İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, SADAT ile ilgili haberleri nedeniyle Cumhuriyet gazetesi yazarı Işık Kansu ve Cumhuriyet yöneticileri hakkında soruşturma açtı. Soruşturma, gazetenin SADAT’ın suikast ve gayri nizami harp dersi verdiğine ilişkin haber ile “İktidarın SADAT sessizliği”, “SADAT Soruşturulsun” başlıklı haberleri nedeniyle geçen mart ayında açıldı.

SADAT haberleri nedeniyle Cumhuriyet’e soruşturma

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu, organize Suç örgütü lideri Sedat Peker’in, Suriye’de şeriatçı terör örgütü El Nusra’ya silah ve malzeme taşıdığını ileri sürdüğü SADAT ile ilgili haberleri nedeniyle Cumhuriyet gazetesi yazarı Işık Kansu ve Cumhuriyet yöneticileri hakkında geçen mart ayında soruşturma açtı.

SADAT’ın suç duyurusu üzerine harekete geçen savcılık, ifade almak üzere geçen hafta tebligat yollarken, soruşturmasını, Cumhuriyet’in SADAT’ın suikast ve gayri nizami harp dersi verdiğine ilişkin haber ile “İktidarın SADAT sessizliği”, “SADAT Soruşturulsun” başlıklı haberleri nedeniyle açtı.

Savcılığın soruşturmasına neden olan SADAT’ın Işık Kansu ve Cumhuriyet gazetesi yöneticileri hakkındaki suç duyurusunda, SADAT ile ilgili şu bilgiye yer verildi:

"Cumhurbaşkanı’nın özel ordusu, muhafız gücü, fedaisi, mayfası ve saire değildir. Silahlı bir gücü yoktur. Suikastçi yetiştirmez, fakat yurt dışındaki ülkelerin resmi makamlarının talebi üzerine, güvenlik güçlerine suikasti nasıl önleyeceğine ve ülkesi düşman tarafından işgal edilirse düşmana karşı gayri nizami usuller ile nasıl mücadele edileceğinin eğitimi verme imkanına sahiptir.”

SADAT’ın suç duyurusunda, SADAT ile ilgili dile getirilen “devlet yetkilileri ve savcıların suskun olduğu” iddialarının da gerçeği yansıtmadığına değinilerek, Cumhuriyet gazetesi yöneticileri ve SADAT ile ilgili yazıları kaleme alanların “iftira, hakaret ve suç isnadı suçları başta olmak üzere, Cumhurbaşkanı’na hakaret, devlet kurumlarına saldırı” gibi suçlamalarla soruşturma açılmasını istendi.

PUSU, BASKIN, YOL KAPAMASI, TAHRİP, SABOTAJ

SADAT Yönetim Kurulu Başkanı Melih Tanrıverdi, bu yıl başında Cumhuriyet’te yayımlanan haberler üzerine şirketin resmi sitesinden bir açıklama yapmış, SADAT’ın, uluslararası alanda silahlı kuvvetlerin ve iç güvenlik güçlerinin organizasyonu amacıyla, stratejik danışmanlık, özel savunma ve güvenlik eğitimleri ile donatım alanlarında hizmet verdiğini belirterek, “İslam ülkeleri arasında savunma ve savunma sanayii işbirliği ortamı oluşturmak ve İslam dünyasının kendine yeterli bir askeri güç olarak da dünya süper güçleri arasında hak ettiği yeri almasına yardımcı olmak misyonuna sahip” olduğunu kaydetmişti.

Açıklamada, bir “yerli ve milli” şirket olarak SADAT’ın “bölgesel güç olmaktan küresel güç olmaya doğru ilerleyen Türkiye Cumhuriyeti’nin hedeflerine katkı sağlayacak bu çalışmalar sebebiyle uluslararası güçler tarafından rakip görülmesi ve hedefe konulmasının çok doğal” olduğuna değinilerek, “Şirketimiz bu gerçeğin bilincinde olarak yola çıkmış ve bu bilinç ile çalışmalarını yürütmektedir” denilmişti.

Açıklamada, SADAT’ın “gayri nizami harp teşkilatlanması ve bu teşkilatın unsurlarının pusu, baskın, yol kapaması, tahrip, sabotaj ve kurtarma-kaçırma harekâtı ile bu harekâta karşı koyma faaliyetlerinin eğitimini verdiği” de bir kez daha kabul edilmişti.

Ayrıca şirketin, Türkiye Cumhuriyeti’ne dost ve müttefik ülkelerin silahlı kuvvetleri ve polis teşkilatlarına stratejik danışmanlık hizmeti sunduğu kaydedilmişti.