Koronavirüs tedbirleri kapsamında sunulan yasa tasarısında sosyal medya ağları için de yeni düzenlemeler getiriliyor. Yasaya göre devletin sosyal ağ sağlayıcıları üzerinde geniş kapsamlı bir denetim yetkisi olacak ve sosyal medyaya müdahaleyi daha da kolaylaştıracak

Salgın bahanesiyle sosyal medyaya denetim

Koronavirüs önlemleri kapsamında ekonomi ve sağlık alanlarında alınan önlemlere, hükümetin hazırladığı torba yasayla bir yenisi daha ekleniyor: Sosyal medya denetimi.

"Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Taslağı" adını taşıyan torba yasa teklifi, 5651 sayılı "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkındaki Kanun"da da değişiklikler öngörüyor.

BTK’YA BÜYÜK DENETİM YETKİSİ

Önümüzdeki hafta meclise gelmesi beklenen torba yasadaki kanun teklifine göre, BTK’nın Youtube, Facebook ve Twitter gibi sosyal ağ sağlayıcıları üzerinde, geniş bir kontrol yetkisi olacak.

Deutsche Welle Türkiye’de yer alan habere göre, değişiklikler uyarınca Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) sosyal ağ sağlayıcıları denetlemek için gerekli gördüğü taktirde olay mahalinde inceleme yapabilecek ya da yaptırabilecek. Kolluk kuvvetleri ve diğer kamu kurumlarının amir ve memurları BTK'ya ‘denetim desteği' sağlayacak.

Türkiye'den günlük erişimi bir milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcı, BTK ile adli ya da idari makamlarca gönderilecek tebligat, bildirim veya taleplerin gereğinin yerine getirilmesi ve kişiler tarafından yapılacak başvuruların cevaplandırılması için yetkili en az bir kişiyi Türkiye'de temsilci olarak belirleyecek. Belirlenen kişiler BTK'ya bildirilecek.

KULLANICI BİLGİLERİNİ AÇIKLAMA ZORUNLULUĞU

Sosyal ağ sağlayıcı, kullanıcılarının iletişim bilgilerine 'doğrudan erişilebilir' bir şekilde internet sitesinde yer verecek. BTK, sulh ceza hakimliğine başvurarak temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğini yüzde 59 oranında daraltabilecek. Sulh ceza hakimliğinin kararına karşın 30 gün içinde de temsilci belirlenmezse, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliği yüzde 95 oranında daraltılacak.

Sosyal ağ sağlayıcı, içeriklerle ilgili olarak kişiler tarafından yapılacak başvurulara, başvurudan itibaren en geç 72 saat içinde cevap vermekle yükümlü olacak. Cevap vermediği durumda 100 bin ile 1 milyon lira arasında para cezasına çarptırılacak. Sosyal ağ sağlayıcı, kendisine yapılan başvurularla ilgili BTK'ya düzenli rapor sunacak.

Sosyal ağ sağlayıcı, hukuka aykırılığı hakim ya da mahkeme kararıyla tespit edilen içeriği, bildirime rağmen 24 saat içinde kaldırmaz ya da erişimini kısıtlamazsa doğan zararların tazmin edilmesinden de sorumlu olacak.

“ADI SANSÜR, BAHANESİ SALGIN”

Meclis’e getirilmek istenen yeni torba yasada sosyal ağların sansür edilmesine ilişkin düzenlemeler bulunduğunu belirten CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “Youtube’u, Facebook’u, Twitter’ı, Instagram’ı baskı altına almak istiyorsunuz. Vatandaşı fişletmek yapmazlarsa fişi çekmek istiyorsunuz. Bunun ne alakası var salgınla, halka yardımla, ekonomik mücadeleyle? Adı sansür, bahanesi salgın. Salgınla mücadele adı altında gazetecileri, aydınları zindanda tutmaktan, düşünceyi cezaevine koymaktan, gazeteleri, sosyal medyayı sansürlemekten artık vazgeçin” ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE’NİN İÇİNDE BULUNDUĞU DURUM YÜRÜTMENİN PARANOYA HALİNDE OLMASIDIR"

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise dün Meclis'te düzenlediği basın toplantısında AKP’nin kanun teklifine ilişkin, en bilindiği WhatsApp olan çok sayıda haberleşme uygulamasının devletin denetimine alınacağının anlaşıldığını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:

”İnsanların WhatsApp yazışmalarını izlemek ve denetlemek akla nereden geldi merak ediyoruz. Akıl alır gibi değil. Evde kalıyorlar. Yetmez kimse ile iletişim de kurmasınlar. Bu işi fırsatçılığa dönüştürdüler" ifadelerini kullandı.