Sanayi rant ağıyla kuşatıldı
Haber Merkezi
TMMOB Sanayi Kongresi’nin sonuç bildirisi açıklandı. Her alanda kriz yaşandığı belirtilerek, sanayinin mafyatik, oligarşik bir rant ağı ile kuşatıldığı ifade edildi. Sonuç bildirgesinde ekonominin ve toplumsal yaşamın bütününde kamusal üretim, hizmet ve denetim perspektifinin hızla benimsenmesi gerektiği vurgulandı.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) adına Makina Mühendisleri Odası (MMO) tarafından 17-18 Aralık 2021 tarihleri arasında gerçekleştirilen TMMOB Sanayi Kongresi 2021’in sonuç bildirisi açıklandı.
Kongrede son 40 yılın ekonomik, siyasal, sınıfsal bilançosu ile ilgili şu tespitlere yer verildi:
• Sağlık krizi, ekonomik kriz, istihdam krizi, sosyal kriz, iklim ve çevre krizi, yeni faşizmin yükselişi ve antidemokratik uygulamalar ile birlikte politik kriz ile bütünleşen topyekun bir kriz durumu vardır.
• Kamuculuk, demokratikleşme, çalışma koşullarının köklü bir şekilde değiştirilmesi, eşitsizliklerin yok edilmesi ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması öncelikli alternatiftir. Diğer alternatif, kapitalizmi “sosyal reformlarla düzeltme”, sosyal tabanı görece rahatlatma ve talep artışı yoluyla düzeni kurtarma kurgusudur. Ancak kapitalizmin sömürgen doğasından uzaklaşması beklenemez.
• Üçüncü alternatif, neofaşizmdir, sermaye egemenliğini pekiştiren diğer özellikleriyle birlikte göçmenler olgusu ve Covid-19 örtüsüne sarılarak otoriter yönetimlerin oluşma sürecidir.
SÖMÜRÜ YOĞUNLAŞTI
Kongrede pandemi sürecinden çıkarılan dersler de ele alındı. 20. yılına giren AKP iktidarı ve özel olarak Saray rejiminin yıkım üreten politikaları, pandemi koşullarında artarak sürdüğü belirtilerek, “Pandemi süreci Türkiye’de bir sosyal politika başarısızlığı olduğunu göstermiştir. Vakalar ve ölümler hâlâ çok yüksek sayılardadır. Pandemi, Saray rejimi ve sermaye için yeni bir baskı ve sömürüyü yoğunlaştırma vesilesi olarak değerlendirilmiştir” denildi.
DEMOKRATİK REJİM ŞART
Kongrede AKP iktidarı döneminde, sanayinin düşük teknolojili üretimle, emek yoğun sektörlerle finansal spekülasyonlar ve mafyatik, oligarşik bir rant ağı ile kuşatıldığı ifade edildi. Kapitalizmin yarattığı yıkıma karşı atılması gereken adımlar ise şöyle sıralandı:
• Ekonominin ve toplumsal yaşamın bütününde kamusal üretim, hizmet ve denetim perspektifi hızla benimsenmeli.
• Cumhuriyetin ilerici kazanımlarını benimseyen ve bir üst düzeyde yeniden tesis eden, laiklik ve hukukun üstünlüğünü temel alan, eşitlikçi, özgürlükçü, adil, demokratik bir rejim inşa edilmeli.
• Planlı kalkınma yaklaşımının benimsendiği, tam istihdam ve toplumsal refah odaklı üretken bir ekonomik model oluşturulmalıdır. Üretimin ithal bağımlılığını azaltacak, akıl ve bilim temelli bir üretim ve sanayi plânlaması; yüksek ve orta-yüksek teknolojili üretim ve kamu girişimciliği temel alınmalı.
• Emek ve ekoloji mücadelelerinin birleşik şekilde yürütülmesiyle doğanın, kültürel varlıkların korunmasını içeren bir modelle karbon salımlarının en aza indirilmesi amaçlanmalı.
• Sanayinin kesintisiz olarak gelişmesi ve yüksek katma değer üretmesiyle toplumsal gelişme ve refaha ulaşarak gelirin adil paylaşımı hedeflenmeli; tarım hasılası kamucu yöntemlerle artırılmalı.