Putin perşembe sabahı Ukrayna’nın işgali emriyle neredeyse unutmak üzere olduğumuz korkunç savaş hafızasını bütün çirkinliğiyle canlandırdı. Avrupa ve Amerika haftalardır sürdürdükleri tatlı su muhalefetine devam ederken beklenen şey oldu ve Rus ordusu Ukrayna’ya topyekün saldırdı.

Türkiye gibi komşu ülkeler için çok riskli bir dönem. NATO üyesi olmak ne kadar güvenli henüz test edilmiş değil ve umarız test edilmez. Çünkü 80 yıl önceki başka bir psikopat asla işgal etmeyeceğiz dediği Polonya’ya saldırmıştı. Durumun sadece bir kişinin psikolojisinden kaynaklanmadığını mutlaka unutmamak gerek. NATO’nun doğuya genişlemesinin Rusya’yı rahatsız etmesi anlaşılır bir durum. Bu tarz karşılıklı blöflerde belirleyici olan iki tarafın insanlara ne kadar değer verdiği oluyor. Yani geçen hafta da bundan sonra da Putin’in geniş can kaybına yol açabilecek daha korkunç işler yapabilme ihtimali maalesef daha yüksek. Bunun Biden ya da Johnson’ın yaşı ve kişiliğiyle de pek ilgisi yok.


***

Ukrayna’da pek çok dostumuz var ve onlara destek olmamız gerekiyor. Rusya’da da aynı şekilde destek olmamız gereken, savaşa karşı olan ve sesini çıkaran dostlarımız var. Görünen o ki diplomasinin bittiği yerde Rusya’ya karşı dolaylı yaptırımlar deneniyor ve denenecek. Hem Biden hem Johnson, Amerika ve İngiltere’deki Rus finansal varlıklarını hedef alan bir takım yaptırımları duyurdular.

Johnson İngiltere’de parası veya mülkü bulunan 100 Rus milyonerinin varlıklarının dondurulacağını, 4 büyük Rus bankasının İngiltere bankacılık sistemine erişiminin durdurulduğunu, Rus devlet havayolu şirketinin İngiltere’ye uçuşlarına izin verilmeyeceğini ve aynı yaptırımların Beyaz Rusya’ya da uygulanacağını duyurdu. SWIFT yada uluslararası para transferini kolaylaştıran sistemden Rusya’nın çıkarılması meselesi ise etkin olacağı bilinmesine rağmen kaçınılan bir tedbir. Çünkü sopanın bi ucu da diğer ülkelere dokunacak.

Bu tedbirlerin Putin’i Ukrayna işgalinden vazgeçireceğini düşünenler olabilir. Bana çok inandırıcı gelmiyor. Ancak bir suçu cezalandırmak amaçlı bu tedbirlerin başka suçlara yol açmaması önemli. Bunlardan birisi İngiltere bankalarına Rus vatandaşlarının para yatırmalarına sınırlama getirilmesi. Sınır aslında zengin ülkelerde dahi çok küçük bir azınlığı ilgilendirecek kadar yüksek: 50 bin Sterlin! Güçlü Türk Lirası cinsinden ifade etmeye kalkarsak 1 milyon lira dolayında bir meblağ.

***

Bu tür yaptırımların genel kamuoyu dilinde bu detayı atlayıp dümdüz Rus düşmanlığına dönüşmesi çok olası. Genel olarak içinde olduğumuz durumun Rus düşmanlığına yol açması zaten kaçınılmaz görünüyor.

Boris Johnson’un kendi aile geçmişine baktığımızda da bunun izleri var. Aksi takdirde kendisini Boris Johnson değil Boris Kemal olarak tanıyacaktık. Büyük dede Ali Kemal öldürülünce İngiltere’ye geri dönen büyük babaannesi ve çocukları kızlık soyadı Johnson’u tercih etmişler. Nedeni Osmanlı’nın Almanya ile birlikte karşı safta yer alması. Sokakta tacize uğramamak için alınmış bir tedbir yani. İlginç olan bir detay da ‘Boris’in en yaygın Rus isimlerinden biri olması.
Şimdi aynı şeyi başka Borisler, Alexandrlar, Maximler ve Olgalar yaşamasın diye sakin ve dikkatli olmak gerekiyor. Sonuçta 145 milyon Rus’un bu suça ortak olmadığını biliyoruz. Herkes için hayırlısı Russofobinin Nazilerle gittiği yerde kalması.