Tarihte farklı disiplinlerde eserler veren sanatçıların birbirleriyle etkileşimlerini sıklıkla görmek mümkün. Fransız yazar Pierre Beaumarchais'in “Figaro'nun Düğünü” adlı tiyatro eseri hem Wolfgang Amadeus Mozart hem de Rossini tarafından bestelenerek operaya dönüşmüş. Alman şair Friedrich Schiller'in 1785 yılı sonbaharında Dresden'de hukukçu ve amatör müzisyen arkadaşı Christian Gottfried Körner'in evinde misafirken yazdığı “Neşeye Övgü” şiiri, Körner tarafından Ludwig Van Beethoven'a ulaştırılmış ve böylece Beethoven'ın 9’uncu senfonisinin en önemli bölümlerinden biri ortaya çıkmış. Yine Beethoven, Johann Wolfgang von Goethe'nin çok sayıda şiirini besteleyerek şarkı yapmış. Ancak ikilinin birlikte yaptıkları yürüyüşler uzun sürmemiş. Gezintilerinden birinde Goethe önlerinden geçen bir saltanat büyüğüne şapkasını çıkarıp yerlere kadar eğilerek selam verdiğinde bu onun Beethoven'ı son görüşü olmuş. Besteci Richard Wagner ile filozof, yazar Friedrich Nietzsche'nin hayranlıktan nefrete uzanan ilişkisi çok sayıda kitabın konusu olmuş. Kolektif üretimin batıda özellikle sanayi devriminden sonra da ivme kazandığını gözlemliyoruz. Aynı dönemin şairleri, ressamları bestecileri, müzisyenleri, oyuncuları, filozofları, heykeltıraşları çokça beraber zaman geçirmişler ve bu durum üretimlerine de yansımış.

Göçebe doğuda ise bu böyle olamamış. Elimizde tuttuğumuz eserlere baktığımızda hem tarihte hem de günümüzde ortak üretimin, etkileşimin batıya göre yok denecek kadar az olduğunu söylemek mümkün. Şair, şairler kahvesine gitmiş, ressam ressamlarınkine, besteci besteciler meyhanesine gitmiş, yazar yazarlarınkine. Her zaman düşündüğüm şeydir; bu coğrafyanın aydınları yalnızlaşmadan birlikte meşk edip birlikte üretebilselerdi kim bilir ne eserler çıkabilirdi diye. Peki, acaba çok geç mi Farklı disiplinlerden sanatçıların, aydınların bir araya gelmeleri her türlü karanlığın içinde çok büyük bir kıvılcım olmaz mı?

***

Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Kültür Bakanı Prof. Dr. Talat Sait Halman. "Halman, Robert Kolej’ini bitirdikten sonra, yüksek lisansını 1954 yılında Columbia Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü’nde tamamladı. 1953-1960 yılları arasında Columbia Üniversitesi, 1966-1971 ve 1972-1980 yılları arasında Princeton Üniversitesi, 1984-1986 yılları arasında Pennsylvania Üniversitesi’nde Türk Dili, Edebiyatı ve Kültürü; İslam ve İslam Kültürü ile Ortadoğu konularında dersler verdi. Kendisine 1988 yılında Boğaziçi Üniversitesi tarafından onursal doktor unvanı verildi. 1986-1996 yılları arasında New York Üniversitesi Ortadoğu Dilleri ve Edebiyatı Bölümü’nde bölüm başkanlığı yaptı. Halman, İngilizce ve Türkçe olarak 12’si şiir kitabı olmak üzere 50 kadar kitap yayımladı. En önemli yayınları arasında eski uygarlıkların şiirlerinden oluşan bir antoloji, Shakespeare’in sonelerinin çevirisi, eski Mısır, Ortadoğu ve Eskimo şiirleri, seçilmiş makalelerinden oluşan kitaplar, Faulkner’dan Türkçeye yaptığı çeviriler, Amerikan şairleriyle ilgili kitaplar, Mevlana ve Yunus Emre hakkındaki kitapları sayılabilir.”

Türkiye Cumhuriyeti’nin şimdiki Kültür ve ‘Turizm’ Bakanı Mehmet Nuri Ersoy. Büyük bir turizm şirketinin sahibiydi. Cumhurbaşkanı tarafından bakanlık koltuğunun önerilmesi ile şirketindeki tüm unvanları devrederek bakan oldu. Dünya kültür miraslarından Ayasofya, onun döneminde camiye çevrildi.

Ben yorumsuz yazıyorum, tarih ise yorumlu yazacak...

***

Köşe yazarları yıllık izinlerini kullanacakları zaman ‘yıllık iznimi kullanacağımdan bir süre yazılarıma ara veriyorum’ notu düşerlerdi köşelerine. Şimdi yeni adet ‘birikmiş işlerimi halledeceğimden’ yazmak oldu. Bir kaç köşede rastladım. Hep de hafta sonuna denk geliyor. Gerçekten anlam vermek mümkün değil. Ayrıca merak uyandırıyor; hafta sonu birikmiş hangi işler mesela? Hatta bize ne sizin birikmiş işlerinizden? Git kullan iznini, yap tatilini. Tatil yapmaktan mı utanıyorsun?

#SenHavuzsanBizDeniziz

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) bu bayram ‘Bir ışık da siz yakın!’ sloganı ile desteklerinizi bekliyor. ÇYDD'ye yaptığınız bağışlar yüzlerce öğrencinin eğitim hayallerini gerçekleştirmek için katkıya dönüşecek.