"Merhaba. Bugün haşere kontrolünden söz edeceğiz... Hamam böceklerinin istilasından hiçbir ev azade değildir. (Ekranda vahşi bir böcek animasyonu ses efekti eşliğinde belirir) Ovvvvvv yahut da bir karasinek açık pencereden eve girdiğinde... (yine uçan bir sinek animasyonu, vızıltısıyla ekranda belirir.) Hepimiz devasını biliyoruz: Sineklik veya terlik. (Başroldeki oyuncu bir elinde sinek öldürmekte kullanılan plastik zımbırtıyı, öteki elinde de terliği gösterir.) Peki hamam böcekleri ve kara sinekler çok büyükse, çok saldırgansa ne yapacağız? (Stüdyoya insan boyutlarında böcek-sinek kostümlü insanlar girer, sonra fırtınalar kopar) Ben bu tür durumlarda bir silahı tercih ederim... (ekranda ateşli silahlara evet yazısı)."

Bu bir video. Sosyal medyada şimdilerde biraz güçleşse de bulabileceğiniz türden. Videodaki kurgunun baş rol oyuncusu olarak 'büyük böceklere' dersini veren Aleksey Navalnıy. Yani son günlerde liberal dünyanın Rusya Federasyonu'nda muhalefeti sırtlamasını umduğu isim...

Navalnıy'in 'sertifikalı milliyetçi' vurgusuyla sunulan videosu, 'Ulusal Rus Kurtuluş Hareketini kurduğu günlerden. Fakat şimdilerde Batı medyasına 'politikaya girdiğindeki görüşlerin aynısına sahip olduğunu' söylediğini not etmeli. Doğrusu videoyu 6 Ocak'ta ABD Kongresini basan boynuzlu şamana göstersek, benimseyeceğini tahayyül etmek mümkün.

Navalnıy, videodan anlaşılacağı üzerine tek başına önemsiz bir aşırı sağcı. Ancak ABD devletinin 'Trump kaosunu' dindirirmişken, Soğuk Savaş sonrasında elini kolunu sallayarak giremediği için 'bitmemiş hesabını' somutladığı Rusya'da, 'fırtınayı' tetiklemesini umduğu liberal isim olmasından ötürü önem taşıyor.


FIRTINA TETİKLEYİCİSİ...

'Yolsuzluk savaşçısı', muhalif blogcu ve Batı'nın sahiplendiği Rus muhalifi Navalnıy, 2020 Ağustos'unda Rusya Federasyonu'nun Omsk kentinden başkent Moskova'ya dönerken şu hayli gizemli 'noviçok' isimli ultra ölümcül madde ile zehirlendiği iddiasıyla dünya gündemine oturdu. Önce Omsk'ta tedavisi başladı. Kremlin, eşinin Putin'e mektubu üzerine Navalnıy'ın Almanya'ya gitme talebine olumlu yanıt verdi. Rus muhalif, zengin oligarkların desteğiyle özel jetle Berlin'e taşındı.

Rus muhalifi, kendisini bizzat Putin'in zehirlettiğini iddia ediyor. Fakat zehirlenmenin kaynağı hayli karışık. Önce Oms'ta havaalanında içtiği çay/kahve, sonra iç çamaşırı, daha sonra da uçakla Berlin'e 'kanıt' diye taşınan bir şişe su gibi iddialar sökün etti. Meselenin muhatabı Almanya henüz bir kanıt sunmadı. Konu, Suriye'deki kimyasal silah fiyaskolarının muhatabı BM'ye bağlı OPCW'ye bile taşındı.

Navalnıy elbette ki ultra ölümcül 'noviçok'u mağlup etmeyi başardı. Ve hatta KGB'nin devamı FSB'den -artık ne kadar amatör bir teşkilatsa- kendisini zehirleyen ajana sahte bir kimlikle telefonda suçunu 'ifşa ettirmeyi' bile başardığını söylüyor. On parmağında on marifet olduğu açık.

