Salgında da depremde de işçi canının kıymeti yok
İzmir’de meydana gelen 6.9 şiddetindeki deprem sonrası acı haberler ardı ardına gelirken, birçok iş yerinde işçiler oluşan hasarlara rağmen çalıştırılmaya devam etti. Önlemsizlik bir işçinin canına mal olurken birçok işyerinin depreme hazırlıksız olduğu ortaya çıktı.
Rıfat KIRCI
İzmir’de meydana gelen 6.9 şiddetindeki depremin ardından acı haberler ardı ardına gelirken birçok işyerinden de oluşan hasarlara rağmen işçilerin çalıştırılmaya devam ettiği ihbarları geldi. Twitter’da sendikaların ve emek sayfalarının yaptığı paylaşımlar sermayenin afet tanımadığını bir kez daha gözler önüne serdi. İzmir’in dört bir yanından işçiler, deprem sanki hiç yaşanmamış gibi hasarlı binalara zorla geri sokuldu.
Önlemsizlik can aldı
İzmir depreminde can kayıpları sadece binaların yıkılmasıyla değil iş güvenliği önlemlerinin eksikliğinden dolayı da yaşandı. Bayraklı’da yapılan ve Avrupa’nın en yüksek çelik binası unvanını taşıyacağı belirtilen Biva Tower projesinin inşaatında bir işçi depremin yarattığı sarsıntıyla onlarca metreden düşerek yaşamını yitirdi. Depreme inşaatta çalıştığı sırada yakalanan işçi, olası düşme durumlarına karşı gerilen fileler ya da kemeri olsaydı hayatta olacaktı. Deprem anında inşaatın demir bloklarının koparak aşağı düşmesi de tehlikeye neden oldu.
PTT deprem tanımadı
PTT ise depremle birlikte bazı binaların hasar almasına rağmen çalışanları düzenleme yapması için işe çağırdı. PTT-Sen “Postalar işçilerden daha mı kıymetli” açıklaması yaparak duruma tepki gösterdi. PTT-Sen yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “AFAD ve devletin en üst kademelerinden ‘Hasarlı binalara girmeyin’ uyarıları yapılırken PTT ‘yıkılan dökülen eşyaların düzenlenmesi’ için bizleri yoğun hasar altında olan dağıtım merkezlerine çağırmaktadır. Bizlerin hayatını riske atan bu karardan derhal vazgeçilmelidir! Vazgeçilmediği takdir 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 13. maddesi uyarınca; ‘Çalışanlar ciddi ve yakın tehlikenin önlenemez olduğu durumlarda birinci fıkradaki usule uymak zorunda olmaksızın işyerini veya tehlikeli bölgeyi terk ederek belirlenen güvenli yere gider. Çalışanların bu hareketlerinden dolayı hakları kısıtlanamaz.’ Bu insan haklarına ve yasalara aykırı karardan vazgeçilmediği takdirde tüm PTT çalışanlarına ‘çalışmama haklarının’ olduğunu hatırlatarak bir kez daha geçmiş olsun diyoruz.”
Hayatlarını çay molası kurtardı
Çiğli OSB’de bulunan Vansan fabrikasının işçilerinin hayatı çay molasında olmaları sayesinde kurtuldu. Deprem anında fabrikanın dışarısında bulunan işçiler sarsıntıyla etrafa savrulan ağır makinelerin altında kalmaktan kurtuldu. İşçilerin paylaştığı görüntüler akıllara ‘Hiçbir deprem önlemi alınmadı mı’ sorusunu getirdi. Olayı duyuran Umut-Sen ise yaptığı açıklamada “Birileri kendi yarattığı enkazların tepesinde fink atıyor, birileri de şansa yaşıyor. Hangi taraftasınız? Çiğli OSB'de bulunan Vansan fabrikasında deprem anında motorlar devrildi. 250-400 kg arası olan motorlar işçiler çay molasında olduğu için kimseye zarar vermedi” ifadelerini kullandı.
Tepkiler geri adım attırdı
Bir diğer çarpıcı haber ise internet alışverişi uygulaması Trendyol’un İzmir çalışanlarından geldi. Bir çalışan Ekşi Sözlük üzerinden Trendyol’un işçilere çalışma talimatı verdiğini aktardı. Firmanın twitter hesabından yaptığı deprem paylaşımının altına tepki mesajları yığıldı. Ekşi Sözlük’te çalıştırılmaya zorlandıklarını aktaran işçi Trendyol operasyon şefinin kendilerini aradığını ve geri adım atıldığını belirtti. Firma dün öğle saatlerinde twitterdan açıklama yaparak İzmir’deki çalışmalara ara verdiklerini açıkladı.
işçinin canı kıymetsiz
Twitter’da faaliyet gösteren emek portalı Yaşar Usta’ya ulaşan A-101 işçileri ise depremin hemen ardından artçı sarsıntılara rağmen akşam saat 22.00’a kadar çalıştırıldıklarını ve sonraki gün de işe çağrıldıklarını aktardı. İşçiler güvenlik kamerası görüntülerini de paylaştı. Bir işçi ‘salgında, depremde ve her tülü felakette işçilerin canının ne kadar kıymetsiz olduğunu görüyoruz’ diyerek duruma tepki gösterdi.