Rodin, Antalya Kültür Sanat’ta
Fotoğraf: Antalya Kültür Sanat

Gizem ERTÜRK

Tutkunun heykeltıraşı olarak bilinen Fransız sanatçı Auguste Rodin’in eserleri Antalya Kültür Sanat’ta ziyaretçilerini bekliyor. Antalya Kültür Sanat daha önce Picasso ve Andy Warhol sergilerine de ev sahipliği yaptı.

31 Temmuz’a kadar açık olacak “Tutkunun Heykeltıraşı Rodin - Erbil Arkın Özel Koleksiyonu’ndan Bir Seçki”; 2006’da Sabancı Müzesi’nde açılan “Heykelin Büyük Ustası Rodin İstanbul’da” adlı sergiden sonra Türkiye’ye gelen ikinci Rodin sergisi olma özelliği taşıyor.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın 140’ncı kuruluş yıldönümü dolayısıyla, Girne’de bulunan Arkın Yaratıcı Sanatlar ve Tasarım Üniversitesi (ARUCAD) ve The Arkın Rodin Collection Gallery iş birliği, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle düzenlenen sergide Kıbrıslı iş insanı Erbil Arkın’ın özel koleksiyonundan derlenen 22 eser Antalyalı sanatseverlerle buluşuyor.


Sergide Rodin’in kariyeri boyunca dönüm noktalarını oluşturan birçok eser yer alıyor. Sanatçının ilk sergileme girişimi olan ancak 1864 Paris Salonu’na kabul edilmeyen ‘Kırık Burunlu Adam’ büstü, 1875’te ürettiği ve çok gerçekçi olduğu için doğrudan modelden kalıp alınarak uygulandığı eleştirilerine uğrayan ‘Tunç Çağı’, Cehennem Kapıları adlı yapıt için üretilmiş ve sonra her biri teker teker ikonlaşmış ‘Öpücük’, ‘Düşen Adam’, ‘Eve’ adlı eserler bunlardan bazıları.
Erbil Arkın’ın İngiltere’de güzel sanatlar eğitimi aldığı yıllarda başlayan ve giderek tutkuya dönüşen Rodin hayranlığının sonucunda şu an 27 eserden oluşan koleksiyonundaki 5 eserin getirilememe sebebi ise, ağırlığından dolayı taşımasında meydana gelebilecek olası hasarlar olarak açıklandı.

Sergide en sık sorulardan biri de eserlerin gerçek olup olmadığıyla ilgili oldu. Sergide bize rehberlik yapan Antalya Kültür Sanat Sergiler ve Etkinlikler Koordinatörü Seray Kantarcıoğlu aynı soruyu İlber Ortaylı’nın da sorduğunu ve gördükten sonra ikna olduğunu söylüyor.

Rodin ile ilgili en çok merak edilen konulardan biri ise şüphesiz Camille Claudel ile yaşadığı toksik ilişki… Rodin’in sevgilisi, ilham kaynağı ve en yetenekli öğrencisi olarak bilinen Camille’in akıl hastanesinde harcanan hayatı adeta sanat tarihinde neden hiç büyük kadın sanatçı adının geçmemesinin yanıtı gibi. Camille, doktorlar tarafından defalarca iyileştiği tescillenmesine rağmen ailesi tarafından izin verilmediği için 30 yıldan fazla süre akıl hastanesinde kalarak orada hayatını kaybetmişti. Sergideki bazı eserlerde Rodin’in o klasik kaslı, erkeksi görüntüsünün dışına çıkan zarif ve estetik dokunuşların çok net bir biçimde Camille Claudel imzası taşıdığını su götürmez bir gerçek olduğunun altını çiziyor Seray Kantarcıoğlu…

Avrupa sanatının köklü heykel geleneğini 19’uncu yüzyılın romantizminden 20’nci yüzyıla ve modern çağın büyük sanat serüvenine taşırken, izleyenleri antik söylencelerin içinden geçen bir yolculuğa çıkaran sergide 22 eser yer alıyor.