Ankara’da Alevi kurumlarına yönelik saldırıların gerçekleşmesinin ardından Alevi dernekleri protestolar gerçekleştirdi. Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Aslan, saldırılarda iktidarın dilinin etkisi olduğunu söyledi.

Saldırıların sebebi iktidarın nefret dili
Fotoğraf: BirGün

Umut SERDAROĞLU

Alevilerin ibadet aynının ilk gününde Ankara’da Alevi kurumlarına yönelik eş zamanlı saldırı gerçekleştirildi. Ankara Mamak’ta kimliği belirlenemeyen bir kişi, Şah-ı Merdan Cemevi’nde ibadet sırasında saldırı gerçekleştirdi. Cemevine giren saldırgan etraftaki sandalyeleri içerdeki kişilere fırlattı. Saldırıda bir kişi yaralandı. Öte yandan Türkmen Alevi Bektaşi Derneği’nde bir kadın bıçaklı saldırıda yaralanırken Tuzluçayır Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Ana Fatma Cemevi, Gökçebel Köy Derneği, Türkmen Alevi Bektaşi Derneği, Batıkent Serçeşme Cemevi’ne yönelik saldırılar art arda yaşandı.

Saldırılara ilişkin açıklamalarda bulunan Demokratik Alevi Dernekleri Eş Genel Başkanı Musa Kulu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve AKP’li Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’ın toplumu tehdit ettiklerini söyledi. Kulu, “Bu saldırılar seçime giderken kaosa sürüklemenin bizi beklediğini gösteriyor. Sadece günübirlik ya da iki tane müptezelin yaptığı bir saldırı değil, aynı anda 5 ayrı yerde olayın yaşanması tamamen komplonun, projenin düğmesine basıldığı anlamına geliyor. Bunun başka izahı yok” ifadelerini kullandı.

Evrensel İnsan Hakları Derneği’nin (EİHD) saldırılara ilişkin yaptığı yazılı açıklamada ise, “AKP iktidarının bilinçli bir şekilde uyguladığı gerici siyasetinin sonucudur. Toplumun inançları, kültürleri ile ayrılmalarını sağlamak sömürü düzenlerinin sürdürülmesi için teminattır” denildi.

Saldırılar hakkında açıklamalarda bulunan Soylu, saldırıyı gerçekleştiren şahsın Eskişehir’e giderken Ankara Emniyet güçleri tarafından yakalandığını söyledi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise saldırıyla ilgili adli sürecin başlatıldığını açıkladı.

SALDIRIYA YÖNELİK PROTESTOLAR

Alevi kurumları, saldırıyı protesto etmek için sokaklara çıktı. Eylemler, İstanbul’da Gazi Cemevi Şahkulu Dergahı’nda, Ankara’da Tuzluçayır Meydanı’nda, İzmir’de Türkan Saylan Alsancak’ta, Adana’da ise Heykelli Parkı’nda gerçekleştirildi. İstanbul’da polis protestocuları ablukaya aldı.

Adana’daki eylemlerde Adana Alevi Platformu açıklamalarda bulundu. Adana Pirsultan Şube Başkanı Sevim Alkan, 2023 genel seçimleri öncesi kaostan ve çatışmadan beslenmek isteyen karanlık güçlerin harekete geçmesine zemin hazırlayan iktidarın şiddet dilinin farkında olduklarını ifade etti. Saldırıların daha büyük ve acı bir sonuca varmaması için başta demokrasi güçleri olmak üzere herkese görev düştüğünü söyledi.

AYRIŞTIRICI DİLİN ETKİSİ

Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan saldırıya dair BirGün’e açıklamalarda bulundu. İktidarın kullandığı ayrıştırıcı dilin saldırılarda etkisi olduğunu kaydeden Aslan, “Ülkeyi yönetenlerin siyasi diline bakıldığında kutuplaştıran, toplumu ayrıştıran ve belirli kesimleri yok sayan üslupların saldırılarda etkisi var. Devleti yönetenler, ülkenin sahibi olduğunu iddia edenler farklı toplumsal kesimlerin sinir uçlarına maalesef dokunmaya devam ediyorlar. Ancak Aleviler bu tür oyunlara bugüne kadar taviz vermedi, şimdi de vermeyecekler. Aleviler ve tüm vicdan sahipleri bu tür provokasyonlara karşı bir arada olmaya devam edecek” dedi.

Seçime yaklaşıldığında her türlü girişimin tekrardan yapılabileceğini belirten Aslan, “Ancak bu ülkenin vatandaşları demokrasiden, laiklikten uzaklaşmadan, bütün toplumsal kesimler sıkı sıkıya birbirine bağlanarak bu tür girişimlere karşı durması lazım. Yıllardır bu topraklarda, toplumun farklı kesimlerine yönelik oynanan oyunlar olabiliyor. Geçmişte de sıkça bu tür saldırılarla karşılaştık. Bu ülke topraklarında yaşayanların bunlara müsaade etmemesi lazım” ifadelerini kullandı.

