Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık emekçileri, koronavirüsün meslek hastalığı olarak kabul edilmesini talep etti.

Sağlık emekçileri Mersin'de bir araya geldi: Koronavirüs meslek hastalığı kabul edilsin!

BİRGÜN/GÜNEY

Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık çalışanları yeni tip koronavirüs (Covid-19) hastalığının sağlık çalışanları için bir an önce meslek hastalığı olarak kabul edilmesini istedi.

Aydın Tabibler odası Başkanı Operatör Doktor Esat Ülkü'nün hayatını kaybetmesi nedeniyle yapılan saygı duruşunun ardında açıklamayı yapan Mersin Tabibleri Odası Başkanı Dr. Mehmet Antmen, Covid-19 salgınının başlangıcından bugüne, bildirilen 50’si hekim olmak üzere 110 sağlık emekçisinin koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdiğine dikkat çekti.

Antmen, sağlık çalışanlarının diğer kesimlere göre koronavirüse 4-5 kat daha fazla yakalanma riski olduğunu, Türkiye'de ise 10 kat daha fazla hastalanma riski taşıdığını iddia etti.

“Covid-19, sağlık çalışanları için milenyumun ilk meslek hastalığıdır” diyen, Antmen,"Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve birçok Uluslararası örgüt, Covid-19 hastalığının meslek hastalığı olarak kabul edilmesi yönünde açıklama yapmıştır" dedi.

'130'A YAKIN ÜLKE MESLEK HASTALIĞI OLARAK KABUL ETTİ'

Antmen, İtalya, Almanya, Belçika, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri, Güney Afrika ve Malezya dâhil 130’a yakın ülke tarafından Covid-19'un sağlık çalışanları için meslek hastalığı olarak kabul edildiğini söyledi.

Antmen,şöyle devam etti:

"Sağlık Bakanı tarafından açıklanan verilere göre Covid-19 hastası sağlık çalışanı sayısı 40 bini geçmiştir. Bu sayının sadece semptom gösteren sağlıkçıların sayısı mı, yoksa semptom göstersin veya göstermesin PCR ve BT ile tanı konan tüm sağlıkçıların sayısı mı olduğunu ne yazık ki bilmiyoruz; ancak bildiğimiz bir şey var: hala enfekte oluyor, hastalanıyor, malul kalıyor ve ölüyoruz. Covid-19 pandemisi bizi çalışamayacak derecede yaktığında, bizlerde hasar bıraktığında, sağlığımızın olmazsa olmaz sosyal belirleyicisi olan “yaşamımızı idame ettirme sosyal güvencesi” istiyoruz.

Covid-19 pandemisi bizi öldürdüğünde, yaşamımıza mal olduğunda geride bıraktıklarımızın meslektaşlarımızın, sosyal sürdürülebilirliklerinin devam edebilmesini istiyoruz, dünyanın her tarafında verilen bu özlük hakkının ülkemizde de yasalaşmasının güvencesini istiyoruz."