İzmir Kamp ve Karavan Derneği Başkanı Atilla Savaşçı, salgın sürecinde evde kalan yurttaşların doğaya yöneldiklerini söyledi.

Salgın tatil kültürümüzü değiştirdi

Koronavirüs salgını tedbirlerinin gevşetilmesiyle birlikte turizm sektörü de hazırlıklarını tamamladı. Salgından korunmak için sosyal mesafe kurallarının dikkate alındığı bu dönemde, hem kalabalıktan uzak olması hem de doğayla iç içe olma imkânı vermesiyle kamp çadırlarına olan talep arttı. Otel ve pansiyon gibi kalabalık tatil mekânlarından uzaklaşmak isteyenlerin, karavan ve kamp çadırlarına yöneldiği görüldü.

Maddi durumu daha iyi olan yurttaşlar karavanı tercih ederken daha düşük bütçe ile tatil yapmak isteyen yurttaşlar ise çadırlara yöneldi. Karavan üretimi yapan firmaların, Türkiye ve dünyanın birçok ülkesine siparişler artınca çalışmalarını tam kapasiteye çıkardığı kaydedildi. Kamp malzemeleri satan esnaflar ise virüsten evde kalan yurttaşların tedbirlerin gevşetilmesi sonrası kendilerini doğaya attıklarını ve satışların normal sezona göre 2-3 kat arttığını belirtti.salgin-tatil-kulturumuzu-degistirdi-739303-1.

İzmir Kamp ve Karavan Derneği Başkanı ve Ulusal Kamp ve Karavan Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Atilla Savaşçı, salgın sürecinde evde kalan yurttaşların doğaya yöneldiklerini belirterek, “İnsanların kampçılığa ve karavancılığa insanlar pandemiden öncede ilgi duymaya başlamıştı. İnsanların bir doğal ortam arayışı, yalnız kalma istemesi tamamıyla insanların benliğine oturdu. Ancak pandemiyle birlikte bu ilgi daha da hızlandı. Karavan üreten firmaların 9'uncu ve 10'uncu aylarını, bazılarının da üretimde seneyi kapattıklarını duyduk. Dolayısıyla bu da karavanlara yoğun bir talep olduğunu gösteriyor. Pandemiyle birlikte gelen bir korkudan ve sosyal mesafeden dolayı böyle bir artış mevcut” dedi.

İŞ ARTIK PARA KAZANMAKTAN ÇIKTI CAN KORUMA HALİNE GELDİ

Son olarak Savaşçı şu ifadelere yer verdi: “Pandemi başladı başlayalı ben yaklaşık 3 aydır Maydanoz koyu Venüs Kamp'ta yaşıyorum. Burada devamlı bir yaşam kurdum. Kendi kaldığım kampla ilgili örnekler vereyim. Kamp, Covid-19 salgını nedeniyle burada sabit yaşayanlar hariç herkese kapalıydı. Kamp denize sıfır olmasına rağmen burada sosyal mesafeye dikkat ediliyor. Maskeler belki sürekli takılmıyor ama bir sosyal mesafe kanunu olduğunu söyleyebilirim. Burada 26 tane karavan bulunuyor. Türkiye genelinde bütün kampçılarda bu sosyal mesafeyi yavaş yavaş kurmaya başladı. Ben birçoğuyla tek tek görüşüyorum. Mesela kafeteryasını açacak olanlar, masa aralıkları yaklaşık 3 metre civarında konumlandırıyor. Kamp içindeki marketlerde yalnızca kapıdan hizmet veriyor. Bütün kampçılar bu yıl kesinlikle önlem almaları gerektiğinin farkındalar. İş artık para kazanmaktan çıktı, can koruma haline geldi. Mesela bu kamp günübirlikçileri alıyordu ancak bu yıl dışarıdan sadece tanıdıkları kişileri alma gibi kararları var. Onları da randevu usulüyle kampa alacaklar. Bu yıl kamplarda fiyat artışları otomatik olarak var. Geçtiğimiz senelere göre kıyaslarsak eğer yüzde 30-40 civarında olduğunu söyleyebilirim. İstemeden de olsa fiyat artırıyorlar. Çünkü kampa gelecek olan kişi sayısı azalacağı için gelmeyenlerin ücretini de ortalama olarak almaya çalışıyorlar. Ancak kampların içindeki marketlerde ürünleri fahiş bir fiyata değil normal fiyatlarına satıyorlar. Ancak otellerdeki artışa bakıldığında kampların yaptıkları zamlar çok makul. Otellerin bazıları neredeyse yüzde 100 zam yapmış durumda.”