Saldırıların art arda gerçekleşmesi hakkında konuşan Aslan, “İçişleri Bakanlığı’na şunu soruyoruz; bu saldırılar planlı mı yapıldı? Bugünün Türkiye’sinde Ankara’da farklı saatler ve farklı mekânlarda saldırılar yapılıyorsa, bunun planlı ve programlı bir saldırı olup olmadığının belirlenmesi İçişleri Bakanlığı’nın görevidir. Vicdanların rahatlatılması için bir an önce açıklamanın gerçekleştirilmesini talep ediyoruz” şeklinde konuştu.

AİHM KARARI UYGULANMALI

Saldırıya ilişkin BirGün’e değerlendirmelerde bulunan Kocaeli Çayıorva Abdal Musa Cemevi Dedesi Mesut Yıldırım, “Ankara’da yapılan saldırının birlik ve beraberliği bozmak için yapıldığını net bir şekilde ifade edebiliriz. Saldırının Muharrem ayının ilk gününde eş zamanlı yapılması sistematik bir saldırı olduğunu gösteriyor” dedi.

Alevilerin bu tür provokasyonlara gelmeyeceğini aktaran Yıldırım, “Aleviler sağduyulu insanlardır. Bu tuzağa düşmezler. Saldırıya yönelik yapılacak soruşturmanın takipçisiyiz. İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamanın sonuçlanmasını bekliyoruz” diye belirtti.

Alevi kurumlarına yönelik saldırıların sona ermesi için AİHM kararının iktidar tarafından uygulanması gerektiğini dile getiren Yıldırım, “Her zaman söylediğimiz gibi cemevlerine yasal statünün verilmesi lazım. Devletin resmi olarak buraları tanıması çok önemli. İbadethanelerimiz okullarda anlatılmalı, gerçekler insanlara gösterilmelidir. Cemevlerinin amacını bilmeyen, bilinç sahibi olmayan insanlar mevcut. Bu konuda devletin atacağı adımlar ile bu sıkıntılar giderilebilir” ifadelerini kullandı.

SİYASİLER CEMEVLERİNE YAPILAN SALDIRILARI KINADI

Halkların Demokrat Partisi (HDP), Alevilere ve Alevi kurumlara yapılan saldırıları kınadıklarını belirtti. HDP’nin sosyal medya hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Alevilere ve Alevi kurumlarına yönelik saldırılar iktidar cenahının Alevileri hedef alan söylemleriyle tetiklenmektedir. Bu saldırılar siyasal iktidarın Alevileri ötekileştirmesi, inançlarını yok sayması ve Alevi karşıtlığı üzerinden siyaset yapmasıyla doğrudan ilgilidir. İçişleri Bakanlığı’nın olayla ilgili bir kişiyi gözaltına almış olması olayı aydınlatma çabası değil bilakis olayın üstünü kapatmaktır. Zira bu kadar organize ve eşzamanlı bir saldırıyı bir kişinin yapması mümkün değildir” ifadelerine yer verildi. Açıklamada ayrıca “Ankara’daki Cemevi saldırılarının ardında hesapları olan karanlık güçler asla amaçlarına ulaşamayacaktır” denildi.

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, konuyla ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Ankara’da Alevi kurumlara yönelik eş zamanlı saldırılar karanlık bir provokasyon girişimidir. Yahudi ve Ermeni mezarlarının tahrip edilmesi, Alevi evlerinin işaretlenmesinden bağımsız değildir. Çorum Sivas Maraş bir daha asla! Demokratik, Gerçekten Laik Türkiye için birleşelim” ifadelerini kullandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise “ Muharrem ayında cemevine yapılan saldırı sadece Alevi yurttaşlarımıza değil, birliğimize ve bütünlüğümüze de yapılmıştır. 'Meczubun biri' denilerek geçiştirilemez. Saldırı ve arkasındaki güç tüm detaylarıyla ortaya çıkarılmalıdır" dedi. Öte yandan AKP Sözcüsü Ömer Çelik yapılan saldırıları kınadıklarını söyledi.

DERNEKLERDEN ORTAK BASIN AÇIKLAMASI

Alevi dernekleri tarafından yapılan ortak açıklamada, “Cemevlerimize saldıranlar, bu saldırıları planlayıp yönetenler bilsinler ki bizi demokrasi, özgürlük ve eşitlik mücadelesinden koparamayacaklar. Çünkü biz, baskıya ve her türlü şiddet politikasına boğun eğmeyiz. Savaş çığırtkanlığına ve her türlü çatışma diline karşı barışın ve kardeşliğin saflarında yer alırız. Bu saldırının tüm yönleriyle açığa çıkarılması için kararlılıkla mücadele edeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Hükümeti bir kez daha uyarıyoruz; Cemevlerini tanımayan ve Anayasal statüye kavuşturmayan, Alevileri her türlü insanlık dışı asimilasyon politikasına tabi tutan hakir gören aşağılayan yaklaşımlarınız bu saldırılara zemin hazırlamaktadır. Taleplerimizi kabul edin ve ibadethanelerimizi yasal statüye kavuşturun” ifadelerine yer verildi.