Serüveni bu 'zehirlenme' ile bitmedi elbette. Almanya'dan Rusya'ya 'cesur dönüşünü' de 2013'te yolsuzluk ve dolandırıcılık davalarından aldığı -AİHM'nin 'siyasi motif' bulunmadığına hükmettiği- mahkumiyetlerden ötürü, şartlı tahliyesini ihlal koşullarına mükemmel biçimde ayarladı. Tabii ABD'de Biden yönetiminin göreve başlamasına
da...

Dönüşü 'kusursuz fırtınayı' tetikleyecek şekilde 'muhteşem oldu'. Batı odaklı canlı yayınlarla desteklendi. Rusya kanunları uyarınca şartlı tahliye koşullarını -aslında defalarca tekrarladığı- ihlalden tutuklandı. Tabii ki Rus liberal muhalefetinin serbest bırakılması talebiyle ilki 23 Ocak'ta iki hafta üst üste Rusya'nın 122 şehrinde protestolarla sokağa dökülmesine vesile oldu. İlk protestolardan sonra 'Putin'in Sarayı' temalı fotomontajlarla dolu videonun yayınlanması ise ikinci protestodaki tepkileri artırmayı başardı. Bir grup gazeteci Krasnodar'daki Gelencik'e gidip henüz inşa halindeki bir otele benzeyen binayı görüntüleyene dek dünya çapında 100 milyondan fazla insan tarafından youtube'dan izlemişti bile.

ÇOK RENKLİ NAVALNIY'IN DİŞ ÇÜRÜKLERİ

Navalnıy, Rusya'da LiveJournal blogu ile 'soruşturmacı gazetecilik' geçmişi olan bir isim. Aktif politikaya Rus liberallerinin Yabloko partisinde atıldı. Ama aşırı milliyetçi görüşleri nedeniyle partiden atıldı. 'The People' (Halk) hareketini yaratıp Güney Kafkasya asıllı yurttaşları 'diş çürükleri' ve 'hamam böcekleriyle' kıyasladığı girişteki gibi alenen ırkçı videolar üretti. Rusya'daki işçi göçmenlerin çoğunluğunun kaynağı olan Orta Asya ülkeleriyle vize rejimi getirilmesini savundu. Asyalılar yerine örneğin 'beyaz' Almanların ülkede hoş karşılanması gerektiği görüşünü vaaz etti. Pek nahoş bir durum yarattığından zamanla kendini 'aklamaya' da çabaladı. Fakat en son ağustosta gittiği Almanya'da Der Spiegel'e "Politikaya girdiğimde sahip olduğum görüşlerin aynısına sahibim" demesi sorun tabii. Bu sorun tıpkı 'diş çürükleri ve hamam böcekleri' öyküsünün gizlenmesinde olduğu gibi dünya kamuoyundan gizlenirse ne ala.

Navalnıy'ın kurduğu 'Yolsuzluk Karşıtı Vakfı' ile Yeltsin sonrasında dizginlenseler bile yok edilmeyen oligarkların kirli çamaşırlarını sermesiyle ve bu kişilerin Putin ile bağlarına işaret etmesiyle tanınırlık sağladığı muhakkak. Ukrayna'daki renkli Meydan devrimi ile bağlantılı bir burs alarak 2010'da Yale Üniversitesi'nin 'world fellows' programı için ABD'ye gitti. 2013'te onu Moskova belediye başkanlığı yarışında gördük, ki Sergey Sobyanin'in ardından yüzde 27'yle ikinci sırada gelmeyi başardı. 2018'de kereste şirketi Kirovles ve kozmetik şirketi Yves Rocher'deki dolandırıcılık mahkumiyetlerinden ötürü seçime girmesine izin verilmedi. Ancak AİHM bu davada 'politik motif' saptamadı. Navalnıy 2019'daki yerel seçimlerde 'akıllı seçimler' diye bir taktikle Putin'in eski partisi Birleşik Rusya dışındaki her adayın her yerde desteklenmesine yöneldi. Rusya Komünist Partisi ile Liberal Demokratlar, Birleşik Rusya'ya karşı başarılar elde etmelerinde Navalnıy'ın taktiğinin öneminin olmadığını söylüyorlar.

