak. Toplantının ve oylamanın gizliliği muhafaza edilecek.

SORUŞTURMA İZNİ VERİLİP VERİLMEMESİ KONUSUNDA YETKİLİ OLACAK

Kurul, Yükseköğretim Kanunu’nun 53'üncü maddesinde yer alan soruşturma usulüne tabi olanlar dışındaki sağlık meslek mensupları hakkında tıbbi işlem ve uygulamaları nedeniyle ön inceleme yapmak veya yaptırmak, ön inceleme raporundaki bulgulara göre gerek gördüğünde yeniden inceleme yapmak veya yaptırmak, soruşturma izni verilip verilmemesine karar vermek ve soruşturma iznine ilişkin kararın yetkili mercilere intikal ettirilmesini temin etmekle sorumlu olacak.

SORUŞTURMA İZNİNE DAİR USUL VE ESASLAR

Mesleki Sorumluluk Kurulu, sağlık meslek mensuplarının kanun kapsamına giren bir suç işlediğini öğrendiğinde, 4483 sayılı Kanun ve ilgili mevzuatının öngördüğü usule göre bir ön inceleme yapacak veya yaptıracak.

Ön inceleme sırasında şikayet konusunun münhasıran kanun kapsamındaki sağlık meslek mensuplarının tıbbi işlem ve uygulamalarına ilişkin olduğu tespit edilir ise inceleme tamamlanarak rapor düzenlenecek. İnceleme sırasında fiilin faili veya konusu bakımından tefrik edilmesi gerektiği anlaşılır ise kanun kapsamında olan kısım tefrik edilerek buna ilişkin ön inceleme ayrıca yürütülerek sonuçlandırılacak.

Kurul, özel sağlık kurum ve kuruluşları ve vakıf üniversitelerinde görev yapan sağlık meslek mensupları bakımından müdürlüklerde görevli başkan veya yardımcılarını ön inceleme yapmak üzere görevlendirebilecek. Ön inceleme neticesinde hazırlanan raporun karar vermeye yeterli olduğu değerlendirilir ise Kurul tarafından soruşturma izni konusunda gerekçeli olarak bir karar verilecek. Kurul aydınlatılması gereken hususlar tespit ederse, bizzat veya ön incelemeyi yapan aynı veya başka görevliler eliyle yeni bir inceleme yaptırabilecek.

Cumhuriyet başsavcılığının sağlık meslek mensubu hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre soruşturma yapabilmesine Kurul tarafından izin verilebilecek.

Kurul, soruşturma izni konusundaki kararını suçun Kurul tarafından öğrenildiği tarihten itibaren ön inceleme dahil en geç 60 gün içinde verecek. Bu süre, zorunlu hallerde 30 günü geçmemek üzere bir defa uzatılabilecek. Sürenin son günü bir tatil gününe rastlarsa süre, tatil gününü izleyen çalışma gününün bitimine kadar uzayacak.

Kurulca, belirtilen süreler içinde soruşturma izni verilmesi veya verilmemesi konusunda gerekçeli olarak karar verilmesi zorunlu olacak.

Soruşturma izni verilmesine ya da verilmemesine dair Kurul kararı; Cumhuriyet başsavcılığına, hakkında ön inceleme yapılan sağlık meslek mensubuna, şikayet edene ve müdürlüğe gönderilecek.

Soruşturma izni verilmesine dair Kurul kararına karşı hakkında inceleme yapılan sağlık meslek mensubu, soruşturma izni verilmemesine dair karara karşı Cumhuriyet başsavcılığı veya şikayetçi, işleme koymama kararına karşı da şikayetçi Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz edebilecek.

İtiraz süresi Kurul kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren 10 gün olacak.

RÜCU USUL VE ESASLARI BELİRLENDİ

Yönetmelikte, rücu istemi, kamu kurum ve kuruluşları ve devlet üniversitelerinde görev yapan sağlık meslek mensuplarının sağlık mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar sebebiyle idare aleyhine açılan davada mahkeme kararına göre idarece ödenen meblağın; ancak kasten görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullandığı kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı ile tespit edilmesi halinde ilgili sağlık meslek mensubundan tazminata konu olaydaki kusur oranı gözetilerek Kurul tarafından belirlenen miktarının ödenmesinin istenilmesi olarak tanımlandı.

Tıbbi işlem ve uygulama nedeniyle tazminat ödenmesi talebiyle aleyhine dava açılan idare, davayı sağlık meslek mensubuna, mesleki mali sorumluluk sigortası bulunan sağlık meslek mensubu da sigortacıya ihbar edecek.

Rücu istemi, ceza mahkemesi kararının kesinleşmesi sonucunda tespit edilen sorumlu kişiye yöneltilecek.

