İzmir depreminde 37 kişinin enkaz altında kalarak can verdiği Ali Rıza Bey Apartmanı davası başladı. Rıza Bey Apartmanı Fenni Mesul Müdürü olarak tutuklu yargılanan Ali Serdar Bayram, SEGBİS üzerinden verdiği ifadede mesul müdür olarak imzayı formaliteden attığını söyledi. Duruşma 10 Eylül'e ertelendi.

Rıza Bey Apartmanı davası başladı: Müdür imzayı formaliteden atmış

BERKAY SAĞOL

İzmir’de geçen yıl 30 Ekim’de meydana gelen 6.9 büyüklüğündeki depremde yıkılan, aralarında çocukların da olduğu 37 kişiye mezar olan Rıza Bey Apartmanı’na ilişkin dava başladı. Apartmanın mimari müellifi ve fenni mesulü Ali Serdar Bayram, inşaat mühendisi Tamer Paker, gözetmen Durak Kayar ve müteahhit Hasan Hüseyin Özkan'ın tutuklu yargılandığı davada, 9 sanık hâkim karşısına çıktı.

Duruşma 10 Eylül tarihine ertlenirken, depremde iki çocuğu, iki yeğeni ve annesini kaybeden Hüseyin Bilgin Yücel duruşma salonunda fenalaştı.

Sanıklar hakkında 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmak' suçundan 20'şer yıl hapis istenirken, ifadesi alınan tutuklu sanıklardan mimar Ali Serdar Bayram, "150 gündür cezaevindeyim ve hala neden cezaevinde olduğumu sorguluyorum. Bu olayın meydana gelmesinden dolayı çok üzgünüm. Mimarı görülmeme rağmen bu projeyi ben çizmedim. Fenni mesul olarak görülüyorum ama böyle bir sözleşmem yok. Sadece imza attım. Rıza Bey Apartmanı'nın inşaatının devam ettiği yıllarda İzmir'de bile değildim" dedi.

“RAPORU GİZLEMEDİM”

Geçmiş dönemlerde Rıza Bey Apartmanı'nda yöneticilik yapan tutuksuz sanıklardan A.A., "2012 yılında eşimden boşandım, apartman yöneticiliğini de bıraktım ve başka yere taşındım. Eski eşim ve çocuklarım binada oturmaya devam etti. Depremde 2 çocuğumu kaybettim. Davacı olmam gerekirken davalı konumuna düştüm. 2005 yılında yaşanan depremin ardından bazı kolonlarda çatlaklar meydana geldi. Belediye tarafından deprem analiz raporunda binanın kentsel dönüşüme girmesi veya güçlendirilmesi konusunda tavsiye kararı verildi. Bu raporu kesinlikle kimseden gizlemedim, alıp binanın girişindeki panoya, herkesin görebileceği bir yere astım. Bunun ardından binanın depreme dayanıklı olup olmadığı konusunda Dokuz Eylül Üniversitesi'nden rapor almak için toplantı yaptık. Toplantıda yeterli çoğunluğu sağlayamadığımız için rapor başvurusu yapamadık. Söylendiği gibi binanın çürük raporu yoktu. Ağır tonajlı araçlar geçtiği zaman binada sallantılar oluyordu" dedi.

Rıza Bey Apartmanı’nda yakınlarını kaybeden aileler ise sorumlu olan herkesin yargılanmasını ve hak ettiği cezayı almasını talep etti.

Duruşma 10 Eylül'e ertelendi.