Navalnıy'ın ekonomiye dair görüşleri özelleştirme ve serbest piyasanın pekiştirilmesi odaklı. Yoksulluktan bahsetse de işçi sınıfına dair 'küçümseyici' bir söylemi var. Rusya'da daha ziyade orta sınıftan sıkı anti-komünist liberallerin sahip çıktığı Navalnıy'ın arkasında da Yeltsin döneminde SSCB'yi yağmaladıktan sonra Putin'in gömdüğü oligark Mikhail Hodorkovsky ile eski Merkez Bankası Başkanı Sergey Aleksaşenko'ya uzanan isimler bulunuyor.

Navalnıy, dış politikada Kremlin'in Suriye ve Ukrayna'daki tutumunu eleştiriyor. Tabii Kırım'ın 1950'lerden önce olduğu gibi Rusya Federasyonu'na geri dönmesini desteklediği için Batı için bir parça 'pürüzlü'. Çeçenya gibi cumhuriyetlerin birlikten atılması için 'Kafkasya'yı beslemeyi durdur' motto'su da eksik değil.

DEJA VU: 2010 PROTESTOLARI

Doğrusu Rusya'ya dönüşüyle tetiklediği gösteriler bana 2010'daki protesto dalgasını anımsatıyor. Elbette aradan geçen zamanda değişen koşullar da düşünülürse farklılıkları var. 2010'daki dalgada sokağa çıkan orta sınıfa, bu tarihi anımsamayan çocukların yanı sıra küçük burjuvazi ve işçi sınıfı da eklenmiş görünüyor. Devlet kapitalizmi Rusya'yı 1990'lardaki 10 yıllık çöküşten kurtarmış olsa da, tümüyle deva olamadığı sorunlara pandeminin eklendiği aşikar. Ve Putin yönetiminin herkese ücretli izin, bedava aşı, ailelere ve sağlık çalışanlarına mali desteği artırması da sorunları çözmüş değil. Bitirilemeyen yolsuzluklar, giderek dizginlenmesi güçleşerek kırmızı çizgiyi zorlayan oligarklar, yaşam kalitesinin artmasına rağmen yetersizliği, emeklilik reformunun yarattığı hoşnutsuzluklar yerli yerinde. Rusya'nın Batı dünyasına benzeri zorlukları var. Ve Eylül'de de Duma seçimleri.

Fakat bana kalırsa, tüm bunları SSCB'den çıkan 'özgül örnek' olarak Rusya Federasyonu'nu ancak hiç anlamayanlar Navalnıy'a yorabilir. Navalnıy'ın alıcısı Rusyalılar'dan çok Batı dünyası. ABD'nin ise zaten Nikolay Platoşkin, Azat Miftakhov yahut Sergey Udaltsov gibi solculara bakması mümkün değil.

Rusya'ya hoşnutsuz diaspora, İngilizce konuşan liberallerden bakarak 'yaratıcı yıkım' umanlar, SSCB'nin yıkımının yarattığı cehennemi idrak edemeyenler, Rusların Navalnıy'a değil 'Stavka'ya bakacağını da kestiremez. Hiçbir zaman Batı tipinde 'liberal cennet' olmamış Rusya'da devlet kontrolündeki eğitim ve sağlık hakkını, çok kimlikli ve çok uluslu yapıyı tahayyül edemeyenler de 'elmalarla armutları toplamaya' kalkışabilir.

Bu koşullarda dikkatlerden kaçırılan Putin'in yanıtı Davos'ta geldi. O konuşmayı da haftaya bırakalım.