Kurul tarafından verilecek karara esas olmak üzere sağlık meslek mensubunun görevli olduğu idarece yaptırılan inceleme neticesinde tanzim edilen rapor, sağlık meslek mensubunun mesleki mali sorumluluk sigortası varsa, poliçe ve ekleri ile hadisenin sigortacıya ihbar edildiğine dair belge ve kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı ile birlikte rücu değerlendirmesine esas olmak üzere, incelemenin tamamlandığı tarihten itibaren 7 gün içinde idare tarafından Kurula intikal ettirilecek.

Kurul sekretaryası evrakı şekli bakımdan inceleyerek varsa eksikliklerin 10 gün içinde tamamlanmasını sağlayacak.

İdare tarafından ödenen tazminattan dolayı rücu edilip edilmeyeceğine ve rücu miktarına, ilgilinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanıp kullanmadığı hususundaki kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı ile mahkumiyetine karar verilen sağlık meslek mensubunun tazminata konu olaydaki kusur oranı gözetilerek ceza mahkemesi kararının kesinleştiği tarihten itibaren Kurul tarafından 1 yıl içinde karar verilecek.

Kurul tarafından verilen kararın 7 gün içinde ilgili idarelere intikali sağlanacak. Kurulca rücu edilmesine karar verilen miktar, ilgili idarelerce genel hükümlere göre tahsil edilecek.

Kurul üyeleri, rücu konusunda verdikleri kararları sebebiyle görevinin gereklerine aykırı hareket ettiklerinin kesinleşmiş bir ceza mahkemesi kararıyla tespit edilmesi durumu dışında mali ve idari yönden sorumlu tutulmayacak.

BAKAN KOCA: MALPRATİKTİS BASKISI YAŞANMAYACAK

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, malpraktis davalarında, kasıt olmadıkça tazminatı devletin üstlenmesini sağlayan kanun maddesine ilişkin yönetmeliğin Resmi Gazete'de yayımlandığını duyurdu.

“Uygulamaların nasıl olacağı artık hepimiz için açık” görüşünü aktaran Koca, "Sağlık Meslek Mensuplarının Tıbbî İşlem ve Uygulamaları Nedeniyle Soruşturulmasına ve İdarece Ödenen Tazminatın Rücu Edilmesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in Resmi Gazete'nin internet sitesindeki linkini paylaşarak, yönetmelik için "gerçeğin beklenenin ötesinde olduğunun belgesi" değerlendirmesinde bulundu.

Sağlık personelinin soruşturulması ve "malpraktis" davalarından doğan tazminatın rücu edilmesine ilişkin yönetmelik hakkında bilgiler veren Koca, şunları kaydetti:

"Sağlık çalışanlarının soruşturma izninin verilmesi ve tazminat konularında yetkili Mesleki Sorumluluk Kurulu kurulmuştur. Devlet üniversitesi kadrosundaki öğretim elemanları dışındaki sağlık çalışanlarının tıbbi iş ve işlemleri dolayısıyla yapılan şikâyetler, ilgili savcılıklar tarafından soruşturma izni için Kurula gönderilecektir. Özel sağlık kuruluşlarında çalışan sağlık personeli ile serbest meslek icrasında hekimlerin soruşturulması da Kurulun iznine tabidir. Kurul bu şikâyetlere ilişkin ön inceleme yaptırarak soruşturma izni verilip verilmemesine karar verecektir. Kurulun soruşturma iznine ilişkin verdiği karara karşı Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz edilebilecektir.

Kamu idarelerince tazminat ödenmesine hükmedilen durumlarda, ilgili sağlık meslek mensubunun görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmasının sebebiyet verdiğine dair kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı olmadığı sürece rücu işlemi uygulanmayacak. Tıbbi işlem ve uygulamalar sebebiyle idarece ödenen tazminatın ilgili sağlık personeline rücu edilmesi; ancak kasten görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullandığı kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı ile tespit edilmesi halinde mümkün olabilecek."

Mahkemece hükmedilen tazminatın ancak belirtilen şartların varlığı halinde rücu edilmesinde, ilgili sağlık personelinin kusur oranı gözetilerek rücu miktarının Kurul tarafından belirleneceğini bildiren Koca, Kurul üyelerinin, rücu konusunda verdikleri kararları sebebiyle kesinleşmiş yargı kararı olmadıkça mali ve idari yönden sorumlu tutulamayacağını belirtti.

Bakan Koca, bu mevzuat çerçevesinde başta hekimler olmak üzere bütün sağlık çalışanlarının "malpraktis" baskısı yaşamadan mesleklerini bilimsel çerçevede özgürce ifa etme imkanına kavuştuğunu savunarak, "Hekimlerimiz de hakimlerimiz gibi korunmuş, dünyada benzeri olmayan bir güvenceye kavuşmuştur" görüşünü paylaştı.