‘Kabus bitti’ diyerek göreve başlayan Lula’nın işbaşına gelmesiyle gözlerin çevrildiği Latin Amerika’daki "2. pembe-kızıl dalga" bir önceki dalganın kazanımlarının üstünden yükseliyor. Lula'nın ilk icraatlarından biri Petro ile birlikte, yağmalanmaya başlanan Amazon Ormanları’nı kurtarmak oldu. Solcu liderler, sağın yarattığı tahribatı onarmak için önemli adımlar atıyor.

Sağın enkazını sol temizliyor
Lula, yemin töreninin ardından Kolombiya Devlet Başkanı Pedro ile Amazon’u korumak için anlaşmaya vardı. (Fotoğraf: Depo Photos)

Dış Haberler

Sol-sosyal demokratların işbaşına geldiği Latin Amerika’daki 'ikinci pembe dalga' 2000-2010 arasındaki "birinci pembe dalga"nın yarattığı kazanım ve tecrübeyle yükselmeye devam ediyor. Liderler, sağcı başkanların büyük tahribatlar yaşattığı alanlarda yapısal politikalara imza atıyor. Brezilya Devlet Başkanlığı görevine başlamasının hemen ardından yoksullara yardım yapılmasını içeren kararnameyi imzalayan Lula da Silva, diğer yandan da Kolombiyalı mevkıdaşı Gustavo Petro ile de aşırı sağcı başkanı Jair Bolsonaro'nun Amazon ormanlarını yağmaya açan politikasına karşı ortak mücadele kararı aldı. Silva ile görüşmenin fotoğrafını Twitter hesabından paylaşan Petro, "Amazon ormanlarını insanlık lehine kurtarmak için büyük bir anlaşma" ifadesini kullandı.

YILLAR SONRA BARIŞ

Gelir eşitsizliğine karşı bayrak açan solcu liderler toplumsal eşitlik, adalet, çalışma hayatı gibi konularda birçok önemli adım attı. Kolombiya’da Gustavo Petro yönetiminin başa gelmesiyle yıllar sonra ilk defa ülkede barış rüzgârları esmeye başladı. Petro hükümeti, Ulusal Kurtuluş Ordusu’nun da (ELN) bulunduğu beş silahlı örgüt ile ateşkes anlaşması yaptı. Petro'nun işbaşına gelmesiyle "düşman komşular" Kolombiya ile Venezuela arasında ilişkiler yeniden başladı.

PEMBE DALGA NEDİR?

'Pembe dalga' terimi Latin/Güney Amerika'da 2000'li yılların başından itibaren peşi sıra sol-sosyal demokrat liderlerin işbaşına gelmesini tanımlamak için ortaya atıldı. 1999'da Hugo Chavez'in Venezuela'nın başına geçmesinin ardından 2000’de Şili’de Ricardo Lagos, 2002’de Brezilya’da Lula, 2005’te Bolivya’da Evo Morales, 2006’da Ekvator’da Rafael Correa, 2008'de Paraguay'da Fernando Lugo seçim zaferleri kazandı.

"İkinci pembe-kızıl dalga" ise 2018’de Meksika’da Luiz Obrador’un başkanlık koltuğuna oturmasıyla başladı. 2019'da Arjantin’de Alberto Fernandez, 2020’de Bolivya’da Luis Arce, 2021'de Honduras'ta Xiomara Castro, 2021'de Şili'de Gabriel Boriç ve Kolombiya'da Gustavo Pedro izledi. Lula’nın 1 Ocak 2023'te Brezilya Devlet Başkanlığı koltuğuna oturmasıyla sol yönetimler bölgenin dört bir tarafına yayıldı.

***

•MEKSİKA: 2018’de başa sosyal demokrat lider Andreas Manuel Lopez Obrador geldi. Seçim vaadi olan ‘görev onayı’ için iki yıl sonra referandum yapıldı ve sandıktan yüzde 90 destek çıktı. Obrador son olarak Peru ve Bolivya’da görüldüğü üzere Latin Amerika’daki krizlerde üstlendiği rollerle ön plana çıktı.

•KÜBA: Emperyalistlerin çökertme girişimlerine karşı inatla sosyalizmi ayakta tutmak için direnen Küba’da Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel, Kolombiya ve Venezuela gibi ülkelerdeki krizlerde arabuluculuk yapıyor.

•HONDURAS: 2009’da ABD destekli darbeyle iktidardan uzaklaştırılan popülist Devlet Başkanı Manuel Zelaya’nın eşi solun adayı Xiomara Castro, 2021’in son aylarındaki seçimin galibi oldu.

•NİKARAGUA: ABD’nin Avrupa Birliği ile ortaklaşa koyduğu tüm yaptırım tehditlerine rağmen Nikaragua halkı, eski gerilla lideri olan Daniel Ortega’yı 2021’de devlet başkanı olarak seçti.

•KOLOMBİYA: Solun ortak adayı Gustavo Petro 8 Ağustos’ta göreve başladı. Petro, 1985 ile 2018 arasında en az 450 bin kişinin ölümüne neden olan iç çatışmaların sonlanması için beş silahlı grupla ateşkes imzaladı. Ayrıca Venezuela ile on yıllar sonra diplomatik temas sağladı.

•VENEZUELA: 2018’de seçimleri üst üste ikinci defa kazanan Devlet Başkanı Nicolas Maduro yönetimindeki ülke, bölgedeki solcu iktidarlarla işbirliğini artırma eğiliminde. ABD’nin ağır ambargosuna rağmen Küba, Nikaragua gibi ülkelere yakın dayanışma içinde.

•PERU: Peru’da 2021’de kurulan sandıktan solcu Pedro Castillo çıktı. Ancak Castillo, 7 Aralık’ta ülke oligarşisinin darbesiyle görevden alındı ve cezaevine konuldu. Castillo’nun yerine yardımcısı Dina Boluarte başa getirildi.

•BREZİLYA: Eski metal işçisi ve sendika lideri Lula da Silva, birçok yolsuzluk iddiasıyla gündeme gelen, emek karşıtı açıklamalarıyla bilinen, faşist Joir Bolsonaro’yu mağlup ederek, devlet başkanı oldu. Ülkede üçüncü Lula dönemi başlarken solcu liderin ilk icraatı yoksul halka yardım oldu.

•BOLİVYA: ABD destekli grupların ve ordunun müdahalesi sonrası 2020’de istifaya zorlanan Devlet Başkanı Evo Morales’in varisi Luis Acre, 2020’deki seçimlerde yüzde 55 oyla seçildi.

•ARJANTİN: Yıllardır ekonomik kriz ve yüksek enflasyonla boğuşan Arjantin’deki 2019 seçimlerinde sosyal demokrat Alberto Fernandez, sağcı Devlet Başkanı Mauricia Macri’nin yerine ülkenin başına geçti.

•ŞİLİ: 35 yaşındaki eski öğrenci lideri Gabriel Boric, sağcı aday Jose Antonio Kast’ı geride bırakarak, 2021 yılında seçimi kazandı. Boric’in en büyük vaadi darbeci Pinochet yasalarının feshedilmesiydi. Ülkede Anayasa’nın değiştirilmesi için mücadele sürüyor.